Ağaçlaşma Günü

Oruç Can merhaba,

Senin kaleminle yeni tanışıyorum, okuduğum ilk öykündü bu. Gayet iyi bir ilk izlenim uyandırdı bende bu hikaye. Kafamda canlanması gereken sahneler yerlerine geçerek sırasıyla onları okumamı bekliyor gibiydiler aynı. Dilini ve akıcı yazım stilini beğendiğimi söylemeliyim.

Eleştirel olarak baktığımda, küçük bir detaya takıldım sadece. Bu da muhtemelen benim düşünce şeklimden kaynaklanıyor olabilir. Hocanın ders anlatım şekli biraz fazla ağır değil mi sence de? Yani diyaloglar falan mükemmel, sıkılmadan okunup bitirilebilecek düzeyde fakat karşısında duranlara bir nevi masal öğretisi yapan bir kişinin biraz daha çocuklara yönelik bir üslup benimsemesi daha samimi olurdu bence. Öyküdeki hoca ise daha çok bir akademisyen edasında, olayın bütün arkaplanını ve geçmişini gözler önüne seriyor. Töreler, ritüeller, gelenekler, tanrılar, topluluklar, kurallar…

Bunların hepsi bir arada bulunduğunda, bir çocuğun hafızasını fazlasıyla zorlayacak türden bilgi birikimleri gibi göründü bana. Bu da doğal olarak hikayenin o kısmının inandırıcılığını azaltıyor. Tamamen kişisel fikrim bu benim, katılmıyorsan lütfen dikkate alma ve kendini kötü hissetme. Farklı bir pencereden bakmaya çalışıyorum sadece. Belki işine yarar birkaç şey alırsın diye.

Eline, emeğine sağlık. Gayet güzel bir öykü okudum sayende.

Başka seçkilerde görüşmek dileğiyle. :call_me_hand:

1 Beğeni