Cennet de Burada Cehennem de

Öykü Seçkisi'nde okumak için: https://oykuseckisi.com/cennet-de-burada-cehennem-de/

image

Son günlerde, yapmayı alışkanlık haline dönüştürdüğüm gibi, 5 numaralı otobüsü beklerken Nev’in bir albümünden en sevdiğim parçayı dinliyordum. Mart aynın ikinci günü ama şimdiden ilkbahar havası vardı. Böyle havalarda yürümeyi, sokaklarda kaybolup aylak aylak dolaşmayı, serserilik yapmayı severim. Çünkü tüm bunlar bana amaçsızlığı hatırlatır; yani özgür olmayı… Ve çok sevdiğim bir yazarın sözünü anımsarım: “Bilmez… (DEVAMI…)

Merhaba,

Burada “zihinsel engelli” ifadesi hakaretmiş gibi bir izlenim uyandırıyor, çünkü adam sadece bir soru soruyor ve baş karakter başka hiçbir veri olmadan zihinsel engelli yaftasını yapıştırıyor adama. Ayrıca bundan önceki cümlelerden birinde aynı adamın akıl hastası olma ihtimalinden bahsediliyor. Sanki zihinsel engelli ile akıl hastası aynı şeymiş gibi yazılmış.

Metnin yarısı diyalog ağırlıklı olaylardan, yarısı ise alıntı ve çıkarımlardan oluşmuş. Bir yerlerde öyküden tamamen koptum, o kadar uzun kurgu-dışı bölüm vardı. Okuru metinden koparmamak için bu kısımları bence azaltmalısınız.

Peri bacaları da sanki temaya uysun diye son cümlelerde bir kez yazılmış gibi bir durum var. Baş karakter ve adam bu konuşmayı peri bacalarının yanında yapsa, hatta arada onlara ve öykünün sonunda bahsedilen halk hikayelerine değinse temaya daha çok uyardı.

Merhaba,

Elinize sağlık. Peri Bacaları teması, öykünüze şöyle bir değip geçmiş. Bir kaç bağlaç hatası gördüm. Anlatınız, alıntılarınız güzel ama beni bir yere götürmedi. Yani beklenti içine girdim acaba ne olacak ve nasıl ilerleyecek diye ama sonra dine bağlandı konu. Mesela verdiğiniz bir ayrıntı, yarım baş parmak, öykünün oradan ilerleyeceği izlenimini uyandırdı. Ben peri bacalarının yaşlı adama bağlanmasını beklerken, siz kitap okumaya başladınız. Sanırım bu benim beklentimi karşılamadı.

Teşekkürler
Müge