Haytımdaki en radikal kararı geçen hafta verdim. Uzatmaları oynadığım bilgisayar mühendisliğini bırakıp Türkçe Öğretmenliği bölümüne kayıt oldum. Siz siz olun geleceği parlak bir meslek diye ilgi alanlarınız dışında bir bölümde okumayın.
16 Beğeni
Buraya bir türlü hayatımdan çıkmayan ELALEM terör örgütü konusunda içimi dökmeye geldim.
20 yaşında kadınım liseden yakın dört beş arkadaşım kaldı oturup sohbet ettiğim onların da sadece biri kadın diğerleri erkek ve ben hala anneme kimle buluştuğumu rahatça söyleyemiyorum bile onlarla buluşurken. Annem sevgilin yok mu, bana söyleyebilirsin normal bir şey derken bir yandan da arkadaşlarımla buluşacağım zaman biri görse ne der deyip duruyor sıkıldım duymaktan. Resmen kendisiyle çelişiyor. Bunu söyleyince de sevgilin olmayan birini birisi sevgilin sansa üzülmez misin diyor 🤦 Hayır çünkü kendimi biliyorum. Kaçıncı devirdeyiz ben anlamadım erkeklerle yakın arkadaş olmamı istememesinin tek nedeni resmen ELALEMin bizi görmesi korkusu. Lütfen yaz tatili bitsin de nereye bakarsam köylülerimi gördüğüm köy gibi olan Kütahya Merkezden ayrılayım.
10 Beğeni
Keşke yirmili yaşlarımda kitap okurken aklıma okuduklarımı not almak gelseymiş. Eskiden kalma kitaplara bakınca hep aklımda bir şüphe oluşuyor. “Ben bunu daha önce okumuş muydum acaba?” diye. Okudum mu, okumadım mı diye düşünmek beni yoruyor. Okuduysam bir daha aynı kitaba yeniden vakit harcıyorsam buna da üzülüyorum. 
İşin bir de kütüphane ve arkadaş faktörü var ki orası dillere destan. Acaba ben neleri okudum ve bende yok? -.-
4 Beğeni
Onu ben de yapsaydım keşke diyorum az çok okuduklarımı hatırlıyorum ama elimde şu zamana kadar okuduklarımın tam sayısı olurdu diye isterdim.Halbuki not alma alışkanlığım var liseden beri küçük not defterlerine büyük ihtimal temizliklerde ders notu diyerek onlar da gitti.
1 Beğeni
Otobüsle yapılan uzun yolculuklardan nefret ediyorum. Sanırım sabaha kadar her fırsatta, yazabildiğim her yerde bu konuda isyan edeceğim.
3 Beğeni
Ben başladım bunu yapmaya. Okuduklarımı, okumak istediklerimi, kitaplığımdakileri hep deftere not ediyorum. Yazı yazmayı sevdiğim için de bayağı hevesliyim.
1 Beğeni
Not alma, defter tutma, düşündüklerimi yazmak vb. şeyleri düzenli olarak 9 yaşımdan beri yapıyorum. O zamanlar unutmazdım. Bu sebeple aklıma hiç gelmedi diye düşünüyorum lakin yıllar geçtikçe geçmiş derin bir çukurda kaybolmaya başladı. Artık o yılları neredeyse hiç hatırlamıyorum. Bir arkadaşım var. Nadir de olsa görüşürüz ve anlattıkları bana hiçbir anlam ifade etmiyor. Sanki hiç yaşamamışım gibi bir kıpırtı, küçücük bir anı bile yok. Tamamen temiz. Bu sebeple daha önce aklıma gelmediği için hayıflanıyorum.
@ahyoka_XD Doğru bir karar vermişsiniz. Benim için çok geç ne yazık ki. Son 7-8 senedir tutuyorum. O halde bile okuduklarımı ayırt etmek zorlaşıyor. 
2 Beğeni
Biraz geç olsa da bu yıl mezun oldum.
Mezun olacağım dönemde WAT’a kayıt olup , yazın para kazanıp hiç harcamayıp vize bitiş tarihinde ise biriken parayla Londra’da dil kursuna katılma amacıyla İngilizce için büyük ilerleme sağlarım diye planlıyordum.
30 saniye süren vize mülakatı sonucu RED.
İş başvurularıma cevap bile gelmiyor. Malum fakültenin kaderi…
Bir hışımla kayıt işlemlerimi tamamladım.Kasımda askerim.6+6 harici bütün seçenekleri işaretledim.
Nerden nereye.
5 Beğeni
Sokakta düğün vb. yapmak yasak diye biliyorum, bununla ilgili bir kanun vb. vardı sanırım ama kim uygulayacak.
1 Beğeni
11’den sonra gürültüden şikayet edebilirsiniz ama zaten çoğu zaman polis 30-40 dk ya anca geliyor ve düğün, kına, nişan, sünnet vs. 12 de bitiyor zaten düğün. Kısaca çoğunlukla anlamsız kalıyor.
2 Beğeni
Keşke on beş milyarım olsa. Kafamda olan tüm kitapları alıp iç huzura erişirdim. Böylece beynimi kurcalayan daha az kitap olurdu; yayınevilerinin hâlâ çıkaramadığı kitaplar gibi. Yine de bunları fazla dert etmezdim çünkü okunacak çok kitabım olurdu. Tamam, yine çok kitabım var okunacak ama aklım hep şu seriyi de tamamlasaydım rahatlığını arıyor. On beş bin için banka da soyulmaz. Doğum günümde aileme duygu sömürüsü yapmam gerekecek ve bundan zerre pişman da olmayacağım yine çünkü onlar da birer kitap kurdu olsaydı şu an daha çok kitap okumuş, daha çok kıymetli esere sahip olmuş olurdum. Bunlar hep onların suçu. Evet, bugün de kendimi kandırarak Sınırdaki Ev’i okumaya gidiyorum… Bunlar hep gerisini biliyorsunuz… 
7 Beğeni
“Tamam, yine çok kitabım var okunacak ama aklım hep şu seriyi de tamamlasaydım rahatlığını arıyor.” bu cümle de kendimi gördüm.Bir de o an alamıyorsun paran olmuyor sonra ara dur sitelerde ucuza bulmaya çalış.Hep diyorum güncel okumak istediğim kitapları bakalım kaç ay yıl sonra alıp okuyabileceğim.
3 Beğeni
Hah, bu tam olarak yaşadığım problem. Bazı seriler için epey geç kaldığım için toplamak milyarlar tutuyor.
3 Beğeni
Ben ucuza bulmaya çalışıyorum pahalıysa alamıyorum iyi kötü ucuza denk getiriyorum ve ona harcadığım zaman fazla oluyor insanlarla muhattap olmaya çalışıyorum sitelerde geziyorum.Ben istediğim kitabı ararken ve geçmiş yıllardaki kitapları okurken başkalarının o yıl çıkan kitabı okuduğunu görmek de biraz geç kalmışlık hissi veriyor halbuki elimde okuduğum kitap da merak ettiğim kitap ama işte.Umarım bir gün istediğimiz kitapları o an alabilecek maddi durumumuz olur amin.
3 Beğeni
Dilerim istediğiniz huzura kavuşursunuz. Benim sorunum daha çok önceden basılmış, tükenmiş, fahiş fiyatlara satılan kitaplar. Yeni çıkanlardan beğendiklerimin bazısını hemen alabiliyorum. Bazısını da birkaç ay sonra alıyorum. Aldıklarımı da genellikle okuyorum. Aslında gariptir yeni çıkan bazı kitapları zaten o anda okumayı düşünerek almıyorum. Bunu üç seneye okurum filan diyorum. Bir de seri olan kitaplar var. Mezar yerimizi bile alacak noktaya gelip kefen nasıl olsun diye düşünürken seri tamamlanıveriyor. Toplu alsan alamazsın ilk kitap tükenmiştir. İlk kitap yeniden basılana kadar da veleddalin amin. Yıllarca içimde ertelemişim huzurla okuyacağım derken tadım kaçıyor. Bu yüzden beş sene daha sarkıyor. Anca şevk geliyor. Son zamanlarda yeni çıkan kitapların fiyatı benim olan bütçemin epey üstünde oluyor maalesef. Bu sebeple onların ya kampanyalarını kolluyorum ya da ikinci ellerine yöneliyorum. Haliyle sizin de dediğiniz gibi ciddi vakit yiyor. Diğer açıdan çıktığı gibi almak da artık kârlı görünmemeye başladı gözüme. Birkaç ay sonra güzel indirimler, setli fiyatlar filan geliyor. Mesela Kara Prizma ilk çıktığında 24 tl idi ama şu an İdefix 12,90’dan satıyor. 11 lira zarar resmen. Bunun gibi beş kitap olsa alamadıklarımızı da alabilirdik.
3 Beğeni
Dediklerine katılıyorum hemen hemen aynı sıkıntılarımız var.Hatta bazen diyorum yayın evleri bu konuda neden katı.Aradığımız kitap hakkında iletişime geçsek bassalar bir tane etiket fiyatından satsalar,yüksek fiyatlara sahaflardan almak yerine bizleri mağdur etmeseler.
1 Beğeni
Astarı yüzünü geçer sanırım bu sebeple yapmıyorlar. Belki her ay bir kitap seçilip alıcı adetine bakılabilir. Aşırı ön sipariş olarak satın alım yapabiliriz. Yine de binlerce adet baskıların arasında 50-100 adetlik şeyler biraz külfet. Adet çoğaldıkça ödenilen miktar düşüyor. Her kitap için matbaa ayarlama yapıyor. 100 adet için kimse kolunu kaldırmaz bence. Diğer açıdan hangi birine yapacaklar? Sadece bu fırsatçı kesimden kurtulmak isterdim. Yani tamam, biraz daha pahalı sat ama insaf da içersin.
2 Beğeni
En temiz yol ne biliyor musunuz,
Zaman Yolculuğu!
Gideceksin geçmişe dolduracaksın torba torba sultanların hazinesini, döneceksin geleceğe, şöyle 3000 yıllarına. Bütün kitapları toplayacaksın.
Not: Osmanlının hazinesi zamanında biraz da bu yüzden tükenmiş olabilir.
2 Beğeni
Öyle bir şansım olsa İskenderiye Kütüphanesi’ni kurtarmaya veya el yazmalarını yedeklemeye adardım sanırım kendimi ya da hepsini şimdiki zamana getirirdim. Böyle de düşününce “Şimdiki zaman hangisidir? Böle bir şeyden bahsedilebilir mi?” gibi sorular geliyor aklıma.
2 Beğeni
Haha tüm cümleleriniz zihnimden geçen düşüncelerin tercümesi gibi kim bilir, belki şu zamanda o doygunluğa ulaşamasak bile ileride şu zamanda istediğimiz kadarına sahip olacağız. O zaman ise daha da çok isteriz gerçi (_ _|||) bir sona ulaşabilir miyiz ki acaba? :")
1 Beğeni