Sekizin Gönderilişi ve Kenar’ın Yakınında arasına ait yorumlarınızı buraya yazabilirsiniz.
1 Beğeni
İkinci bölüm da kaldığı hızla devam ediyor.
Kahramanlarımız bu bölümde de bir oraya bir buraya savrulmaya devam etti. Ek olarak barbar Hyun da onlara katıldı ve tabi ki kendi aklı olan kılıcı Kring de. İlginç bir ekip oldular. Bakalım bizleri neler bekliyor.
Pratchett bazı yerlerde öyle güzel ince espriler kullanmış ki, takdir etmeden geçemedim. Örneğin Rincewind’in büyü kullanamaması hakkında hocalarının yaptığı yorum, yani kadim büyünün tüm büyü hücrelerini kullanması sebebiyle geriye hiç büyü hücresi kalmaması çok güzeldi 
Bazı henüz rahatsız etmeyen tekrar eden paternler vardı. Mesela “bir şeyin olduğunun geç farkına varan bir başka şey” gibi. Örneğin öldüğünün geç farkına varan troll beyni ile, havada asılı kalan Rincewind ile İkiçicek için uygulanması gereken yer çekimi kuvvetinin olayın farkına geç varması gibi. Dilerim bu tür şeyler tekrar etmez.
Konuya dönecek olursak, Rincewind’in hangi büyüye sahip olduğunu kendisi dair hiç kimse bilmiyor. Bazı ufak ip uçları bölüm başında verildi hatta tam ağaç perisinden kaçmak için kullanacakken son kelimede maalesef göremedik yine büyüyü. Ancak Rincewind’in gözlerinde büyüyü görüp de perinin dehşete kapılması, büyünün büyük ölçekli bir şey olduğunu bir kez daha bize gösterdi (8 ana büyüden birisi olduğu için biz zaten biliyorduk).
Her ne kadar Einstein “Tanrı zar atmaz” demiş olsa da (bu kitabı okumadığı belli 
) Tanrıların da zar attıklarını gördük. Oyunun gidişatına doğrudan etkide bulunuyorlardı, sanki Jumanji gibiydi. Zarın 7 gelmesi, sonrasında da 8’in gelmesi ilginç olaylardı. Ölüm ise gayet komik hazırlanmış bir karakter, onu daha sık sık göreceğiz
Rincewind’in farklı boyutlar arası geçiş yapabildiğini gördük. Bu kendi büyüsü mü yoksa bir başka etki mi onu henüz bilmiyoruz. Bu konuları çok güzel anlatmış Pratchett, okurken ne kafanda yer ediyor, ne de “hiç bir şey anlamadım” hissi oluşuyor. Zor bir iş, tebrik ediyorum yazarı bir kez daha.
Şimdilik bu kadar, hadi bakalım, üçüncü bölüme
3 Beğeni
Gerçekten müthiş gidiyor kitap, bu kadar seveceğimi tahmin etmemiştim. Bu aralıktaki bölümler çıtayı daha da yükseğe taşıdı net bir şekilde. Her ayrıntısını ayrı sevdim. Çok güzel kurgulanmış kitap. Terry Pratchett’a hayran oldum. Müthiş bir dil harika bir kurgu. Normalde çok yorgundum, bugün kitap okumayacaktım ama azcık bakayım ne oluyor dedim ve elimden bırakamadım kitabı, bitiriverdim bu bölümü Ekleyecek çok bir şeyim yok, o yüzden yarın son bölümle devam
2 Beğeni
Maceramız ikinci bölümde daha da hız kazanıyor. Rincewind, İkiçiçek ve Sandığın yanına Barbar Hrun ve konuşan kılıcı Kingar’ı da eklemiş olduk böylelikle.
Sanırım bu Sihirbazımızın gizli büyüsü değil. Yazar orada paralel evrenlere bir vurgu yaparak Diskdünya serisini daha da derinleştirmiş oluyor. Çoğunluk olarak fantastik ögelerle çevrili olsa da yazar böyle ufak tefek bilimkurgusal ögeleri de hikayenin içine serpiştirerek iyi yapmış. Benim kitabı sevmemdeki en büyük etkenlerden birisi de bu.
Daha 200 sayfa okudum ama çeşitlilik çok fazla. İleride neler göreceğimi hayal bile edemiyorum. İlk bölümdeki turistimiz hakkındaki çıkarımım yavaş yavaş doğru çıkıyor gibi. İkiçiçek bakalım daha ne kadar şaşırtacak. 
Yarın kitabı bitiririm artık.
2 Beğeni