Öncelikle kalemine sağlık. Gerçekten çok beğendim öyküyü. Ya bir de bizim poetikamız çok uyuşuyor ben bunu anladım. Feyyaz’da da söylemiştim; böyle bir kavramdan sürekli bahsedilip hiç gösterilmeyince ben çok seviyorum. Burada korona misal. Aynı şekilde büyük olayları kendi mikrokozmosunda işliyorsun, bu da çok hoşuma gidiyor. E bir yandan Ankara’da var. Ne denir? Çok verim aldım, çok sevdim öyküyü. Diyaloglar hem komik hem aşırı inandırıcı, mevzular eğlenceli, bir yandan da hakikaten çok trajikomik bir öykü. Güzel düşünmüş, güzel konuşturmuşsun bütün arketipleri. Emeğine sağlık.
Bu gri şehirde griye çalan kara mizahın beni etkiledi, güldürdü, düşündürdü… Olağanüstü bir inandırıcılık. Hakkını vermişsin abi.
Görüşmek üzere. Eyvallah.
Öncelikle yazı stilinizin kendine has bir havası var. Gayet akıcı ve düzgün bir yazı kaleme almışsınız. Yer yer cahilliğin boy gösterdiği sahneleri okurken, o insanları karşımda görür gibi oldum. Bir ara afakanlar bastı.
Hem sosyal konulara değinen hem de bireysel bir öykü bence bu. Hurdacının geçirdiği evrimi izlemek gerçekten üzücüydü. Bir Ankara’lı olarak Çinçin’in nasıl bir yer olduğunu bildiğim için böyle bir son bekliyordum.
Bir iki karmaşık cümle haricinde kalan herşey yerli yerindeydi.
@Arokan Selamlar abim, öykünü keyifle okudum ancak yazma fırsatı buluyorum. Açıkça şunu diyeyim ki, çok ama çok güldüm Diyaloglar o kadar bizden ve doğal ki, akla ister istemez sosyal medyada dolaşan Sarı Mikrofon geliyor. Biraz atmosferi bana bazı bazı günümüzde geçen bir Yeşilçam filmi tadı verdi ki, bu da okurken öyküye ayrı bir tat kattı benim açımdan. Sosyal konulardaki duyarlılığını şiirlerinden de biliyorum ve nesirde de bu şekilde bu temalara oldukça iyi dokunmuş olduğunu görmek hoş oluyor, şiirlerini de bilen biri olarak. Eline, emeğine ve mizahına sağlık
Senin gibi zor beğenen, eli kalemli birinden böyle yorumlar duymak ne güzel. Yorumunda bahsettiğin benzerlikleri ben de fark ediyorum. Diyalogların inandırıcılığını bir Angara bebesind… şey bir Ankaralı’dan duymak ayrıca motive etti beni. : )
İlgin için çok teşekkür ederim. Sabahın kör saatlerinde okumuşsun. Gözlerin dert görmeye. Eyvallah.
Bu yorum, maraton koşucularına su veren seyircilerin ya da ekip arkadaşının sağladığı ferahlık gibi bir his bıraktı. Bu bir yarış değil ama benim yolum da epey uzun. Akıcı ve düzgün olması cümleleri çok dolandırmayı sevmiyor oluşumdan kaynaklı. Saydığınız özellikler size de geçmiş, ne isterim daha.
Diyaloglarda afakanların basması normal çünkü beni de yazarken bastılar : )
Sosyal konulardan kopamıyorum. Fantastik ya da bilim kurgu türünde de yazarsam bir gün, sanırım gerçeklikten kopamayacağım yine.
Elinize sağlık. Genel anlamda başarılı bir anlatım olmuş.
Eleştirilecek kısımlar genel olarak yukarıda yazılanlar ile aynı o yüzden fazla detaylandırmaya gerek duymuyorum. Biraz daha hurdacı odağı güzel olurdu. TV sahnesi bence olmasa da olurdu. Böyle…
Tekrar elinize sağlık.
Çok teşekkür ederim vakit ayırdığınız için.
Evet, bu seçkide hurdacı biraz suskundu. Onun merkezinin dışında sürüklendi öykü. Bazen ilk tasarladığınızla kalemi elinize aldığınızdaki düşünceler, duygular yön değiştirebiliyor işte. Dikkate alıyorum eleştirinizi. Tekrar teşekkürler.