Kesinleşti: Quentin Tarantino Bir Star Trek Filmi Çekeceğini Doğruladı

Kayıp Rıhtım'da tamamını okumak için: https://kayiprihtim.com/haberler/sinema/kesinlesti-quentin-tarantino-bir-star-trek-filmi-cekecegini-dogruladi/

image

Ünlü yönetmen Quentin Tarantino, bizzat yazıp yöneteceği yeni bir Star Trek filmi üstünde çalıştığını doğruladı. (DEVAMI…)

1 Beğeni

Çıksa da izlesek be:)

Tarantino sayesinde ilk Star Trek yapımını izlemiş olurum o zaman.

Star trek ve into darkness güzeldi ama beyond’u tavsiye etmem serinin kötü yapımlarından.

Tarantino’yu severim. Star Trek’e ise taparım. Fakat ikisini de seviyor olmam bu filmin beni heyecanlandırmasına yetmiyor. Çünkü Tarantino’nun tarzı ile Star Trek’in geleneksel tarzı arasında bir uçurum var. Bu da beni bu film hakkında endişelendiriyor.

Umarım Abrams’ınki gibi facia olmaz.

Star Trek’ i Star Wars kadar sevmesem de Tarantino yorumunu aşırı merak ediyorum. Çok kişi izlesin diye PEGI’ yi düşürürlerse o zaman seyreyle gümbürtüyü… :smiley:

Bir türlü ısınamadım şu Star Trek evrenine. Benim gözümde asla bir SW olamayacak.

Tarantino’nun canı sıkılmış her halde…Star Trek ona göre değil…Ya da film epey kan’lı olacaktır :))
Kötümserim, bir şeye benzemeyecektir.

1 Beğeni

Tarantino’nun başkalarınca taklit edileyim derken yanlış anlaşıldığı için laf kalabalığı gibi anlaşılan bir replik yazma ustalığı var. Özellikle Ucuz Roman’dan sonra, işin sırrının tuhaf karakterlerin tuhaf rastlantılar sonucu tuhaf durumlara düşmesi olduğunu zannederek bizde de Karışık Pizza gibi Tarantino tarzına yaklaşmaya çalışan işler olmuştu.

Zamanında Sinema dergisinde Tarantino’nun başarısının sırrı hakkında şöyle bir şey okumuştum: Tarantino, karakterlerin ilk intibada laf kalabalığı gibi gelen iç dökmeleri veya havadan sudan konuşmaları, aslında karakterlerin iç dünyalarını, içinde bulundukları durumu ve olaylara tepkileri üzerinden ilk ikisini hikâyeye yansıtmalarını sağlayacak biçimde tasarlanmaya özen gösteren biri.

Şimdi, geleyim bunların Star Trek’le bağlantısına. Star Trek, kendilerine has belli mizaçlara sahip farklı karakterlerin etkileşimi üzerine ilerler. Serideki düşmanlar da dostlar da karakteristik özellikler taşırlar. Kimin hangi konuda sorunu hangi prensiplere göre çözmeye çalışacağı veya sorun yaratacağı sezinlenir. Bu, hikâyenin gizemini veya “Ne olacak şimdi?” atmosferini baltalamaz. Birilerinin bir şey yapacağı ve duruma hangi yönden değerlendirebileceği kesindir. Heyecan, kendi karakteri gereği alacağı tutum ve o tutumun kendi karakterlerine sahip başkalarınca nasıl karşılanacağı üzerinde yoğunlaşır. Bu yüzden Star Trek’teki en eğlenceli bölümler, farklı gruplara ayrılarak ana sorunları çözdükleri hikâyelerdir. Şahsen en sevdiğim bölümler mahkeme bölümleridir. Gizemi çözme, gerçeği ortaya çıkarma, sorunların üstesinden gelme, vs. mizacından büyük ödünler vermeden mücadele verebilmiş karakterlerce deneyimlenir. Evet, karakterler maceralarnın sonunda kendileri ve başka şeyler hakkında yeni şeyler öğrenirler, ufukları genişler, vs. Ancak bu gelişim gösterirken 180 derecelik başkalaşımlar geçirmezler; kendi mizaçlarını dikkate alarak, belli hususlardaki tutumlarında sertlik-yumuşaklık kapsamında değişikliklere giderler, neye nasıl tölerans gösterecekleri hususunda gelişim gösterirler.

Misal, Kirk, Spock, Mccoy. Bu üçü dizilerde de filmlerde de ufaktan ufaktan didişip durdular. Kirk aldığı risklerle hep Spock’ı şaşırttı. Spock mantığını öne alan yaklaşımıyla Mccoy’u çıldırttı. Mccoy alaycılığıyla hem Kirk’ün hem de Spock’ın desteğe ihtiyaç duydukları vakit en büyük yardımcıları oldu. Birbirleriyle etkileşimleri değişmeden uyumlu bir ekip oldular.

Tarantino da karakterizasyon, karakterleri arasındaki etki-tepki üzerinde farkındalık kazandırmak ve aleladelik örüntüsündeki muhabbetler vasıtasıyla durum anlatmacı tarzıyla tam Star Trek’lik senarist-yönetmen.

Ha, elbette, senaryo için kimlerden bilimsel danışmanlık alacağı da önemli. Neyse. Bakalım sonuç ne olacak.

1 Beğeni