KR Kitap Kulübü #5 Giovanni Papini - Kaçan Ayna

Ancak okuyup bitirdim. Uzun zamandır beni böyle etkileyen, düşündüren, sorgulatan, kendimi yoklatan bir kitaba denk gelmemiştim. Harikaydı…

Çok fazla Babil Kitaplığı’ndan okumadım. Okuduklarımın hepsini çok beğenmiştim ama Papini’nin kitabı açık ara birinci. Böyle bir kitap beklemiyordum aslında. Daha çok diğerleri gibi olacağını düşünmüştüm.

Neresinden başlamalı bilemiyorum. Eleştirilecek bir şey bulamadım. İlla bir şey bulacaksam evet, virgüller can sıkıcıydı. Yine de her öyküde o kadar güzel değinilmişti ki konulara bunu önemsemedim.

Ben bütün öykülerini çok beğendim. Her birinde kendimden parçalar buldum. Bazıları neredeyse benim içine düştüğüm, kendimle savaş verdiğim günlere götürdü beni. Bazı öykülere ufak ufak değinmek istiyorum.

Havuzda iki Yansı:

Çarpıcıydı. Günümüzde hep şikayet ettiğimiz, kızdığımız kendimize dönüp bakmamıza ve nerede yanlış yaptığımıza değinen, farkındalığımızı daha da arttırmaya yarayan bir öyküydü. Zaman zaman açıp okuyarak, anımsayarak üstüne düşneceğim bir öykü.

Saçma Sapan Bir Öykü:

İnsanın kendisine itiraf etmek istemediği şeylerle yüzleşmesine kendi penceresinden yaklaşmış Papini. Ben bu öyküde çok fazla şey buldum. Kendimi, yaşantımı, eylemlerimi sorgulamama neden öykülerden birisi oldu.

Zihinsel Bir Ölüm:

Bazen bazılarımız ölümü fazlasıyla düşünürüz. Ölümdeki mantığı anlamaya, ölümün hayattaki ve insanlardaki yerini kavramaya çalışırız. Ölmenin ne demek olduğunu ve öldükten sonraki o belirsizliği düşünürüz. Ben bu öyküde aynı zamanda insan beyninin kişinin kabullenişlerine olan tepkisini de buldum. Bu açıdan da çok hoşuma gitti.

Hasta Beyfendinin Son Ziyareti:

Tek kelimeyle “Mükemmel”

Neysem O Olmak İstemiyorum Artık:

Bu öyküyü en sevdiğim dostumun kesinlikle ama kesinlikle okuması gerekiyor. Okudukça sanki onu dinliyormuşum hissine kapıldım. Sanki onun bana anlatmaya çalıştıklarını kusursuz bir sanat eseri olarak sunmuş yazar. Zaman zaman açıp okuyacağım ve üstüne derin derin düşüneceğim bir öykü.

Sen Kimsin?

Bir sabah uyandığınızda etrafınızdaki herkes sizi tanımasaydı ne yapardınız? Aileniz, arkadaşlarınız, dostlarınız, sıradan mahalleli insanları… Hepsi için artık önemsiz, yabancı bir insan haline gelseydiniz nasıl hissederdiniz? Onlar için bir hiç olduğunuzu acılı birkaç günün ardından kabul ettiğinizde ne yapardınız? Korkar mıydınız yoksa rahatlık mı hissederdiniz? Tüm bunları ve daha fazlasını sorgulatıp farkındalık kazandıracak öykülerden birisiydi bana göre.

Ödenmeyen Gün:

Beni en çok etkileyen öykülerden biri oldu. Hayat da böyle değil mi sizce de? O kadar bekler, bir şeyin hayalini kurar, sonun sonunu tasarlarsınız ama hayatın kendi planları içinizden geçer.

Okuduğum güzel kitaplardan birisiydi. Ben okumayanlara tavsiye ederim. Bir gün mutlaka okumanız dileği ile.

8 Beğeni