Hangi Kitabı Okuyorsunuz? (Detaylı İnceleme)

Ray Bradbury - Fahrenheit 451
Anlatacak bir şey yok tam bir şaheser …

9 Beğeni

Ursula K LEGUİN - Yerdeniz Büyücüsü bitti. Akıcı, insanı sıkmayan bir anlatımı vardı. Okurken bir yandan da olayları ve mekanları gözünüzde canlandırabiliyorsunuz. :slight_smile: Fakat kitabın sonu beni pek tatmin etmedi ya da Matrix’ in sonundaki hayal kırıklığını yaşadım. :smiley: :smiley: Şimdi serinin sıradaki kitabına odaklanıyorum. :smiley:

5 Beğeni

Tehlikeli Oyunlar, Oğuz Atay

Bu kitabı hakkıyla değerlendirebilecek düzeyde bir okur değilim sevgili Rıhtım ailesi. Ne kadar çabalarsam çabalayayım olmayacak. Pastanın tadını merak edeceksiniz, ben size mumun rengini tarif edeceğim gibi bir şey. O yüzden daha başlamadan bitirmek istedim yazıyı şimdi. Bu kısımları silmem gerekirdi ama silmeyeceğim; kitapta da böyle oluyordu çünkü, Hikmet mektup yazıyordu, yazdıklarından dolayı pişmanlık duyuyordu ama yine de silmiyordu. Ben de silmiyorum.
E, hakkıyla anlatamayacaksam neden geldim bu konuya? Durun, alıntı yapacağım:

Fakat, Allah kahretsin, insan anlatmak istiyor albayım; böyle budalaca bir özleme kapılıyor.

Diyor Hikmet. Ben de anlatmak istiyorum. Çevremdekilerle konuşmalıyım bu kitabı, konuşacak kimsem yoksa internete yazmalıyım bir şeyler. Aptal futbol tartışmalarından uzakta geçmeli hayatım, herkes Oğuz Atay okumalı, herkesle bu kitabı tartışmalı. Anlatsınlar bana her şeyi, gözden kaçırdığım her şeyi anlatsınlar. Nasıl anlayamadın bu kısımları desinler. Senden de okur olur mu desinler. Ne biçim kitaplar okuyorsun desinler. Bunca zamandır boşuna okumuşsun desinler. Bırak okuma işlerini desinler. Böyle kitaplara kafa yorma desinler. Ama bir şeyler desinler, bu kitabı okuyanlar bulunsun çevremde. Fazla romantikleştim galiba, ama kitapseverler anlar beni. Böyle, etkilendiğin bir kitabın kapağını kapattıktan sonra kitabın kahramanı gibi kendimizle hesaplaşmamızı hoş görürler. Ayıplamaz kitapseverler. Hep kitapseverler bulunsun çevremde. Negredonun kaçırdığı golden bahsetmesinler. Seçimlerde nolacak yahu demesinler. İzole çevremizde mutualist yaşayalım. Bunları da silmiyorum. Esas konuya geçiyorum.

Kitap yalnızlığı haykırıyor arkadaşlar. Ben bunu son 2 kısıma kadar pek hissedememiştim ama son 2 kısımda tüm her şey oturdu kafamda. Böylesine rastlamamıştım, fena çarptı. Mazur görünüz. Ana dilimde okuyabildiğim için kendimi şanslı hissediyorum. Boğmadı mı hiç? Çok sıkıldım okurken, yalan olmasın. Yeri geldi, ne zaman bitecek dedim. Ama bu, kitabın yüzeyselliğinden, sıradanlığından falan kaynaklanmıyor. Bir yerden sonra Hikmet’in yalnızlığı içinde siz boğuluyorsunuz. Çırpınıyorsunuz, üzülüyorsunuz, bir şeyler anlayacak gibi oluyorsunuz, anlamıyorsunuz, tekrar okuyorsunuz, haa diyorsunuz. Böyle bir okuma deneyimim oldu. Burada da anlatmak istedim. Okuyacak arkadaşları, güllük gülistanlık bir okuma deneyimi yaşamayacakları konusunda temin edebilirim. Selamlar.

11 Beğeni

Alfa Ayının Kabileleri okudum.PKD’ye hayran kalmamak elde değil.Yine çok farklı bir dünya yaratmış.Eğlenceli, akıcı ,sıkmayan bir kitap.Çok beğendim.Delilerden öğreneceğimiz çok şey var. :+1:t6:

7 Beğeni

Grange’ın Lontano isimli kitabını okuyorum. Beklemediğim kadar yavaş gidiyor. Umarım 600 küsür sayfa bu şekilde devam etmez.

4 Beğeni

Geçen günlerde Fahrenheit 451 bitirdim ve hemen sonrasında Drizzt Efsanesine başladım. Biliyorum bu seriyi okumak için çok geç kaldım ama okumadan da ölmek istemiyordum.

Öncelikle Fahrenheit’la başlamak gerekirse, güzel bir kitaptı. Altında yatan kurgu cidden çok güzeldi ancak sonlara doğru yavaşlayıp beni yormadı değil. Bitirdikten hemen sonra Drizzt’e başladığımda ise apayrı bir evrenin içerisine dalmıştım. Eminim burada ki çoğu kişi Drizzt Efsanesini okumuştur. Hatta hatim indirenler bile vardır. Bu yüzden bu kitabı burada anlatmaya ihtiyaç duymuyorum. Drizzt Efsanesi bir başyapıttır diyerek noktalıyorum.

8 Beğeni

Bugünlerde Sır Terry Pratchett’in Tırpanlı Adam’ını okuyorum.
Kitap, yazarın Ölüm Romanları altserisinin ikinci kitabı. Özetle, konusu ölümün emekli olması, canlıların ölemeyip zombi olarak ortalıkta dolaşması ve bu durumdan oluşan kaos. mizah yönünden çok kuvvetli bir eser. Ayrıca Üstattan okuduğum romanlar içinde belki en alıntı yapılası cümleleri bulunduranı. Henüz bitmedi ancak şimdiden çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Öneririm ancak once ilk kitap Mort’u okuyunuz.
Herkese iyi okumalar

9 Beğeni

Kitabı az evvel bitirmiş bulunuyorum :slight_smile: Akıcılık konusunda ilk 35 sayfa için ne dediysem, kalan diğer sayfalar içinde aynısını diyorum; kitap resmen akıp gidiyor. Kitabın konusunu uzun uzun yazmayacağım, hemen hemen herkes az çok ne anlattığını biliyordur. Sadece 2 eleştirim olacak;

Yazar karakterler hakkında çok fazla bilgi veriyor (Açıkçası bazıları bana çok gereksiz geldi) Belki 30 sayfa daha eksik olabilirdi… Yine de bu detaylar hikayenin akıcılığını perdelemiyor.

Final daha farklı olabilirdi. Bana kalırsa biraz ucu açık kaldı.

Bunların dışında gayet hoşuma giden bir kitap oldu :slight_smile:

7 Beğeni

Dünyalar Savaşı’nı okudum.Bilimkurgunun üstatlarından H.G.Wells.Çok beğendim.Dünya Marslıların istilası altındadır.Marslılar katlima başlamıştır.İnsanlık bu kıyımı durdurabilecek mi yoksa kaçınılmaz bir son mu bekliyor?.İngiltere’de gerçekleşen olaylara tanık olan adsız bir kişinin anlattığı karanlığın, ümitsizliğin ve hayattta kalmanın mücadelesi.

5 Beğeni

Marion Zimmer Bradley - Avalon’un Sisleri 1

Kitabı bitirmek üzereyim. Çok beğendiğim bir roman oldu. Anaerkil kelt toplumunun yaşadığı Britanya topraklarına, Romalıların Hristiyanlık dinini getirmesi ile keltlerin, özelliklede keltik kadınlarının yaşadığı sancılı süreci, Kral Arthur’un annesinin ve ablasının gözünden başarılı bir şekilde işlemiş.

6 Beğeni

Işık tanrısı 'nı okuyorum ama zor okuyorum… bir ben mi acaba:(

4 Beğeni

Yok :slight_smile:

Benim derdim Roger Zelazny ile. Kendisini ilk olarak Bu Ölümsüz ile tanımıştım. O günden beri yıldımız bir türlü barışmadı.

Kurgularına saygım sonsuz. Ustalığını sorgulamak aklımdan geçmez, fakat günün sonunda aramızdaki ilişki bir kan uyuşmazlığı. Belki size de öyle olmuştur :slight_smile:

Buna benzer (yine kendi adıma) bir başka örnekse Kazuo Ishiguro

5 Beğeni

Rocannon’un Dünyası’nı okudum.Akıcı sıkmayan güzel bir kitaptı. Bir günde bitti.Le Guin zaten anlatmaya gerek yok okuyunuz. :+1:t6::smile:

5 Beğeni

Jose saramago bütün isimler okuyordum lakin hiçbir şekilde akmadı. Yazarın okuduğum ilk kitabı ama alışamadım. Bir kitabı bitirmek için zorlayan biri olmadığım için kitabı yarım bırakacağım sanırım

5 Beğeni

Belki de yanlış kitapla başladın.
Zelazny’nin en kolay okunan serisi bence Amber yıllıkları.
Ne Işık Tanrısı kadar mitolojiye bağımlı ne de diğer kitap kadar zor değil.
Amber Yıllıkları Jason Bourne tarzında hafızasını yitirmiş bir baş karakterle başlıyor ve macera tadında hızlı bir giriş yapıyor.
ilerledikçe kendi tarzında bir fantastiğe dönüşüyor. Tarot kartlarını kendine özgü olarak hikayeye çok iyi yedirmiş yazar.
Belki de zamanında en büyük şanssızlığı üç kitabın birleştirilerek tek kitap şeklinde çıkarılması.

6 Beğeni

Cevap bana hitaben yazıldığı için üzerime alınarak cevaplıyorum. Fakat pekala benim cevap verdiğim erce’ye hitaben de yazılmış olabilir. Emin olamadım :slight_smile:

Zor kitaplarla bir sorunum yok. Yazarın işlediği temalarda kolay okunan kitaplar aramıyorum hatta. Benim Zelazny ile yegane derdim ifade. Uyuşamıyoruz, sorunumuz bu :slight_smile: Hani bazı insanlarla konuşurken bir türlü orta noktayı bulamayız, çünkü aynı dili konuşuyor görünsek de bambaşka şeyler düşünüyor ve ifade ediyoruzdur. Sonra yanlış anlaşılmalar döngüsü başlar. İşte bizim karmaşamızın özeti bu.

Yukarıda da dediğim gibi, kan uyuşmazlığı durumumu güzel özetliyor.

6 Beğeni

Kan uyuşmazlığı yolunda giderek benzer şeyler hissediyorum. Amber yıllıklarını bilmem ama Işık Tanrısı için ikide bir " dayı burada ne demek istemiş" sorusuna cevap arıyorum. Umarım sonu iyi biter.

4 Beğeni

Ben de Salinger’den Franny ve Zooey’i okuyorum. Ortalarında olmama rağmen birkaç kelam edecek kadar okuduğumu düşünüyorum. Kitap hafif farklı. Glass ailesini anlatıyor ama bir ana konu, ortak düşman, ortak amaç yok. İnsanların hayatına bir dönemlerinde girip kitap bitince de çıkacak gibiyiz ve bu çok farklı, ilginç, alışılagelmişin dışında ama aynı zamanda arada sırada rahatsız edici bir doğallık katıyor ama bahsettiğim gibi standart bir kitaptan tarz olarak farklı olduğu kesin. Çavdar Tarlasında Çocuklar’da da bu gayet rahatça hissediliyordu ama bu kitap kadar baskın olmadığını düşünüyorum onda. Yine de ikisi de gayet sempatik ve tatlı kitaplar nezdimde. Ayrıca betimlemeler de çok başarılı.
Tavsiye ederim kararsız kaldı iseniz ama okuma listenizde öne almanıza da gerek yok. :slight_smile:
Sevgiler!

6 Beğeni

:grin::smiley: @Firtinakiran senden farklı olarak ben Zelazny’ye farklı kitapla başladım. Işık Tanrısı konusunda haklısın, ben büyük bir hevesle başlayıp zorlanarak bitirmiştim. Burada ne diyor acaba diye kaç kez. Biraz Amber Yıllıkları ve Corey fanı sayılırım :joy::joy: ondan karıştım.
Bana kalsa tek tek yeniden basarım sırayla seriyi

4 Beğeni

Aşıklar Delidir ya da Yazı Tura - Ayfer Tunç

Ayfer Tunç’u ve Murat Gülsoy’u yazar olarak tanısam da onlara duyduğum saygı “Diyaloglar” serisiyle ortaya çıktı. O konuşmalardan o kadar çok şey öğrendim ki…

Şimdiye dek Murat Gülsoy’dan bir kaç öykü ve bir yaratıcı yazarlık kitabı okudum.

Ayfer Tunç’un ise iki kitabını okudum ama yarım bıraktım. Sevmediğim için değil, yere batasıca yarım bırakma huyum yüzünden. En sevdiğim kitabı bile yarım bırakabilirim.

Bitirmeye kararlı olduğum bir kitap Aşıklar Delidir ya da Yazı Tura. O berbat kapağına rağmen hevesle okuyorum. Roman kişilerini, romanın dilini ve yapısını sevdim. Tek derdim yazarın sesinin satır aralarından fazla sızması. Roman kişileri Ayfer Tunç’un dünya ile derdini bize taşımak için varlar sanki. Gönül istiyor ki kişiler konuşunca kendi karakterlerinin gerektirdiği dertleri ortaya koysunlar.

6 Beğeni