İthaki Yayınları Pangea Kitapları

Feyza Hepçilingirler ve Afşin Kum İLK - BK seçkisinde olan öyküleri üzerine konuşmuşlar.

( Bu arada Afşin Kum Feyza Hepçilingirler’in oğluymuş. Feyza Hepçilingirler’i özellikle Türkçeye olan hassasiyetinden ve kitaplarından tanırdım. Afşin Kum’u ise bu seçki ile tanımış ve yayımlanmış 2 kitabını okuma kararı vermiştim.)

Sizin Türk diline yapmış olduğunuz katkılardan söz etmeden bitirmek istemiyorum çünkü gerçekten bu anlamda çok değerli kitaplar kazandırdınız literatürümüze. Türkçe dilindeki tüm bozulmalardan, yeni çağı, çağın yaşama biçimlerini, dijital çağı ve oluşturduğu yeni dili (bilim-kurgusal düzlemden de bakarsak) teknolojiyi sorumlu tutabilir miyiz? Sadece bozulma olarak da sormak istemiyorum aslında, dilin kazanımları oldu mu bu yeni bilim-kurgusal, teknolojik ifade biçimlerinden?

F.H : “Keşke…” demek istiyorum bu sorunuza bütün içtenliğimle. Keşke Türkçedeki savrulmaların kaynağı olarak çağın bilimsel gelişmelerini, dijitalleşmeyi, teknolojiyi sorumlu tutabilseydik. Keşke gerçek neden, bunlar olsaydı. Bilgisayar çağında Türkçe, başka pek çok dilin yapamadığını yaptı. Tek kişinin, değerli bilim insanı Aydın Köksal’ın çabasıyla bilgisayar terimi olarak, hiçbiri yadırganmayan binlerce sözcük türetti. Bilgisayar sözcüğü de içinde olmak üzere iletişim, bilişim, bilgi işlem, veri, veri tabanı, donanım, yazılım, çevrimiçi, yazıcı, bellek gibi iki bin beş yüzden çok sözcüğü dolaşıma soktu. Bundan büyük dilsel kazanım olur mu? Türkçenin yara almasına yol açan teknoloji ile gelen yabancı sözcükler değil. Yabancı dilde eğitim veren okullar büyük bir etki yaratıyor kuşkusuz. Orada yetişen gençler birtakım kavramların karşılığı olarak yalnızca İngilizcesini öğreniyor ve onu kullanıyor olabilirler. Ama bence asıl büyük neden, yaşamakta olduğumuz kültür değişiminin dilsel değişimi de birlikte getireceğine duyulan safça hoşgörü. Toplumda rol modeli oluşturabilecek bir kesim tarafından yaşam biçimi ile taklit edilen ABD’nin dilsel olarak da takip edilmesi gerektiği sanılıyor. Kullanılan yabancı sözcük sayısı, çağı yakalamış olmanın göstergesi sayılıyor. Yalnız İngilizce değil elbette. Siyasal etkiler, doğudan, özellikle Arapçadan yeniden bir sözcük akınının yolunu açmış durumda. Ürkütücü olan, Türkçedeki yabancı sözcüklerin artması değil, bu sözcükler arttıkça bizim Türkçeyi doğru dürüst kullanamıyor olmamız.

9 Beğeni