Diskdünya Bölüm 1 - Büyünün Rengi ve Sekizin Gönderilişi

Büyünün Rengi - Sekizin Gönderilişi arasına ait yorumlarınızı buraya yazabilirsiniz.

2 Beğeni

Benim için hafta sonu zor oluyor kitap okumak. Geceleri de çocuklar uyuduktan sonra azıcık okuyayım diyorum ama uyku kazanıyor her seferinde. Yine de parça parça olsa da ilk bölümü bitirdim.

Diskdünya, devasa bir kampubağanın sırtında yaşayan 4 filin üstündeki disk şeklinde bir dünyanın hikayesini anlatıyor. Kitabın ismi Büyünün Rengi ama ilk bölümde büyüye dair bir şey görmedik. Yine de büyünün önemli bir yeri olduğunu düşünüyorum zira baş kahramanımız Rincewind bir büyücü, ama başarısız cinsinden. Öyle önüne geleni tokatlayan değil, başarısız olarak kovulan bir büyücü. Hatta tek büyü biliyor ama onun ne olduğunu da bilmiyor :slight_smile: Bazen hırsına da yenik düşebiliyor Rincewind. Kısacası, gerçeğe çok uygun bir karakter olmuş, çok sevdim.

Lonca muhabbetleri çok keyifliydi. Ezelden beridir bu lonca işini çok severim. “Sen öldürmeyeceksin, ben de çalmayacağım” çok güzel bir orta yol olmuş. Ayrıca sonradan ortaya çıkan lonca da çok iyiydi. Para karşısında insanlığın genel halinin minik bir örneği gibiydi.

Küçük adam (ya da misafir) ise olup biteni anlamayan, her şeyi hayran gözlerle izleyen saf bir karakter olmuş. İlerde ne kadar yer alır bilmiyorum ama onu da sıkılmadan okudum. En gizemli şey ise sandık. Bakalım içinden ne çıkacak :slight_smile:

Kitabı okurken sürekli olarak kitabın içinde geçen şeylerin bilimsel açıklamalarını düşünüp durdum. Madem dünya disk şeklinde ve düz, o zaman yer çekimi nasıl oluyor, ya da yıldızlar nerede gibi konular aklımdan pek çıkmadı. Günümüzde de düz dünya saçmalığına inananlar var, onlar geldi aklıma :slight_smile:

Şimdilik bu kadar. Çok kısa bir parça ile kesin konuşmak doğru olmaz ama sanki Diskdünya, böyle ara ara okunup da zihni rahatlatan bir kitap gibi geldi bana. Hani böyle sevdiğiniz bir tatlı vardır, ara sıra canınız çeker de yapar yersiniz. Yerken de o güzel tat yüzünüzü gülümsetir. Ben sanki bu serinin öyle olacağını düşünüyorum. Bakalım zaman ne gösterecek :slight_smile:

7 Beğeni

Çok karmaşık başladı ama sonradan toparladı. Ancak ilerledikçe Pratchett üstümüze kürekle karakter atmaya devam ediyor. Disk Evreni de karmaşık bir evren.:grinning:

Dediklerinize katılmakla birlikte Ölüm karakterini de unutmayalım. Kendine has mizah anlayışıyla şimdiden favorilerim arasına girdi.:sunglasses:

6 Beğeni

İlk bölüm gerçekten keyifliydi :slight_smile: İlk kitabın “ayıklama kitabı” olduğunu söylemiş bir yerlerde diye hatırlıyorum Pratchett. Ben de açıkçası biraz zorlanırım diye bekliyordum ama ilk bölüm itibariyle çok akıcı ve eğlence yönü kuvvetli bir kitap buldum. Devamını merak ediyorum. Espiri tarzı bana hitap ediyormuş (ki etmeyebilir diye endişelendiriyordum).

Bu başlık okuyup tartışma başlığı olduğu için sanırım rahatlıkla spoiler verebiliyoruz :slight_smile: Yine de yolu yanlışlıkla düşenler için uyarımızı koyalım; SPOİLER. Dönen disk açısından, ağırlık dengeleyici bir kıta olması fikri çok hoş olmuş, 8 üzerine gidilmesi de yine ilgi çekici. Rincewind’in yaptığı büyü ne olabilir diye düşündüm ama çok sonuca varamadım. Oktarin rengi gibi yeni bir renk düşünmesi ve bunun büyü rengi olması çok yaratıcı (yeşil ve sarıya çalan parlak mor hayal etmek her ne kadar zor olsa da). Yine bir yerde büyü sistemi ile alakalı ufak bir gönderme var sanki (ki fantastik ile aram çok olmadığı için hakim değilim bu konulara), yani büyüyü öğrenmek yıllar alıyor ve sonra kullanınca bitiyor diyor. Güzel bir sistem olarak canlandı kafamda. Loncalar ve karakterler konusunda katılıyorum, çok güzel karakter portreleri mevcut. Kısaca ilk bölüme bayıldım, böyle devam ederse diskdünya’yı yıllar içinde tamamlarım gibi hissettim.

6 Beğeni

Kitap elime geç geldiğinden okuyup aranıza katılmam da gecikti haliyle. İlk bölümü dün başlayıp bugün bitirdim. Çok fazla okuyamıyorum bu ay. Kısacası tek oturuşta 100 - 150 sayfayı göremiyorum.

Diskdünya’nın ilk bölümü hızlı başladı. Fantastik bir seride istenen ne varsa bu seride var gibi duruyor. Daha ilk kitabın ilk bölümünde ilgi çekici ve meraklandırıcı olaylar vardı. Karakterler de çok ilginç. Büyücü ve Ölüm’ün arasındaki mizah çok iyiydi. İkiçiçek karakterini ise bir fantastik, büyü ve bilimsel bir karışım olarak nitelendiriyorum. İlerleyen bölümlerde şaşırtacak şeylere imza atabilir. :slight_smile:

İlk bölüm hakkındaki düşüncelerim bunlar. İkinci bölüm biraz gecikebilir ama yine de en kısa sürede okumaya çalışacağım.

3 Beğeni

Ben de çeşitli bahaneler nedeniyle ancak başlayabildim kitaba. Belki biraz yetiştirmeye çalışmanın verdiği telaştan, biraz da tam konsantre olamamamdan kaynaklı çok içine giremediğimi hissediyorum. Loca ve meyhanedeki kavgalarda kim kime vurdu, kim öldü, kim kaçtı anlayamadım :sweat_smile: Kitap ilerledikçe oradaki karakterler önem kazanırsa dönüp tekrar okurum belki.
İkiçiçek’in önüne gelene altın dağıtması beni nedense çok gerdi. Her an altınları bitecek de beş parasız, aç susuz sokaklarda kalacak diye korkuyorum :sweat_smile: Sonu nereye gidecek bakalım. Umarım ben demiştim demek zorunda kalmam :upside_down_face:
Bir de şehirdeki herkes mi üç kağıtçı, bana mı öyle geldi anlamadım :smile:

3 Beğeni

Yetiştirme telaşı olmasın lütfen, ödev değil sonuçta.:slight_smile: Maksimum zevk alacak şekilde okuyun, Eylülde yorumlasanız bile hiç sorun değil.

1 Beğeni

Ben bugün başladım kitaba, 30.sayfadayım ya ağır bir macera sonrası başladığım için ya da konu biraz karmaşık, giremedim kitaba tam olarak. Kim nedir ne değildir bilemedim şuan, sanki okuyup geçiyormuşum hissi var bünyede kitapla ilgili. Biraz daha okuyup durumu değerlendirip ya bırakacağım ya da daha sakin bir kafa ile baştan okumak için kenara ayıracağım.

3 Beğeni

Bence biraz daha sabredin. İlerleyen bölümlerde bu karışıklık gidecektir. :slight_smile:

3 Beğeni