Aşk

@Evis Öncelikle hoş geldin. Benim ismimi görüp meraklanman çok hoşuma gitti. Bunun için ayrıca teşekkür ederim. Beklentilerini karşıladığıma sevindim.

Bunu söylemen çok ilginç çünkü bu öyküyü yazıp bitirdikten sonra bir arkadaşımın tavsiyesi ile elime Gösteri Peygamberi geçti. Daha önce hiç Palahniuk okumamıştım ve bir anda beni öyle bir yakaladı ki şaştım kaldım. Benim için rekor bir süre ile 4 günde 250 sayfa okudum ve rafa kaldırıp biraz beklettim. Bugün de bitirmeyi düşünüyorum. :sweat_smile: Zaten Fight Club filminin bende yeri ayrıdır. Hatta Peri Bacaları’nda filmden esinle bir öykü yazmıştım. Markalar ve üzerimizdeki etkileri üzerine.

Velhasıl teşekkür ederim. Eleştirini de dikkate alıp uygulayacağıma emin olabilirsin. Görüşmek üzere. :pray:

@MuratBarisSari Aslında olay, senin yorumlarının benim için değerli olması. :sweat_smile: O yüzden daha fazlasını duymak istedim. Beni kırmadığın için teşekkür ederim.

Aslında bildiğin gibi çok fazla tasvir yapmayan (yapamayan ya da sevmeyen) biriyim. Çoğu zaman birkaç şeydir insanı aşk kavramına yaklaştıran. Ufak şeyler, detaylar. Görsel olduğu kadar manevi durumlar. Onları göstermek istedim. Bu nedenle tasvir yapmak zorunda kaldım diyeyim, aslında ikinci taslağı elde ederken bu yüzden aşırı zorlandım ve gönderip göndermemeyi çok düşündüm. Çünkü bana sıkıcı gelmişti. :sweat_smile: Bilmiyorum, yanılmışım belki de.

Gösteriş hakkında konuşmam gerekirse ben her şeyin karakterin içinde bittiğine inanıyorum. Tür, mekan, zaman hiç fark etmez. Bir yazarın bir lafı vardı; “Bir insanın yüreğiyle düştüğü çelişki bizim yazmamızı sağlayandır,” gibisinden. Ben de galiba bunu kullanmaya çalışıyorum. Temeline mutlaka böyle bir motivasyon koyup binayı dikiyorum üstüne. Hem kasvetli hem neonlarla kaplı bir bina oluyor çoğu zaman. Belki zamanla dengeler değişir, kim bilir?.. :sweat_smile:

Tekrar bu güzel yorumun için teşekkür ederim. Görüşmek üzere. :+1::pray:

2 Beğeni