Bir gün bu cemiyetten ayrılabilmek için şimdi katılıyorum.
Ben hiç filmleri izlemedim. Ne Hobbit ne de LOTR. Harry Potter’ı da izlemekten kaçardım. Sonra seriyi okudum ve filmleri ikişer kez izleyerek rahata erdim. İnşallah Yüzüklerin Efendisi için de bu olur. 
Her zaman aynı heyecanla nasıl izlediğimi anlayamıyorum. 
Vay be ne kadar çokmuş izlemeyen. Pazar günü Netflix üzerinden ilk filmi tekrar izleyeceğim. Gelmek isteyenler için de buradan link paylaşacağım. 
İzlemeyen ve bana eşlik etmek isteyen olursa buyursun. Tekrar izlemek isteyen de gelebilir.
Pazartesi yapsan onu. 
Kitabı bitireyim beraber izleriz.
Olur hiç sorun değil. Ama saat aralığı sıkıntı olabilir. 9-10 Halı saha maçım var o gün. Size hangi saatler uyar?
Sıkıntı yok ben evdeyim.Her türlü olur.
Kitap süper ilerliyor. Artık yavaş-yavaş ismini duyduğum ama kim olduğunu bilmediğim karakterler ortaya çıkıyor. Ama ilk başlarda Saruman’la Sauron’u karıştırmasam daha iyi olacaktı. O kısmı tekrar okuyuncaya kadar beynime ulaşamadım.
Okuyamadım ama Hobbit’in son yüz sayfasındayım.
Bende 3 ay önce Yüzüklerin Efendisi’ni okumuştum şimdi de Silmarillion’a başladım.Hadi hayırlısı bakalım işin içinden çıkabilecek miyim.
Forumun bu sayfasında spoiler yerim diye korku içinde ilerliyorum. Ama çıkmakta istemiyorum.
Bilbo Baggins’in Took genlerinden aldığı cesaretle başladığı nefes kesici macerasının izini sürmeyi az önce bitirdim. Filmlerle aradaki farkları gördükçe (izlememem tavsiye edilmişti ama bu tavsiyeye uyamamıştım) gözlerim fal taşı gibi açıldı. Beklediğim üzere çok beğendim. Darısı Yüzüklerin Efendisi’nin başına.
Hobbit’i okuyanlardan Yüzüklerin Efendisi’ne başlayan oldu mu ki bu arada ?
Ben Hobbit’i okudum. Ama Yüzüklerin Efendisi’ne başlamadım. 
Güzel bir reklam. Bu gibi büyük, beğenilen yapımlar, çekildiği/kaydedildiği/üretildiği ülkelere de faydalı oluyor.
Daha önce bir animeye konu olan şehirde (Japonya’da tabii) animedeki mekanları gezdiğiniz tur haritaları, rehberliği olduğunu okumuştum. Sektör olarak büyük paralar döndüğü gibi sektör dışı alanlarda da faydası olabiliyor.
Keşke dünya çapında beğenilen yapımlarımız olsa (ya da daha fazla olsa diyelim.).
Ben böyle düşünüyorum biraz. Siz ne dersiniz?
Bir ülkeyi tanıtmanın, reklamını yapmanın en iyi yolu artık filmlerden geçiyor. Kitaplarda tanıtım için önemli ama görsellik daha etkileyici.
Yeni Zelanda’nın doğal güzellikleri ayrı güzel ama Yüzüklerin Efendisi sayesinde hiç yoktan turist çekiyorlar ülkeye. Filmin setlerini bozmayıp Arsen Aragorn’u burda öpmüştü, Legolas şurada 47 pek kesmişti konseptiyle turlar var.
2000’lerin başında Asmalı Konak dizisinin çekildiği konağa bayağı yoğun ilgi vardı. Millet Kapadokya’ya peri bacalarını değil Özcan Deniz nerenin ağasıymış diye merak edip gidiyordu.
Bizim ülkede yurtdışında ses getirecek film, dizi işi zor. Dışardan gelecek projeler de bürokratik zorluklar yüzünden iptal ediliyor. Homeland dizisi bu yüzden daha özgür olan Pakistan’da çekildi mecbur.
Yüzük kardeşliği “Elrond’un divanı” kısmındayım.
Bir daha soralım @Liliopsida @Expelliarmus? 
Evet size garip durumumdan bahsedeyim. Fantastiğe ilgim olduğunu çok daha önce fark ettim fantastik okumaya (tam emin değilim ama) gölgelerin efendisi kitaplarıyla başladım. Sınıfımdaki bir arkadaşım da bu seriyi benden görüp okumaya başladı ve biz yarışmaya başladık daha önce bitirmek için. Resmi olarak yarışmıyorduk fakat yarışıyorduk işte ve tek yarıştığımız konu bu değildi derslerde de yarışıyorduk. Her neyse birgün internetten kitap alırken bir sitede brandon sanderson kralların yolunun incelemesini gördüm ve istetmeye karar verdim ki çok da incelememiştim. Okuldan eve döndüğümde bir baktımki dolabın istünde duruyor heyecanla aldım elime bir de ne göreyim kitap o kadar kalın o kadar ağır ki… Hislerim değişmedi aldım hemen okumaya başladım ama elçiler falan bir şeyler diyor ama hiçbir şey anlamıyordum özellikle shallan bölümleri (okuyanlar bilir) aşırı ama aşırı sıkıyordu. Kitap o kadar farklıydı ki kaladinle ilgili olan bölümler heyecanımı körükleyip okuma isteği uyandırırken shallana rastlayınca sıkılıyordum hatta atlıyordum ki daha önce hiç böyle bir şey yapmamıştım. 1. kitabı yer yer atlayarak bitirdim ve tadı damağımda kalmıştı koşup 2. yi aldım ve yine aynısı anlamıyordum oysaki 1. kitabı anlayarak ve heyecanla bitirmiştim. Yine zorluklara rağmen 2. kitap da bitti koşarak 3 ü aldım fakat spoiler yemiştim forumdan neyse spoilerı çok takan bir yapım yok 3 e başladım 2 gün önce. Niye bunları anlattım hiçbir fikrim yok yazınca yazasım geldi heh hatırladım niye yazdığımı. Tatile gidecektim 5 gün önce ve yanıma kitap alayım dedim yüzüklerin efendisi 1 i arkadaşımdan almıştım ve 2 yıldır bende duruyor 2 kere başladım ve hiçbirinde bitiremedim. Hobbiti okudum fakat bür türlü yüzüklerin efendisini okuyamadım tüm kitaplar var 1 2 3 silmarillon hurinin çocuklarından tut tüm kitaplar var ama elim gitmiyor tatile gelirkende yüzüklerin efendisi kısa kalır uzun bir şeyler alayım diye oathbringerı aldım ve ne yapacağımı bilmiyorum fikirlere açığım. Saçma garip ve biraz alakasız bir yazı oldu ama ne yapacağımı bilemiyorum. Not : Filmleri izlemedim. Bu kadar uzun ve garip bir yazı olmasının sebebi serinin ne kadar güzel olduğunu bilmem ve kafamın çok karışık olması herkesten duyuyorum aşırı iyi diye ama ne yapacağım ?
gölgelerin efendisi fantastik sayılır mı ondan da emin değilim
Ben Hobbit sonrası araya başka kitap aldım. Ama ağustos okuma planıma dahil edebilirim belki 
Ders çalışma ve tez yazım süreci geçiriyorum. Okumalarım biraz sekteye uğradı maalesef. 
