Rıhtım Kamarası

Süt benzetmesinden şikayetçi değilim, Oreo ile iyi de ikili oluyorlar. :grinning:

İthaki’yi eskiden de severdim. Sadece bilim kurgu ve fantastik bastıkları için değil, Aklıma gelenlerden Ahmet Oktay toplu eserlerini bastılar, Brecht günlükleri bastılar, Mehmet Uzun, Kemal Tahir, Yılmaz Güney basıyorlar, kurgu dışı kitapları, futbol kitapları kitaplığımda İthaki önemli bir yer işgal ediyor, nasıl sevmem…

Ama;
Unutulmuş diyarlar arka arkaya 1-2-3 kısa ara 4-5-6 bastılar, sonra 20-21 ( olabilir seri yarım kalmış, yarıda kalanları da düşünüyorlar, çok güzel) … ve… matbaa sorunu çıktı.

Karahindiba Krallığı ( devamı gelmeyecek)
3 cisim ilk kitabın baskısından sonra 2. kitabı beklerken doğan çocuklar 3,5 yaşına girdi.
Dune
Sandman
Vaiz
Mezarlık kitabı ÇR 2. kitap
( aklıma gelmiyor ama kitaplığıma baksam başka serilerde bulurum İthakiden devamını beklediğimiz)…


Hep sorun çıkıyor, aile, ajans, matbaa… Belli ki kervan her zaman yolda düzülmüyor.

Sürekli serilerin yeni kitaplarının gelmesi uzuyor, bir dünya seri var İthaki’den devamı gelmiyor okuyalım.
Bu da haliyle can sıkıyor.

4 Beğeni

Okuduk, hamdolsun bir şikayetimiz yok…:grinning:

4 . kitabın da yola çıktığını duyduk, sevindik, bekliyoruz…

2 Beğeni

Dune için Soru Hattı’nda Emre’nin “çevirmenden bekliyoruz” yazdığını anımsıyorum. Alper Beyciğim, yayıncılık sektörünün tonlarca değişkenden oluştuğunu n’olur unutmayın. Mesela Carol Gömülmeden geçen senenin ortasında çıkacaktı, çeviriye başladım, bir rahatsızlığım oldu, hastaneye gittim, o da ne, iki tane portakal kadar tümör çıktı, ameliyat oldum ve üç ay tek kelime çeviri yapamadan yattım çünkü oturamıyordum. Ne oldu? Carol Gömülmeden benim yüzümden en az 4-5 ay sarktı. Sonra çeviri, editörlük, kapak her şey hazırken yurtdışındaki ajans sözleşmede bir değişiklik istediği için onun evrakları geldi gitti derken 2 ay daha gecikti. Etti mi size 7 ay? Ve bu ben 1-2 ayda bir kitap çevirebildiğim için. Çoğu çevirmen 3 ayda kitap bitiriyor. Bu sadece bir örnek.

Okurların, özellikle sıkı okurların sanki İngilizce kitabı makinenin girişinden gönderdik mi makinenin çıkışından Türkçesi basılmış, hazırlanmış halde çıkıyor gibi bir algısı var. Ama hakikaten sektör zor. Bunu sizin için söylemiyorum. Sizin yalnızca başımıza neler gelebildiğine dair biraz bilginiz olsun istiyorum:)

6 Beğeni

Gedik Savaşları, Shannara, Dresden Dosyaları’nı da ekleyip kaçayım. Kitaplığım yarım kalmış serilerle dolu ve hepsi de İthaki.

4 Beğeni

Ahahaha. Yarısını okudum ama devam edecekken yeni bir çeviriniz gelecek onu bekliyorum. :joy: Şimdi bilinç altımda onun geleceğini bildiğim için o gelmeden devam edemiyorum. Bende seriden ayrı yazar olayı da var. Mesela aynı sebepten Shirley Jackson da okuyamıyorum. Piyango’yu bekliyorum. Brandon Sanderson devam edemiyorum malum sebeplerden. Sevdiğim yazarların tam olması lazım. Benim için söylenecek bir söz var. :sweat_smile: Kendime söyledim onu ama ne yapayım? Ben de böyleyim… Tamamlanmış seriler benim için psikolojik rahat hareket ettiğim seriler. Onları canım istediği zaman okuyabilecek olmanın verdiği rahatlık var. Çok sevdiğim serileri bitmiş olsa bitirmeme huyum vardır. Bir nefeste sömürmem çünkü en keyifli anıma saklarım. Zaman Çarkı’nı bu sebeple tek tek çok ağır okuyorum. Nicholas Flamel de aynı şekilde mesela. Diskdünya çok uzun olduğu için rahatlıkla okuyabiliyorum. Önceleri sevdiğim yazarları sömürüp aylarca yeni kitabı için bir köşede kendi içimi kemirir dururdum. Bu depresyona sürüklüyor. Doğam gereği o olmayanı okumaya karşı yoğun bir istek duyuyorum. Tüyapçı olmamın en büyük sebebi de buydu. Genelde sitelere düşmeden Tüyap’a gelirdi ve ben ilk saatlerinde gidip alır ve yolda okumaya başlardım. :sweat_smile:

6 Beğeni

Ahahaha. Ya siz Peregrine’e devam edin, Josh Malermanlar durmaksızın geliyor zaten. Adamın daha çevireceğim iki kitabı daha var. Ben birini çevirene kadar adam iki tane daha yazıyor.

3 Beğeni

İşte yine En Sevdiğim Alper Bey ya.

3 Beğeni

Cıks… Gelsin devam ederim. Genelde benim tüm tamamlanan serilerde son kitapların okuması eksiktir. Aşırı yayılmacı politikayla okuyorum. :joy: Bugün mesela saatlerdir kendimle savaş veriyorum. Kara Prizma mı, Merdivenler Kenti mi, Elric mi, Asimov mu? Hepsinden 2-3 sayfa okuyup kendime hakim oluyorum. Mesela Belgariad okurken bir anda hepsini okudum. Üç günde bitti seri. Ya bende sadece 1 tanesi olsaydı? Üstelik tatildeydim. Yeminle ortalık ayağa kalkardı. Daha önce yaşandı çünkü kendimi biliyorum. Bir bavul kitapla gidiyorum derken dalga geçmiyorum. :joy: Eşimin ilk sorusu bu oluyor. Kitaplarını tam aldığına emin misin? Sonra bana 1000 km yol gidipte avuç kadar yerde falanca serinin 8. Kitabı yok deme diyor… :roll_eyes:

3 Beğeni

Geç oluyor ama yeni öğrendik…
Çok geçmiş olsun… Umarım tamamen iyileşmişsinizdir.

2 Beğeni

Alıp beklemek tatlış ama almadan beklemek değil. Herkesin kendi seçimi, orası ayrı. Ama bazı şeyleri tatlış bulup bulmamak da benim seçimim:)

4 Beğeni

Çok teşekkür ederim. Bildiğim kadarıyla taş gibiyim. Saatlerce bilgisayar başında çalışmaktan sırtımla boynum da öyle :))))

2 Beğeni

Bekliyoruz bakalım kös kös… O keyfi almayıp da bekleyenlerin en sevdikleri seriler yarım kalır inşallah. :joy: Ne diyelim… Gece gece yine lanetledik birilerini… :buyucu:

6 Beğeni

Sağlıklı ve arıştırnalık kavramlarını hiç yanyana yakışmamış. Benim sunta yiyen arkadaşlarım var sırf sağlıklı diye.

images%20(1)

3 Beğeni

Sağlıkli atıştırmalık zor ama kaşıklamak için Zazel’la keciboynuzu kreması, kek tarzı da organik kekler var pahalı ama en azından emsallerinden daha az zararlı.

2 Beğeni

Onlar da sen daha gelmeden ne ilaç yazacaklarını biliyorlar zaten. :smiley:
Bir keresinde babaannem doktora gidiyor. Sıra ona gelince içeri giriyor. Doktor önündeki işe bakarak hiç kafasını kaldırmadan duruyor. Babaannem de “Doktor bey tam şuramda bi…” derken kıyafetini hafif kaldırırken doktor konuşuyor “Açma, açma gördüm,” diyor. Sonra kafasını hiç kaldırmadan bir reçete yazıyor. :rofl:

1 Beğeni

Kralkatili Güncesi Serisi’ni okuyalı yıllar oldu ve hala unutamadım. Son 20 yılda yayınlanan en sevdiğim, bana göre en iyi epik fantastik seridir. Var mıdır bu serinin benzeri bir öneriniz, uzun süredir okuduğum kitaplarda bu tadı bulamadım bir türlü? :pensive:

3 Beğeni

Kan Yemini ni ona benzeten yorumlar okumuştum,ama onun kadar iyi değil diyorlar(ki olması da biraz zor).
Bilmiyorum ama Kan Yemini ve Kralkatili okuyan varsa karşılaştırabilir. Bir öneri gelirse ben de faydalanayım.
Lanet Pat 3. Kitabi yaz(a)madan ölecek gidecek bu gidişle :confused:

2 Beğeni

Böbürlenmek için söylemiyorum bunu ama tanımladığınız kişi, biricik annem olur. Onun gibi aklı aydınlık kadınlarımıza selam olsun.

Diş hekimi. Devlette. Günde 30 hasta baktığı oluyor. Taş olsa çatlardı, yemin ediyorum. Ayağına da bir sürü saygısız, sığır insan geldiği oluyor. “Sen dokdorsundur, bena bakacaksındır” lar, “Şurama dolgu yapcan” lar, var böyle insanlar. Tepkisini ortaya koymak zorunda. Eh, genellikle de muhatap olmama yoluna gidiyor. Günde 100 hasta bakmasa da işini en iyi şekilde yerine getirmeye çalışıyor. “Keşke hekim olmasaydım”, “6 sene boşa okudum”, “Bu insanlar tam mal” gibi hiçbir cümle duymadım onun ağzından. İşini yapar, evine bakar sonra bir yere yığılıp uyuyakalır. Zorla okumamış, aksine çok da severek bölümünü mezun olmuş. Bir hekimin bu derece mesleğinden bezdirilmesi kötü. Gerçi şuanda kim bezgin değil?

Öyle zevzekliğim işte.

9 Beğeni

Sitir olup gitseler bu seferde niye sitir olup gittiler diye zirlamayacaksin. 8₺ ye muayene olabiliyorum diye dedeler nineler dolduruyor hastaneyi. Doktorun da hayvan gibi hastası var, sana ayirabileği süre belli sonra burada zırlıyorsun. Canı sıkılan dede ve ninelerin gelmesinin engellenmesini istemek yerine burada doktorlara sövüyorsun. Doktor herkesle fazla ilgilenmeye başlasa bu seferde sıram gelmedi diye zırlıyorsun. Bak ben de hekim olacağım inşaallah ve bütün hastalarıma en az 10 dk ayırıp onlara güzel telkinlerde bulunmayı rahatlatmayı isterim fakat sistem buna müsaade etmiyor. Doktorlara söveceğine hijyen koşullarına dikkat etmeyen gıda firmalarına, sağlık bakanlığına az bütçe ayıranlara ve ülkeye kontrolsüzce mülteci sokupta bulaşıcı hastalıkların yayılmasına sebep olanlara söv. Dostum seninle tartışmak istemiyorum, senden tek isteğim şöyle dikkatlice düşünmen. Mesleğin itibarı için doktor olmak isteyenlere söv onlara ben de sövüyorum fakat bütün doktorları aynı kefeye koyma. Bütün sorulara cevap verecek vakitleri olmuyor. Senin bütün sorularına tek tek cevap verse bu sefer diğer hastalara bakamıyor.

Temennim sağlık sistemimizin kaliteli, sağlıklı ve yavaş biçimde özelleştirilmesi ve gerçekten hasta olanların hastalığıyla uğraşılması.

4 Beğeni

Aynen Türk Tabipler Birliği salak zaten bunları düşünmeyi hiç akıl edemedi. Neyse geçmiş olsun, tavsiyem özele gitmen.

1 Beğeni