Biz Han Yargıçlarıyız Kimsenin Tanımadığı

Sevgili @Elif

Şizofrenik ama tutarlı, asi ama düzenli, üstelik kendi içinde belli bir akışta ilerleyen bir hikaye yazmışsın. Hikayelerinde belli bir tarza sahipsin. Bu sefer yazdığın daha bütünsel ve belli bir amaca yönelik olduğundan sanırım daha yakın geldi bana. Biliyorum, eski usul ama sanırım kendi böyle daha rahat hissediyorum.

Bununla beraber kaleminin de böyle aktığını anlayabiliyorum Yani bu sensin ve senin mahlasın olsa “Pow Pow Ayini” olurdu çünkü ne zaman avatarını görsem yanında bu adı görmeyi bekliyorum. Sanırım seni öyle hafızaya yazdım.

Bu yüzden sevgili Pow Pow Ayini, karaketerinin can sıkıcı bir ergen gibi davranmasını istediğin yerde bbenim sinirim bozdu, rüya alemi içinde bizi soktuğun labirentte yolumu kaybettim.

Bazı yerlerde ifadesel olarak tekrar ziyaret etmek isteyebilirsin diye aşağı bırakıyorum.

Elden bırakmak yerine vazgeçmek daha uygun gibi.
Birinci tekil olarak hikayelerini anlattığını biliyorum ama her cümlenin sonunda “-im” iyelik eki bir yerden sonra okuyucuyu yeteri kadar öykünün içine girmesine - bende biraz öyle oluyor belki de-engel olabilir mi? Örneğin küçük bir paragraf (Yaşlı ve dikenli … ile başlayan) içinde uzunlu-kısalı cümlelerini örnek vermek isterim. “Gördüğümde utandım” - “Yüzümdeki-unutmadığım-dilemedim”-“ben oldum” - ilerleyebielceğimi-çıkardım-bilmiyordum.“-“döndüm”-denedim”-“çarptım”-burnum". Belki biraz seyreltmek istersin. Anlatabilmiş olmak umuduyla.

Her zman ayrı bir macera demiştim. Yine öyle oldu.

Eline ve düşgücüne sağlık
Sevgiler
Dipsiz

1 Beğeni