Biten Değil Batan Bir Yol Hikâyesi

Bir hata olmamakla beraber, kullandığımız sayı 1984 gibi bir tarih değilse, sayıyı rakamlar yerine yazıyla belirtmenin daha hoş göründüğü kanısındayım. Sayısal ifadeler metnin devamında da aynı şekilde mevcut. Uzaklık, zaman gibi kavramlar eğer karakterler tarafından net bir şekilde ölçülmüyorsa 3. bir göz olan anlatıcı da net ifadeler vermekten kaçınmalı. Bu durum öykünün doğallığını baltalar.

-Miş ve -Di çatışması akışı bozuyor. Belki de cümleleri bölerek yazmak sizi bu tip hataları yapmaktan alıkoyabilir.

Karakterlerin, olayların oluş hızına ayak uydurmak bir yana, cansız bir figüran gibi oradan oraya koşmaları, bence hikayedeki en büyük eksiklikti. Olaylar o kadar hızlı olup bitti ki karakterler ancak birer gölge kadar varlıklarını hissettirebildi. Öte yandan kurgu sanki zorla temaya oturtulmuş gibiydi. Belki bu öykü çok aceleye gelmiş de olabilir bilmiyorum. Eğer böyle bir durum söz konusu değilse, düş gücünüzü ve ifadelerinizi geliştirmek için kitap, film, dizi, belgesel vs. ne varsa saldırmalısınız. Sağlıcakla.