Merhabalar, başlıkta belirttiğim gibi bu iki akımın öykü üzerindeki zaman olgusu kullanımını merak ediyorum.
2 Beğeni
Modern öykülerde zaman genelde çizgisel bir seyir izler. Geçmiş ve gelecek arasındaki yolculuklar sonrası kişiler ve olaylar etkilenir. Bugünkü yaşananlar değişir.
Postmodern anlatıda zaman kavramı çok farklı şekillerde ele alınıyor. Şu an aklıma kelebek etkisi filmi geldi mesela. Zamanın göreliliği ve ufak etkilerin büyük değişikliklere yol açacağı üzerinde duruluyor. Ardından aklıma heroes dizisindeki hiro nakamura geldi. O da postmodern ile modern arasında bir köprü karakter. Bugünkü anlatılarda zaman olgusu mekan ve sirküler döngülerle birlikte harmanlanıp inşa edilen kurgular ekseninde inceleniyor. Bunlardan çok daha yaratıcı örnekler de olabilir ancak şimdilik aklıma bunlar geldi.
1 Beğeni
Buna ekleyecek pek bir şeyim yok ama postmodern bana çok eksik geldi. Postmodern edebiyatta zaman kullanımı yoktur. Anlatıcı gündüz yaşananları anlatırken bir flashback gibi 10 sene önceki olaya döner ve bunu “-10 sene önce-” gibi ibareler kullanarak belirtme ihtiyacı hissetmez. Flashback’ten geri döndüğünde karakter gece saatlerini yaşıyor olabilir.
Sabah yatağından kalkan biri bir satır sonra öğlen vaktinde kendini bulabilir. Yani postmodern edebiyatta zaman çok da önemli bir işleve sahip değildir. Bireyle ilgisi ve algısı önemlidir. Birey zamanı algılar ve geçer. Onun dışında gece, gündüz, haftaiçi, haftasonu, 10 sene öncesi-sonrası bunlar önemsizdir.