Haberlerin çoğunda ufak tefek hatalar oluyor. Gördüklerimi hep düzeltilmesi için yetkili kişilere iletiyorum. Benim büyü faktörüm var tabii. İki üfürünce hatalar ortaya çıkıyor.
Zombi geçen hiçbir şeyi sevmiyorum ama hortlak olsa okurum mesela. Böyle de enteresanım yani. Yani bilimsel bir kökeni olsa bile asalak gibi ortada gezinen şeyler sinirimi bozuyor sanırım. Zaten ölmüş birisi yaşayamaz. Zaten ölmüş birinin de tekrar öldürülmesi de bana garip geliyor. Bir de hilkat garibesi görünüşleri var ki o da ayrı mesele. Mmorpg oyunlarda bile böyle şeyleri görünce ben gidip kesiyorum. Hoşuma gitmiyor. Zombi karşıtı birileri varsa kesin ben onlardanım.
Güzel yorumunuz için teşekkür ederim. Kitap hakkında benzer düşüncelere sahibiz. Her çeviri kitap özeni hak ediyor, ancak büyük ihtimalle yüksek telif ücreti verilene bu özensizlik her şeyden önce saçma.
Evet, sürükleyici. Okumamayacak seviyede de değil. Yine de ben özensiz işlere, belli bir seviyenin altındaki çeviri ve editörlüğe katlanamıyorum. Ne kadar olacakları merak etsem de devamını okur muyum emin değilim.
Yayınevinin kapak konusundaki tercihleri benim için hayal kırıklığı olmuştu. Çok karışık ve kötü. Bu kitapları almamamın en büyük nedeni ne yazık ki bu. Sade bir kapak bile daha güzel dururdu açıkçası.
Eksik Parça’dan çıkan kitapları okuyan var mı? Önerilerini paylaşsa, almak istiyorum ama seri mi değil mi? kitap nasıl? gibi sorular kafamı karıştırıyor. Rıhtım’da incelemesi olanı gördüm, onun dışında diğer kitapları okuyan var mı?
Rosewater 1`i okudum, çeviri de bir sürü anlam bozukluğu vardı üstüne kitap da eklektik bir kitaptı, okumak çok yordu beni, devam kitaplarını almayı düşünmüyorum… zamanın çocuklarını çok merak ediyorum ama kitapçıdan ortalarından birkaç sayfayı okuyup türkçeleştirilmesine bakmadan almayı düşünmüyorum
Benim çeviri ile genelde derdim olmaz, orjinaliyle karşılaştırma şansım yok çünkü ama bana türkçesi sunuluyor ve kendi ana dilimde bir şeyi anlamaya çalışmaktan, içimden düzeltmekten bıktım, eksik parça yayınları konu belki ama bu sorun tüm türk yayıncılığının sorunu
Arkadaşlar ilk 6 kitabı okudum. 7 ve 8. çok yeni çıktı daha alamadım. Bu eserlerin içinde en heyecan verici olan KAYIP ROTA SERİSİ. Almadan evvel yorumları incelemiştim. Herkesin güzel şeyler yazması dikkatimi çekmişti. Bu kitapların içindeki en iyilerinin (bana göre) yerli yazarımız tarafından yazılması gurur verici.
Özetle; Kayıp Rota ve Mavi Tuzak’ı hemen okuyun bence serinin üçüncüsü çıkmadan… Ondan sonra da Rosewater’ı okuyabilirsiniz…
Bir sorum var. “Kaybolan şimşek gibi” ilk kitap olarak kendi içinde biten bir hikayeye mi sahip yoksa pek çok sorunun devam kitaplarına devredildiği büyük bir hikayeye mi? Sadece ilk kitabı okumamız bizi devam kitaplarını beklemeye mecbur kılar mı yani?