Hangi Kitabı Okuyorsunuz? (Detaylı İnceleme)

Robert Jordan - Yenidendoğan Ejder

Seriye nisan ayını ortasında başladım. Öncelikle çok eleştirisel ve çok kıyaslama yaparak, biraz seriye bel altı vurarak girmiştim seriye. Ama her zaman uzun soluklu bir hikayenin beni beklediğini bildiğim için çokda üstünde durmadım bu huyumun. Yaklaşık 1 buçuk ay sonunda 3 ciltide bitirdim. İlk 2 kitaba 7 küsür bir puan verdikten sonra, 2.ciltin sonu itibari ile 3.ciltin artık aksiyona girmesini umuyordum ki öyle de oldu. İlk 200 sayfayi soluksuz okudum. Ardından gelen Tar Valon bölümleri beni sıkar diye düşündüm ama pekde sıkmadı açıkçası. Başlarda ki aksiyon yine kitabın sonuna kadar gelmedi fakat karakter gelişimleri çok doyurucudu. Özellikle gözümde sünepe olan Mat bir anda halleri, tavırları, gözü karalığı ile adeta gözümde bir Battal Gazi havasına girdi. Matin karakter gelişimini çok beğendim. Nyneavein davranışları biraz sinir bozmaya başladı ve onun bitmez şikayetlerinden bezdum da bezdum yeter artık. Saçın dökülse, kaşın bıyığın çıksa " Bize yaptıklarının hesabını soracağım Moiraine… tsss" delirtti beni. Kitabın sonuna doğru yol birleşimleri çok güzel oldu. Birde bu seri için en sevdiğim şey " Abi o oraya nasıl geldi, o bu haraketi nasıl yaptı" gibi anlamsız şikayetlerde bulunamayişım çünkü Zaman çarkı dilediği gibi dokur repliği herşeye anlam katıyor. Kitabın son 200 sayfası yine guzel aksiyon oldu. Fakat başı ve sonuna eklenen aksiyon keşke biraz kirpilip ortalarına da serpiştirilse. Bu cilte puanin 8.8/10. Sanırım yeni cilt çıkana kadar biraz ara vericem. Elimde ki stoğu eritmem lazım. Sizleri çok seviyorum bunuda belirteyim. Bozuk yazı tarzımın kusuruna bakmayın. Hep dediğim gibi telefondan uzun ve düzenli bir yazı yazmak çok zahmetli. :slight_smile:

9 Beğeni

Hahhaah.Herkes kitabı bitirince o duyguya kapılmıştır.Bende de çok süper bir film havası vermişti.Dizisini buldum ama tam olmamıştı.Kitabın zevkini kaçırmasın diye bakmadım ama karekterler daha net otursun diye hafızamda Google’da grafiksel tasarımlarına bakmıştım.:)2-3 yıl geçti kitabın %90’nı hala hafızamda diyebilirim,o denli güzel bir yapım.

Eger yeni bir neil gaiman okursan Amerikan tanrılarını,ardından Vadinin hükümdarı ve en son Anansi çocuklarını okursan bir sahaşer’i bitirdim dersin kendine.:slight_smile:

3 Beğeni

Zebroma güvenebileceğin en iyi site diyebilirim.Zaten kitap eline geçmeden para karşı tarafın hesabına yatmıyor onaylama butonuna basmadan.23 tl bence kaçırma.

2 Beğeni

Yazdigin 3lüden bir tek vadinin hükümdarları yok elimde ama Zaman çarkından dolayi biraz hacimsiz kitaplar okuyacağım. Bir ara başlayıp, bıraktığım Maymunlar gezegenini bitirip, unutulmuş diyarlara, karanlık dehlizlere, yerin altına, madenlere kara elf diyarına gireceğim. Dıııdııt dııdıt… :grin:

2 Beğeni

Kont Öderland Max Frisch

Kitap 1-2 hafta önce çıktı ve ne yazar hakkında bilgim ne de kitap hakkında fikrim vardı. Kitabı okumaya iki nedenle karar verdim birincisi kitabın yazarı Max Frisch için biyografisini okurken “ Brecht sonrası tiyatronun en önemli isimlerinde birisiydi denmesi ikincisi ise Can Yayınlarının kitap tanıtımında yazdıklarıydı.

“Hiçbir zaman yerine getirilmeyen ve bu yüzden de iktidar devralmayı hep bir ilerleme olarak göstermeye yarayan bir sürü laf ve büyük vaat vardır. Devasa bir bürokrasinin, şekilsiz bir yapının içinde benliğini, kimliğini yitiren insana anlamlı bir tutunma noktası bulunabilir mi? Sistemin içinde kaybolan insan nasıl direnebilir?

Max Frisch, Kont Öderland’da bizi iktidar ve sembolleri üzerine düşünmeye çağırıyor. (Tanıtım Bülteninden) “

Kitap 12 bölümden oluşan bir tiyatro oyunu, okuması ve anlaşılması zor bir kitap değil ancak üzerinde uzun uzun düşünmemize neden olan göndermelerde bulunuyor.

Örneğin

“Özgür olmak için iktidarı devirenler, özgürlüğün karşıtı iktidarı devralırlar”

Kont Öderland oyunu Balta ile bekçiyi öldüren banka çalışanının yargılanmasında görevli Savcı’nın katilin davranışını sorgulamasıyla başlıyor. Rutin bir hayatı olan ve herkes tarafından sessiz, sakin saldırgan olmayan birisi olarak tanımlanan katilin cinayeti neden işlemiş olabileceğini sorgusu ile başlıyor. İnsanların gerçekte birçok davranışlarını kendilerinin bile anlamlandırmakta zorlanacağını, Bir insanın dış dünya ile olan ilişkilerinde farklı kimliklere bürünebileceği hatta toplumun ona bir kimlik verebileceği ve onun da bu kimliği sahiplenip, ona uygun davranabileceği gibi oyunda birçok farklı göndermeler var.

Kitabın ilerleyen sayfalarında bir general katile neden balta diyor, katil topum yoktu diye cevap veriyor. Bu diyalogla yazar bir insanı öldürmenin ağır cezası varken yüz binlerce, milyonlarca insanın ölümünden sorumlu olanların hiç hesap vermiyor oluşuna dikkat çekiyor.

Oyun da iktidar, devlet, özgürlük, rutinleşmiş yaşamlar, birey, insan ilişkileri, vb. gibi çok sayıda gönderme var.

13 Beğeni

image

Boğulmamak İçin bitti. Orwell’dan okuduğum 4. kitap oldu.

Kitabın ilk 50-60 sayfası, yazar konudan konuya atladığı için çok sıkıcıydı. Eğer yazara daha önceden aşina olmasaydım kitabı okumayı kolayca bırakabilirdim ama yazarı sevdiğimden kitaba 1 ay ara verdikten sonra kaldığım yerden devam edip kitabı bitirdim. Kitap yazarın diğer kitapları gibi düşünce ve eleştiri ağırlıklı ama diğerleri gibi belirgin bir politik mesaj vermiyor daha çok aklına ne geldiyse eleştirmiş izlenimi veriyor. Kitabı bitirdikten sonra ben şimdi ne okudum :joy: hissine kapılsamda kitabı genel olarak sevdim.

Çevirisinde bir sorun göremedim, gönül rahatlığıyla okuyabilirsiniz.

Not: Kitap Orwell’a başlamak için ideal bir kitap değil.

9 Beğeni

Paket - Sebastian Fitzek

Olaylar Emma Stein adındaki psikiyatrın iş için kaldığı bir otel odasında, kurbanlarının saçını kazıyan ve öldüren Berber adıyla anılan psikopat tarafından saldırıya uğramasıyla başlıyor. Ve bundan sonra kitaptaki gerilim ve gizem hiç bitmiyor.

Emma’nın çocukluğunda yaşadığı olaylar, saldırıdan sonra özel güvenlik önlemleri alınan evi, komşusuna gelen paket, kendisini koruması ve arkadaşı olması için alınan köpek (Samson) ve daha sayabileceğim pek çok şey, kitabı elinizden bırakmadan okuyorsunuz. Olaylar öyle karışıyor ki, buradan sonra ne olacak, bu nasıl açıklanacak diye diye bir bakmışsınız sonlara gelmişsiniz. Merak etmeyin yazar herşeyi oldukça güzel bir şekilde açıklıyor ve sonuca bağlıyor. Daha fazla yazmak istiyorum ama, ne yazsam keyif bozabilir. Bu sebeple uzatmıyorum.

Okuması çok kolay kısa sürede bitirebileceğiniz bir kitap, gerilim ve polisiye tarzı kitap okumak isteyenlere tavsiye ederim.

Ek: Ayrıca @Erdal_01’na bu kitabı okumuş ve burada paylaşmamışsa teessüf ediyorum :slight_smile:

6 Beğeni

Elric

Seriyi yarıladım ama bir türlü içine giremedim. Hikayenin hiçbir eksiği yok. Ana karakteri sevdim. Çok çeşitli bir evren ve karakter skalası var. Kurgu anlatım felan da iyi. Ama nedense seriyi hissedemedim. Diğer serilerde olduğu gibi kendimi olayların içinde hissedemedim bi türlü. Nedenini de anlamadım. Okuyanlar ne düşünüyorsunuz seri hakkında? Paylaşın lütfen.

Ben yazarı yazım sırasına göre (bizde yayımlananlar) okuyorum. İlk 5 kitabını okudum bu haziran kitabım :joy:

1 Beğeni

Tam sıradaki siparişi kafamda tamamladım derken araya yeni kitaplar giriyor. Bu başlık tehlikeli olmaya başladı.

1 Beğeni

Son çıkanı da aldım ama henüz okumadım. Hikayeler biraz kopuk, bir devamlılık yok gibi. Her şeyi ilk hikayelerde öğreniyoruz pek bir gizem, merak edilecek bir şey kalmıyor. Sevemedim diyemiyorum ama çok sevdim de diyemiyorum.

Evet bir gizem olmasını beklediğimiz bir olay yok. Belki de bu yüzdendir.

@Tansael sanırım okuma sırası paylaşmıştı. Onu dikkate alarak okursanız sorun yaşayacağınızı sanmıyorum. Kendisi bilgi verirse daha iyi olur tabi. @Seli.nnn

1 Beğeni

Leonid Andreyev Kızıl Kahkaha’yı okudum. Okuduğum en etkileyici, en vurucu, en sarsıcı savaş karşıtı hikayelerden biriydi, belki hikayesiydi bile diyebilirim.

Savaşın insanlar ve toplum üzerindeki fiziksel ve zihinsel etkilerini tüm acımasızlığıyla okuyucunun yüzüne vuruyor ve 100 sayfa boyunca okuyucuyu deliliğin dipsiz karanlık kuyularına hapsediyor.

Benim için bu yılın en büyük süprizlerinden biri oldu.

12 Beğeni

@Seli.nnn Ben ilk seferinde sıra ile okumuştum, 6.45 yayınlarının bastığını. 10 yılda unutmuşum tabi,. Bu sefer İthaki’nin bastığı şekilde okudum biraz çorba oldu bu şekilde. Hangi olay ne zaman geçiyor pek kestirilemiyor. O yüzden o sıra ile okunursa çok daha keyifli bir okuma olur.

Hikayelerde çok gizemli bir yan yok ama Elric’in kaotik bir karakter olduğu için hikayenin ucu her yere çıkabiliyor.

2 Beğeni

@Ufuk @Tansael O Sırayla okudum zaten. Öyle okuyunca olaylar kronolojik olarak birbirine bağlanıyor. Öbür türlü baya karışık.

1 Beğeni

Sırayı paylaşır mısın? Benim gibi bilmeyenler için. :slight_smile:

Buyron efenim :grinning:

4 Beğeni


images%20(1)

Beat Kuşağı okuduğum enfes grafik romanlardan biriydi.Çizgi roman tamamen Biyografik bir yapıya sahip.Beat akımının ortaya çıkmasını ve onun etkilerini anlatıyor.Onlarca beat’çıya yer verilmiş kitapta.Kitabın güzel yanı Beat akımının öncülerinin çıkardıkları bütün kitapları göstermeleri olmuş.Türkçe baskılarıda çıkan bir çok o akımın yararına ait kitap var ve ben bir çoğunu almayı düşünüyorum.Çizgi romanıda şiddetle tavsiye ederim.

4 Beğeni

image

Olaganüstü Bir Gece bitti. Uzun süredir kitaplığımda olan bir kitaptı ama Zweig okumayı bıraktığım için bugüne kadar okumamıştım. Hızlıca okuyup aradan çıkarmak maksadıyla okumaya başladım ama kitabı beğendim. Kitap diğer Zweig kitaplarının aksine karamsar bir tablo çizmediği için beni şaşırttı, bu yüzden Satranç’tan sonra en sevdiğim Zweig kitabı oldu.

7 Beğeni