Aydın

Selam Kasvet,

Öncelikle beğeninin beni ne kadar mutlu ettiğini ve aynı anda strese soktuğunu söylememe izin ver. Senin beğenin çok önemli.

Bu arada gözlerim seni aradı bu seçkide ama bazen dinlenmek de gerekiyor. İş, güç de fırsat vermiyor bazen anlıyorum.

Birol Tezcan benzetmesi de çok sevindirici. Biraz dergi hikayesi oldu galiba bu. Benzer bir tepki daha aldım arkadaşlarımdan.

Seçkide kendini ilk kez öykünün içinde hissetmiş olduğunu ve nasıl yaptığımı bilmediğini söylemişsin. Ben de bilmiyorum :smile: Ama cümle çok onur verici. Teşekkürler.

Kısa yazma konusunda; Geçen öykü 8.700 kelimeydi. Beni çok yordu. İyi kötü bir dünya da kurmuştum. Bu sefer dünyamızdan sıcak bir şeyler yazmak istedim. Belki hayatın izin verdiği kadar da yoğun olmasıydı çabam. Bu çıktı ortaya.

Anı gibi yazdım o açıdan şimdiki zaman kipi kullanmak aklıma gelmedi. Ama onu da deneriz kısmet :wink: Buradan gerçekle ilişkiye gelelim. Var tabi anılar ama olan olaylar gibi değil de ortam ve background olarak var. Mesela ben arkadaşımla bu tutti frutti konuşmasını yapmış değilim ama o krupiye kız sürekli bir geyik konusuydu. Veya işte Özalcılar, Demirelciler vardı. Aydın olayı gerçektir ama zıpkınla saldırıya uğramadı gibi… %30 gerçek ondan kaynaklanan gerisi kurgu diyelim.

Poetikamızı benzetmişsin. Ben bunu iltifat sayarım. Senin samimiyetle çok daha yetkin bir yazar olduğunu düşünüyorum çünkü.

Tekrar teşekkürler Kasvet.
Gelecek seçkilerde görüşmek dileğiyle…

1 Beğeni