Unutulma Cezası

Öykü Seçkisi'nde okumak için: Unutulma Cezası – Aylık Öykü Seçkisi

image

O bahar akşamüstü Sultanahmet tarafına yolu düşen onlarca insan “Bugün çok acayip bir kadın gördüm,” diyecekti tanıdıklarına. Neredeyse iki metre boyunda, çıta gibi zayıf, kısacık açık sarı saçlı ve bu kadar alımlı bir kadına kolay kolay rastlanmıyordu sonuçta. “Basketbolcu herhalde,” diye tahmin edecekti bazıları, “Turisttir, buralarda böyle bir şey yetişmez,” diyenler olacaktı. “Kuru tahta lan,… (DEVAMI…)

1 Beğeni

Merhaba!

Ne güzel bir öykü anlatmışsınız. Sultanahmet’in mekan olarak kulanılması beni ayrıca keyiflendirdi çünkü çok severim orayı. Zamanlar içinde yaptığınız bağlantıda hiç zorlama yoktu. Sultanahmet’ten çıkıp başka bir gezegende olanlara dalınca açıkçası hikayeyi nasıl Dede Korkut’a bağlayacağınız hakkında tereddüt etmiştim ve sonuna tabi şaşırdım :slight_smile: Tebrik ederim. Konuşmaların gündelik yaşama olan atıfları da çok güzel. Özellikle neyle itham edildiğini okuduğumda eh dedim çok var bunlar günümüzde :slight_smile: Ha bir de bir bayan olarak evrensel kanunlarınız da gülümsetti beni.

Kaleminize sağlık.

Sonunu o kadr beğendim ki :slight_smile: Bilim kurgunun Dede Korkut’a böylesine güzel yedirilmesi çok büyük başarı. Dünyalar arsında dolaşan elçi deyince aklıma Ursula K Le Guin’in Karanlığın Sol Eli kitabı geldi. Fakat orada zaman yolculuğu değil de sadece elçilik vardı. Mekan olarak Sultanahmet’in kullanılması da çok hoştu. Ceza olarak birini insan yapıp bozkırın ortasına atmak da fena değilmiş hani :slight_smile: Tek eleştirim öykünün biraz daha uzun tutulabilecek olması. Mesela elçinin İstanbul’da neler yaşadığını biraz daha ayrıntıyla okuyabilirdik. Bu güzel öykü için teşekkür ederim. Kaleminiz daim olsun!

Selam,

Güzel bir alternatif origin story olmuş. Keyifle okudum.

Keyifle okudum ellerinize sağlık :slight_smile: