Zülfü Livaneli’nin “Kardeşimin Hikayesi” adlı kitabını minicik birkaç farkla (sağ olsun onun için de) piyasaya süren bir yazar varmış. Aynı kitabı Kıyamet Çiçeği adıyla bastıran Nursen Karayanız’ın tek ilhamı “Allah” imiş. Röportajında öyle dediği iddia ediliyor.
İlk olayı değilmiş bu arada.
Aşağıdaki bağlantıda kitapların ilk sayfaları yan yana verilmiş. Etkileyici.
Haberin sonundaki gibi bir iddiada bulunmalarını beklemiyorum:
Çok satan bir romanı kendi ismimle yayımlayarak bir deney yaptım. Zülfü Livaneli adı mı çok satıyor yoksa okur iyi romanın izini mi sürüyor” gibi bir açıklamayla karşı karşıya kalır mıyız dersiniz?
İlk başta, fena savunma değilmiş gibi duruyor. Lakin o durumda intihali resmen kabul etmiş olacaklardır.
Daha önce telefonu gördüm, tableti gördüm, saati gördüm, parfümü gördüm, ayakkabayı gördüm, elbise, mont gördüm ama ilk defa kitabın çakmasını görüyorum
İnanılmaz bir olay. Biz ofiste (ki burası bir yayınevi) ağzımız açık okuduk iş arkadaşlarımla. Sonra söz konusu yazar/hırsızın Ordu’nun bir yerel sitesinde yayımlanan haberini okuduk, sonra dayanamadık kitabı(!) için çektiği videoyu izledik, sonra bir de şiirini dinledik Youtube’dan. İnanılmaz eğlendik, öneririm
Çalma süreci nasıl işliyor acaba? Hangisini araklasama karar vermek de zordur. Bir sürü seçenek var sonuçta, “o piti piti” mi yaptı? Ben Frank Herbert’in Dune serisini çalabilirdim mesela.
Tanıtım videosunun başı ve ortası neyse de, sonu yok mu o sonu? Bilemiyorum; modern sanattır diye kabullenecekken, önce Karacaahmet, sonra “Geri Döndüler!” reklamına evrildi.
Ahlakım Şiirlerimi Yaktı Bu Gece şiirine değinemiyorum. Dinlemeye çabaladım, başaramadım.
Katılıyorum, büyük ihtimal hayranı olduğu bir yazarı ne kadar sevdiğini anlatmış aslında. Laf ederse yazar bir daha okumamakla tehdit edebilir.
“Karaktersiz Bir Hırsız Olsanız, Hangi Kitabı Çalardınız?” diye bir başlık mı açsam? İlk metin de hazır. Bir dünya düşünün, sevdiğiniz yazarın istediğiniz bir kitabını çalacaksınız. Sonrasında eğer bu anlaşılırsa, “Ben sadece Allah’a hesap veririm,” diyerek hiçbir ceza almadan kurtulabileceksiniz. Ne çalardınız ve neden?
“Her aşk kırmızıdan çalınmış öksüz bir tutkudur.”
Bence kadın livaneli hayranı. Savunmasıda bu yönde olacaktır.
Yahu aklım almıyor böyle bi işi. Bu çiftlik bank kafası insanlar ne zaman bu kadar cüretkar olabildiler ? Hadi internet yine anonim bir ortam, sahte isimler ve hesaplarla bir hikayeyi bir videoyu çalıp yükleyebiliyor insanlar. Ama bu ülkede gerek siyaseten gerek edebi kimliği ile bu kadar tanınmış bir kişinin resmi olarak basıp yayınlandığı bir eseri kopyala yapıştırla çalmak ve üstüne reklam çalışması yapmak nasıl bir vizyonsuzluk nasıl bir gerizekalılık ve haysiyetsizliktir? Yabancı eser çevirip kendi adıyla yayınlasa yine kurnazlık der geçerim ama bu bildiğiniz düpedüz aptallık yahu.
Hırsızın resmi cevabını birileri paylaşa bilir mi buradan? (Yaparsa veya Yapıldıysa)
İntihal denizinde sular durulmuyor! Zülfü Livaneli’nin “Kardeşimin Hikâyesi” romanı, neredeyse olduğu gibi aşırılıp yepyeni bir kapak ve yazarla(!) karşımıza çıkmış. (DEVAMI…)
Hayir sunu anlamiyorum calintidan para kazanmasi icin biraz satmasi lazim AMA goze batmamasi ve farkedilmemesi icinde hic satmamasi lazim. Allahim nasil bir ikilem bu, ins bu celiskiden cikicak hikaye fikrimi calip kitap yapmazlar
Deney yaptığını söylemiş bir de. Resmen deney yapanlara hakaret.
İnsan kendini nasıl rezil eder, işte bunu kanıtlamış. Bir emeği yok saymak, hazıra konmak bu kadar kolay mı? Yayınevini zaten hiç anlayamadım. Araştırmadan, denetlemeden mi basıyorlar her önlerine gelen yazıyı?