Hangi Kitabı Okuyorsunuz? (Detaylı İnceleme)

Yanılsamalar Kenti - Ursula K. Le Guin

Çeviri: Meltem Tayga

Çevirmeni özellikle belirtmek istedim bu kitapta. Bazı terimler biraz zorlama olmuş. Çok fazla değiller ama yine de sırıtan birkaç sözcük seçimi vardı. Hikayenin bütününe bakınca belki çok az kalıyorlar ama özellikle son kısımlara yaklaşırken oldukça göze batmaya başlıyor.

Kitabın konusu; önceki yaşantısına dair hiçbir şey hatırlamayan yetişkin bir adamın, bebek gibi bir hafıza ve hareketlerle ormanda yapayalnız bulunmasıyla başlıyor. Küçük bir topluluk bu adamı bulup eğitiyor ve ona Falk diyorlar. Aslında kitabın bilimkurgu içerikli olduğunu bilmiyordum. Geçen sene almıştım ve son üç aydır bakışıyorduk. Rafından alıp yanımda taşımaya başladım ama bir türlü açıp bakamıyordum. Sonra şöyle bir bakayım derken yine kitap hızla akıp gitti. Falk’ın kim olduğunu öğrenmek için dünyada çıktığı yolculuk öyle merak uyandırıcıydı ki ister istemez siz de onun bir yoldaşı olup çıkıyordunuz. Büyük savaşların ardından dünya garip bir haldedir. Böyle diyorum çünkü fazla detaya girersem okuma şevki kırabilir. Kitabın ortalarından itibaren gittikçe bilimkurguya giriş yapıyor. Aslında kafamda hiç bilimkurgu okumak yoktu. Her ne kadar “Tüm Sistemler Çöktü” ile bu soğukluğumu kırmış olsam da Ursula K. Le Guin bana bir sürpriz yapmış oldu. İyi de oldu.

Kitabın hikayesi tamamen bir kendini bulma ve yolculuk üzerine kurulu. Öyle pek heyecanlı anlar içinde yok ama fevkalade bir anlatımı var. Özellikle bilimin hem bildiğimiz tarz hem de zeka bilimi olarak çift yönlü oluşu beni etkiledi. Gerçekten çok güzel anlatmış. Öyle tane tane yazmış ki okurken “Sanki tam da anlatmak istediğini ustaca bizlere aktarabilmiş.” dedim.

Kafanızda daha da canlanması için birkaç film düşündüm ama tek bir tanesi asla bu kitabı tanımlamaya yetmiyordu. Kitabın genel akışı “Benjamin Button’ın Tuhaf Hikayesi” tadında ilerliyordu. Sonra biraz “Inception” ondan sonra da aklınıza gelecek modern uzay-zaman filmlerinden birisi gayet bu kitabı tamamen anlatmaya yeter. Ben özellikle sondaki akılcı bilimden epey etkilendim. Bilginin her şey olduğunu bu dünyada oldukça değişik toplumlar bulunuyor. İnsan toplulukları oldukça tuhaf. Bu kitapta hiçbir şeye tam olarak güvenmemelisiniz.

Final olarak aslında biraz duygusal hayal kırıklığına uğradım. Final güzeldi. Belki de olması gereken buydu ama gönlümde bir ukde kaldı. Ben gerçekten okumanızı isterdim. Farklı ideolojiler, geçmiş, şimdi ve gelecek olarak dünyamıza olan bakış açımıza oldukça farklı fikirler sunuyordu. Bir noktada post-apokaliptik bir kitap da diyebiliriz sanırım. Ben tam olarak net bir tanım bulamadım. Hepsinden biraz vardı. Son zamanlarda okuduğum en değişik kitaptı.

16 Beğeni