Karmakarışık Duygular Diyarı

Merhaba @Betelgeuse

Öykünün ismini çok beğendim. Hepimizin böyle bir diyarı var bence. Anlattığın hikayenin özünü, fikrini en az onu anlatan çocuk kadar saf buldum. Bu saflığın da temaya uygun olduğunu düşünüyorum. Biz büyüdük ve kirlendi dünya gibi. Masal kitabını öldürmen de büyüklerin dünyasının aslında hiç cazip olmadığını gösteriyor.

Dediğim gibi öykünün fikrini çok beğendim. Ancak öykünün dil, anlatım ve kullanılan cümleler bakımından gelişmesi, sadeleşmesi gerektiğini düşünüyorum. Cümlelerin, metne güvenmemiş sanki :slight_smile:

Ne demek istediğimi bir örnekle açıklamaya çalışayım

O kitap beni yan komşularımız olan Bay ve Bayan Brigette çiftinin her geceki gürültülü kavgalarının seslerinden hissetmiş olduğum korkunçluktan alır ve gökyüzündeki bulutlara uçururdu.

Bu cümle o kadar kalabalık ki, sesler, gürültüler, hisler birbirine girmiş ve anlaşılır olsa bile amatör duruyor. Ben bir edebiyat öğretmeni değilim ama bir okur olarak sade, anlaşılır dilde yazılan akıcı metinleri okumayı tercih ediyorum. Bu cümlede var olan hareketlilik benim okuma akışımı bozuyor. Cümleyi bölebilirsin, gürültü/kavga/ses gibi benzerlikleri değiştirebilirsin.

Mesela burada, biz, ikimiz, birbirimizin.

Biz ikimiz en zor zamanlarımızda birbirimizin sırdaşı olmuştuk.

Ya da burada; bana benim arkadaşım

Bana her zaman benim en yakın arkadaşım olacağını söylemişti.

Bu ve benzeri kullanımlar, metnine hantallık yapıyor, okuyanı yoruyor ve metnin duygusuna girmeyi zorlaştırıyor.

Tüm bunlar, yazdıkça, okudukça ve gelişmeyi arzu ettikçe değişebilecek şeyler.

Eline sağlık

1 Beğeni