Hipnopompi ve Uyku Mansiyonu

Tekrar merhaba Onur Bey,

İkinci kısım için olan beğenileriniz beni çok mutlu etti, teşekkür ederim. Kurgularımın farklı olmasına olabildiğince özen göstermeye çalışıyorum diyebilirim.

İlk kısma gelecek olursak, söyledikleriniz beni de düşündürdü bu öyküyü yazarken aslında. Fazla düz geldi yer yer bazı anlatımlar. Nedenini bilmiyorum ama işin sanatsal boyutuna kaçarsam, bilgi verme amacından çıkacakmışım gibi hissettim. Aslında ikisini de dengeli bir şekilde götürebilirdim. Bu konu hakkında bir düzenleme yapacağım, öneriniz için teşekkür ederim.

Önümüzdeki seçkilerde görüşmek dileğiyle.

1 Beğeni

Düz ya da ağdalı olmasını kastetmemiştim aslında. İki bölüm, iki ayrı üvey kardeş gibi. Ruhları birbiriyle uyumlu değil. :slight_smile: Bunu en azından benzeşimin sağlanabileceği düzeye yaklaştırırsanız yazınız daha lezzetli olur.

1 Beğeni

Sevgili @UlianaHippogrief

Öykünle ilgili notlarım aşağıda:

-İster hikaye ister roman yazalım, yazmayı seçtiğimiz kelimelerin yazının kaderini belirlediğini düşünürüm. Bu sebeple Reform kelimesinin temel olarak doğru bir tercih olmadığını düşünüyorum. Çünkü reformun olumlu bir anlamı var ancak siz bir sosyal hareket olarak tabir edilen göç-toplumsal odağın kayması-yönetim biçimi değişikliğinin halk hareketleri ile bu ifadeyi aynı çemberde kullanmışsınız.

-Bu dönüşüm adı reform olmasa bile “sosyal hareket diyelim biz şimdilik”, zaman sınrılaması getirmişsiniz “5 yıl” ve bu halk hareketini mahallelere bölerek yönetilen her birinin kendine has yöneticisi olan fraksiyonlara bağlamışsınız. Üstelik bu mıntıkalar “her nasıl olduğu belli olmayan bir şekilde” devlet yönetimine bir şekilde talip oluyorlar. Bunu mahalleler konfederasyonu olarak mı yoksa münferiden mi olduğunu tam anlayamadım. Ancak şu bir gerçek ki devlet bir güç odağıdır. Elinde kolluk güçleri var iken konsolide olmayan bir hareketi güçlenmeden bitirebilir. Bu yüzden öykünüzün mahalleleri vurguladığını böyle bir ortak aklın varlığına dair yeterli bir kanıt olmadığını söylemek isterim. Bu sebeple bu halk hareketinin sağlaması biraz zor olacağından, inandırıcılığı da ne yazıkki burada sekteye uğramış.
-5 yıl ise göç et-yerleş-mahalle kur-güçlen-devlet sisteminden talepte bulun-talebin karşılanmasın-tekrar dene-yine olmasın-zorla bunu elde etmeye çalış-yine olmasın-!-devlete ayaklan… bu mantık silsilesinin ne kadar çok zaman alacağını görüyor musunuz? 5 yıl böylesi toplumsal dönüşümler için çok kısa süredir. Bu bağlamda hikayenin zmansal kurgusunu belki bir daha düşünmek istersiniz.
-Ünlem işaretini bilerek koydum. Ayaklanan mahalleliyi okuyucu neden destekleyecek? Bunun psikolojik bir alt yapısı olmalı. Örneğin devletin bu taleplerini yıkıcı biçimde geri çevirmesi-kölelik-iş güçlerinin sömürülmesi-çocuklarının kaçırılması vs gibi bir sebebe ihtiyaç var aksi halde hikaye ile bir bağ kurmak zorlaşabilir.

Seçkide bir süredir yazıyor ve çok uzun zamandır okuyorum. En çok keyif aldığım husus ise gelişimine şahit olduğum yazarlardır. Bu sebeple bir katkım olabileceği ümidiyle sizinle yukarıda yazdıklarımı paylaşmak istedim.

Elinize ve düş gücünüze sağlık
Sevgiler
Dipsiz

2 Beğeni

Merhabalar,

Öncelikle bu denli uzun bir inceleme ele aldığınız için müteşekkir olduğumu belirtmeliyim. Bu tür argümanlar karşısında kendimi açıklamayı seviyorum, bu yüzden yazacaklarımı lütfen bir ‘karşı çıkma’ olarak adlandırmayın. :slight_smile:

  • Reform kelimesini kullanmadan önce, üzerinde biraz düşündüm aslında. Fakat kelimenin kökeni Türkçe kökenli olmadığı için özellikle orijinal dilindeki anlamına da baktım. Yenilik ve düzenleme anlamına geliyor. Benim anlattığım hikayede de bu aslında ilk baştaki nötr olaylara tekabül ediyor. Yani reformdan kastım yaşanılan felaket senaryosu değildi aslında. Metinde ona gönderme yapacak şekilde tasarladım bu olayı fakat bir anlam kayması yaşanmış olabilir, tekrar bir göz atacağım hemen.

  • Zaman ve devlet konusuna gelecek olursak, bunun tamamı ile algı odaklı bir tutum olduğunu söyleyebilirim. Belki zaman konusu bahsettiğiniz gibi kısa kalmış olabilir, daha derin bir tarih ya da arkaplan istiyor olabilir. Ona da aynı şekilde tekrardan bakacağım. Fakat hükümetin inandırıcılığı konusunda yanıldığınızı düşünüyorum.

Bu hikayenin düzlemini bu şekilde kurmak zorundaydım maalesef. Benim anlatmaya çalıştığım şey, bu olayın zaten var olduğu ve çevreye olan etkileri üzerineydi aslında. Sizin söylediğiniz gibi daha inandırıcı bir sistem için biraz da okurun metne bağlılığı devreye giriyor bence. Yanlış da düşünüyor olabilirim tabi. Fakat ben direk böyle bir sistemin var olduğunu kabul ederek yazmaya başladım. Keza aynı şekilde mültecilerin topluluklar oluşturarak, isyana kalkışması ve devlete karşı çıkmaları gibi. Eğer günümüz siyasi ve askeri normları aracılığıyla değerlendirme yaparsanız söyledikleriniz haklı birer önerme, buna katılıyorum. Fakat bu daha kurgusal bir evrende geçiyor ve kendine ait bir düzeni var. Bu isyan kaçınılmazdı gibi düşünebilirsiniz. Bu anlamda belki de sizin söylediğinizi anlamakta güçlük çekiyor olabilirim.

  • Psikolojik alt metin mesajı olarakta halkın inancından yola çıkmıştım aslında. Bir kısımda yerel halkın bile Yaova Lee’ye sırtını döndüğünü ve ondan umudunu kestiğine değindim. Bu bir nevi çöküş onlar için. Çünkü karşılarında, bulunduğu alana düzen getireyim derken yıkım getirmekte olan diktatör bir lider var. Bunun etkileriyle boğuşmak zorunda kalan da mülteci halktan öte daha çok uzun zamandır orada yaşamakta olan yerli halk. Bir nevi söylediğiniz gibi talepleri devlet tarafından sürekli geri çevrilmiş oluyor bu haliyle.

Bu şekilde yazmanız gayet güzel. Bazen belkide ‘seninde hepsine bir cevabın var canım’ şeklinde görülüyor olabilir dışarıdan ama ben yazılanlar doğrultusunda fikir alışverişinde bulunmayı seviyorum. Ben eleştirilerimi doğru ve ya yanlış hiç önemli değil, daha çok kurgusal anlamda almayı sevenlerdenim sanırım. Çünkü işin teknik kısmı bir şekilde öğreniliyor fakat bir evren oluşturma, bir düzen kurma, bir paradoks yaratma gibi türlü türlü durumlar o kadar kolay oluşmuyor. Özellikle bu anlamdaki eksikliklerimi görmeye her zaman ihtiyacım olduğunu düşünüyorum. :slight_smile:

En yakın zamanda öykünüze bakacağım.

Görüşmek üzere, tekrar teşekkürler.

1 Beğeni

Seçkiyi niye seviyorum biliyormusunuz, burası bana göre güzel bir yazım atölyesi. Kimse birbirinden iyi ya da kötü değil, yazma yolunda farklı km’lerde farklı hızlarda giden sürücüler. Bu da hepimizi yol arkadaşı yapar. Bu yüzden lütfen bana karşı çık ya da daha verimli bir tartışma nasıl geliştirebileceğimize inanıyorsan öyle devam et. Çünkü Reform konusundaki açık yorumun ile “teorik bir tartışmanın” kapısını açtın. Akademik bir geçmişim olduğundan buna asla hayır diyemiyorum.

Şöyle ki;

Reformun anlamı konusunda haklısın eğer şöyle bir cümleyi ilk cümlenin akabinde yazsaydın “Reform halkın yönetime daha adil katılımını sağlamıştı ancak herşey çok daha önce başlamıştı”. Reformun yapılması ve akabinde o reformun daha iyi bir şeyle sonuçlanmasını anlamak için çok uzunca okumak gerekiyor. Örneğin, okuyucun olarak, sonraki yazdıklarını olumsuz olarak algıladığımdan hikayenin vurucu yerini kaçırmışım/tam anlayamamışım. Bu yüzden yazar olarak okuyucunun - özellikle evren yaratma amacında olan yazarlar için - neyden neyi anlaması gerektiğini vermesi hatta yönlendirmesi gerekir. Burada yularıda yaptığın her evrenin kendi kuralları olması konusundaki yorumuna hak verdiğimi söyleyebilirim, ancak bu anlamda bir yönlendirme kurgusal düzende okuyucuyu istediğin hıza getirebilir.

Buna “Kanca Sorunsalı” diyorum :slight_smile: okuyucu okuduğu metinde herhangi bir yere takılmadan akmak ister. Eğer bir yere takılırsa oraya beyni kanca atar ve artık o okuyucunun hikayede yazarın istediği gibi sörf yapması imkansız hale gelir.

Bende farkl ıbir türde kendi evrenimi uzun yıllardır burada yaratıp hikayelerimi Seçki ile paylaşıyorum. Seni bu ayki öykümde ağırlamayı çok isterim. Ancak Baba ve Oğul öyküm kurduğum evreni daha geniş perspektiften gösteriyor. Zamanın olursa diye paylaşmak istedim.

Sevgiler
Dipsiz

2 Beğeni

En sevdiğim kısım bu zaten. Birbirimize en çok faydalı olduğumuz kısımda bu bence.

Söylediklerin çok mantıklı aslında. O konuda belli ki bir yerde aksama olmuş. Hemen bu sorunun önünü açmak için gerekli çalışmalara başlayacağım.

Normalde bu kadar bariz mesaj vermeyi sevmem. Çoğu zaman metaforlar ve benzeri şeylerden yararlanırım. Belki de bu anlamda ilk olduğu için tökezledim. Hiç sorun değil. Farklı bakış açılarını görmeme neden oldu bu durum. :slight_smile:

Bu arada, bu tür şeyler için her zaman ayıracak vaktim vardır. Söylediğim gibi, en yakın zamanda 3575’i, sonrasında ise Baba ve Oğul’u okuyacağım.

Görüşmek üzere.

Sevgiler. :hugs:

2 Beğeni

Merhaba @UlianaHippogrief

Evren, hayal gücü, masal bağlantısı ve alt metin son derece başarılı ve düşünülerek tasarlanmış.

Yazım kısmında daha iyisi olabilir. Özellikle fiil kiplerinin uyumuna biraz daha dikkat ederseniz yazınız seviye atlar. Kolayca da yapabilirsiniz bunu. Naçizane tavsiyem; öyküyü birkaç gün demlemeye bırakıp tekrara bakmanız.

İkinci bölümde de bu arada zanaat anlamında ciddi bir toparlanma var. Bence doğru yoldasınız, devam edin…

Görüşmek dileğiyle…

1 Beğeni

Merhabalar,

Biraz mesajı bol olan bir öykü olsun istedim :slight_smile:

Eleştirileriniz için çok teşekkür ederim. Yeni şeyler denemeyi seviyorum. Normalde daha süslü bir yazım tarzım var fakat bu sefer de bunu denemek istedim. Hepsine elimi atacağım bu gidişle. :sweat_smile:

Çok teşekkür ederim değerli sözleriniz için.

Sevgiler.

1 Beğeni

@UlianaHippogrief merhabalar,

Öykünün fikri alt yapısını çok beğendim. Ayrıca kullanılan dil önceki öykülere göre daha sade olmuş, bunu da sevdiğimi belirtmek isterim.

Ancak öykünün ilk ve ikinci kısmı bir bütünlük oluşturmakta zorlanmış. Daha doğrusu ikinci kısım birinci kısmı taşımakta güçlük çekmiş. Açıkçası eldeki hamur, daha çok su götürür nitelikte. Bana şöyle bir hissiyat verdi bu durum: Elimde güzel bir fikir var, bunu bir an önce yazıya döküp okurlarla paylaşmalıyım :slightly_smiling_face:

Bence eldeki malzeme daha geniş ve sağlam bir kurguyla tekrar değerlendirilmeli. Elinize emeğinize sağlık. İyi bayramlar diliyorum…

1 Beğeni

Merhaba,

Farklı bir öykü oldu sizinde belirttiğiniz gibi. Ben bu mecrayı yeni türleri keşfetmek için kullanmayı çok seviyorum. Bu anlamda teknik açıdan çok kurgusal anlamda yapılan eleştiriler daha çok hoşuma gidiyor. Çünkü üzerinde uğraştığımız, vakit geçirdiğimiz takdirde bu tür hataları bir şekilde düzeltebiliyoruz fakat okurun ilgisini çekecek türden bir konu her zaman bulunmuyor bence. Buraya da sadece teknik açıdan düzgün bir yazı göndermek istemiyorum haliyle. Bu yüzden güzel sözleriniz için teşekkür ederim.

İlk kısım ve ikinci kısım arasında bir farklılık mevcut, onun farkındayım. Onu düzenleyeceğim ilk müsait olduğum zaman.

Tekrardan çok teşekkürler, kendinize iyi bakın. :slight_smile:

1 Beğeni

Merhaba @UlianaHippogrief

Teknik aksaklıklara değinmeden, öykünün bende braktığı izlerden bahsetmek isterim:

Özellikle masallar üzerinden bilinçaltına sızma fikri akıllıcaydı. Hikâyenin sonunda bu fikrin faaliyete geçmeye başlamış olması, sanki öykünün devamının da geleceği hissiyatını doğurdu bende. Öyle olursa ortaya güzel şeyler çıkabilir. Hükümetlerin saldırısına karşı bir yerlerde bir şeyler muhakkak olur. Oluşturduğun evrenin kendine ait bir ideolojisi de halihazırda varken, devamında aksiyon katkılarıyla da iyice pekişip, okurlarını heyecanlı bir maceraya sürükleyebilir bu durum. Ondan sonra al başına belayı : )

Kalemine sağlık, sevgiler…

1 Beğeni

Tekrar merhaba @Arokan

Kafamda bu konu ile ilgili çok çok daha uzun bir metin var aslında. Halihazırda beni yaz diye bekliyor, sitem ediyor bana.

Fakat söylediğin gibi aksiyonlu birkaç sahne eklemek istiyorum. Bence bu tür kurguların can alıcı noktaları her zaman için bir karşıtlığın, isyanın ya da savaşın patlak vermesi aracılığıyla sağlanıyor. Eleştirilerini attım cebime.

Özenli yorumun için en içten teşekkürlerimle,

Sevgiler.

1 Beğeni

@UlianaHippogrief merhaba,

Öykünü ve öyküye yapılan yorumları okudum. Senin öykün söz konusu olunca gayet detaylı yorumlar doğuyor her ay, nedenini anlamadım ama şanslısın sanırım. :sweat_smile: Bu yüzden bir hafta geç baktığım zaman, söylenmemiş bir şey göremiyorum. Yine de özetlemem gerekirse;

Yazının sonuna geldiğimde, devamı olmalıydı gibi düşündüm. Bölümler arasındaki duygu aktarmaları biraz farklıydı ve bulduğun fikir gerçekten çok yaratıcıydı. :clap: Bu distopik evren dursun ve daha çokça bilinçaltına, rüyalara müdahale etsinler, hazır sen de sonunu bağlamamışken, biz de okumaya devam edelim. :slight_smile:

Kalemine sağlık,

Sena

1 Beğeni

Merhaba Sena,

Güzel sözlerin ve öyküyü yaratıcı bulman beni çok sevindirdi. Yine bütün pozitifliğini kuşanıp öyle gelmişsin buralara, enerji için teşekkürler. :slight_smile:

Kesinlikle devam halkası olarak düşündüğüm birkaç fikir var aklımda. Onları bir köşede bekletiyorum. Zamanı geldiğinde beni yaz beni yaz diye bağrınan küçük cinlere dönüşmeden önce birazcık demlensinler öyle değil mi?

Detaylı yorumlar almak gerçekten çok mutlu ediyor beni. Bir sürü insanın düşünce şeklini, öyküyü algılama ve özümseme hallerini görünce ekrana koca koca bakan heyecanlı gözlerimi görsen şaşırırsın muhtemelen. :sweat_smile:

Araf teması için önümüzde uzun bir süreç var. Bu esnada biraz fikir yolculuğuna çıkmayı düşünüyorum. Senden de yine ilginç fikirler bekliyorum, haberin olsun.

Görüşmek dileğiyle…

Çokça sevgiler!

1 Beğeni

Yanıtının enerjisi de bana tebessüm ettirdi Oğuzhan :blush:

İlhamın eksilmesin, görüşmek üzere.

Sevgiler benden :pray:

1 Beğeni

Merhaba @UlianaHippogrief,

Öykünün kısalığını, temaya bağlanışını, bende birçok filmi ve animasyonu çağrıştırmasını, NWO tadında seyrini ve önceki öykülerine kıyasla çok daha derli toplu olmasını beğendim.

Rüyalara müdahale komplosu ilk duyduğumda da ilginç gelmişti bana; kısa bir öykü için değil yalnızca, roman için bile yeterli bir konu. Suyun kimyasına müdahale ihtimali ise beni en korkutan hususlardan biridir.

İlk kısım ikinci bölümden daha farklı seyretti; bana İskandinav ülkelerinin mevcut göçmen politikalarından kaynaklı durumlarını anımsattı ki bu da ilgimi çeken bir durum.

Kalemine sağlık,
Sonraki seçkilerde görüşmek dileğiyle.

1 Beğeni

Merhabalar Haluk Bey,

Ne de güzel şeyler yazmışsınız, günümü şenlendirdiniz. Ayrıca bu öykünün size birçok alanda çağrışımda bulunmasına çok sevindim.

Bu kesinlikle çok daha irdelenebilecek bir konu bence. Bu evreni genişletebilir ya da farklı birkaç olay ekleyebilirim. Düzenli ve istikrarlı bir çalışma planı doğrultusunda daha iyi yerlere evrileceğini düşünüyorum.

İlk kısım biraz didaktik kalmış maalesef. Bu duruma bir nevi deneyim amaçlı atıldım ama olsun en azından farklı fikirler edinmiş oldum.

Değerli incelemenizden ötürü teşekkür ederim. Yorumlarınız kıymetli.

Görüşmek üzere.

Sevgiler.

1 Beğeni

Merhaba @UlianaHippogrief;

Öykülerinle ilgili teknik olarak fazlasıyla eleştirilerde bulunsamda kurgu ve altyapı konusunda son derece sağlam bir hayal gücü kaynağından beslendiğini görüyorum her seferinde. Rüyalar, bilinçaltı yönetimi ve kozmik çöpçüleri çok sevdiğimi bu sebeple belirtmeliyim.

Genel anlamda öykü çok fazla detay istiyor gibi duruyor ancak bence bu eksikliğin temel nedeni diyalog eksikliği. Ben şahsen bu hikayeyi birinci kişiden okumak isterdim. Sana konuyu benimle paylaştığın zaman da bunu söylemiştim hatırlıyorsan. Bunun dışında mantıksal hatalara, hikayenin geri kalanıyla doldurulamayacak boşluklara rastlamadım.

Kalemine sağlık. Görüşmek üzere :wave: :smile:

1 Beğeni

Merhaba Kürşat!

Seninle fikir alışverişlerinde bulunmayı sevdiğimi biliyorsun. Farkında olmadığım ya da öngöremediğim birçok hatayı bana gösteriyorsun. Bunun için her zaman fazlasıyla müteşekkirim sana.

Teknik olarak eksikleri olduğunun farkındaydım aslında fakat deneysel bir süreç içerisinde gelişerek en son bu hali aldı öykü. Daha sonra üzerinde yoğunlaşarak, geniş çaplı bir değişime uğratacağım onu. :slight_smile:

Okuduğun için çok teşekkür ederim, buralarda ol hep.

Sevgiler.

Merhaba;

Öykünün girişinde farklı bir dünyaya gideceğimiz duygusunu hemen vermiştiniz. Birden o dünyaya ya da kurguya girmeyi seviyorum. Rüyalar ve masallar birleşimi de güzeldi. Ben sadece öyküde hızlanan kısma takıldım. Sanki yarısından sonra bir anda bitirmek istermişsiniz gibi hızlanmış öykü. Oysa daha uzun sindirerek keyfini çıkartmak isterdim. Kaleminize, hayal gücünüze sağlık. Sevgiler

1 Beğeni