Bu Ara Hangi Oyunu Oynuyorsunuz? 🎮

Şu oyun yüzünden İngilizcemin iyi olmamasına çok üzülüyorum. Sırf bu tarz oyunlar yüzünden kursa yazılmak istiyorym.

1 Beğeni

Yoğun geçen dönem ve sınavların ardından eve gelişimle Witcher 3 oynamaya başladım. Hep oynamak isteyip erteliyordum. Oyun çok keyifli ve kolu elimden bırakamaz oldum. Çok geniş bir açık dünya ve yapılacak tonla şey var.Tatili oyunla geçireceğim gibi duruyor.
Witcher’dan fırsat bulabilirsem bir de korku oyunu oynamak istiyorum.Bu oyun da Dead Space 2 olucak gibi.

3 Beğeni

Dead Space 1 ve Dead Space 2 büyük keyifle oynadığım ve bitirdiğim oyunlar arasında yer alıyor. İki oyunun da atmosferleri sırttan ter akıtır. Üçüncü oyunu henüz oynamadım ama aklımın bir köşesinde sinsi sinsi bekliyor.

image

2 Beğeni

Aslında ilk oyunu oynamadan 2. oyuna geçecektim biraz eski gözüktüğü için ama ilk oyunu da oynasam daha iyi olacak gibi.Korku oyunlarında üst sıralarda bir seri. Heyecanlıyım bakalım ilk oyunla başlayayım ben de.

1 Beğeni

Ben bir eski oyun dinozoru olarak birinciyi oynamanızı öneririm. Devam eden oyun serilerinde olabildiğince serinin kökenlerine kadar gitmeyi seviyorum. Oyunun gelişimini, hikayenin ilerleyişini karakterlerle birlikte yaşıyorum. Bu da oyun deneyimimi ve hazzımı arttırıyor. :slight_smile:

5 Beğeni

İlkini oynamazsanız ikincinin konusundan hiç ama hiçbir şey anlamazsınız :slight_smile:

3 Beğeni

Spoileri buraya yazmadan oyun dünyasının en enteresan easter egg’lerinden birini yazacağım… Dead Space 1’deki görev isimlerinin akrostişi, oyunun en büyük spoiler’ini veriyor :smile: oynamış olanlar baksın buna…

Serinin 7. oyunu olan Unity’i oynuyorum. Notre Dame de Sion yangınından sonrasında bedava deağıtmıştı bu oyunu Ubisoft, o şekilde edindim. Hataları yüzünden çok eleştirilmişti o yüzden atlamayı düşünmüştüm ama ücretsiz olunca bir oynayayım dedim.

Gerçekten bir dolu hata var oyunda mobilya ve sokaktaki nesnelerin sayısı çok fazla, aslında gerçekçiliğini arttırmış bu durum ama karakterin bu eşyaların üstüne tünemesini ya da tutunmasını ayarında yapamadıkları için çok sıkıntı yaratıyor, sokakta koşarken bir anda bir el arabasına sandalye yapışmış bulabiliyorsunuz. Tırmanma, tutunma bırakma falan gerçekten sıkıntılı olmuş, sağa sola sıkışabiliyorsunuz. Karakterler havada uçabiliyor, düşmanlar zarar görmeyebiliyor, silahınız siz değiştirmeseniz de en basit silaha geçiveriyor. Yeraltı tünellerinin haritası olmadığı için bu tünellerde dolaşmak çok zor. Bu gibi birçok hata var. Normal bir oyun parası vermeye pek değmez. Bir de bazı mekanikleri tuhaf olmuş, düşman kılıç çekmeden siz kılıç çekemiyorsunuz, düşmanların seviyeleri artık kıyafetlerinden belli olmuyor, çatışmaya girmeden seviyeleri belli olmuyor.

İyi yanları yok mu? Var tabi ki. Serinin (Benim oynadığım) en iyi görüntü kalitesi ve detayına sahip. Bina içlerindeki ve sokaklardaki detaylar gerçekçilik hissini çok arttırmış. Oyunda zaman zaman koşmak yerine yürüyerek etrafa bakıyorum bazen, keyif veriyor bu şekilde dolaşmak da. Kıyafet ve silah çeşitliği önceki oyunlara göre bir hayli fazla, ve kıyafetleri özelleştirebiliyorsunuz.

Çatışmalar artık daha gerçekçi 10 kişiyle aynı anda dövüşemiyorsunuz, sis bombalarını ilk defa kaçmak için kullanmaya başladım :grin: Görevleri biraz daha çeşitlendirmişler, cinayet vakalarını çözme görevleri en keyifli olanlarından.

154₺ vermeye değer mi? Bence deymez ama bir şekilde çok indirimli ya da ücretsiz edinebilirseniz oynanabilir bir oyun.

1 Beğeni

Red Dead 2’nin özgürlüğümü kısıtladığını düşünerek bıraktım ve “Days Gone” a başladım. Oyun dinamikleri hoşuma gitti. Sağlık iyileştirmeleri, molotof üretimi Last Of Us’ı anımsatıyor. Şu ana kadar RDR 2’den daha çok oynattırdı kendisini.

1 Beğeni

En sonunda bitirebildim. Oyunun atmosferi, senaryosu, karakterleri, hikayesi muh-te-şem. Bir sonraki sahnede ne olacağını merak ede ede ilerledim, her adımı strateji oyunu oynar gibi attım, her kararı doğuracağı sonuçları düşünerek verdim. Gerçekten inanılmaz bir oyun deneyimiydi. Fakat ben mi şanssızım yoksa oyunun PC portunun enhanced sürümü mü sorunlu bilmiyorum, o kadar çok teknik sıkıntı yaşadım ki, bir çok kez oyunu bırakma noktasına geldim. Gerçekten bir sinir harbine döndü, kilitlenmeler, açılmamalar, kaydetmemeler, buglar vs… Pes etmedim, internette çözümler araştırdım, yılmadım ve sonunda mutlu sona erdim.

Oyunu beni zorladığı her seçimin çift yönlü oluşu acayip hoşuma gitti. Kötünün iyisini tercih etmeye çalıştığım bir sürü karar vermek zorunda kaldım. Bu ikilemler beni saçma bir şekilde beni kendine bağladı.

image

İlk oyunda ve sonrasında ikinci oyunda verdiğim kararların sonuçlarını Witcher 3 isimli pek kimsenin bilmediği (40 milyon kopya satmış 2019 Temmuz itibariyle), inceleme puanları eh işte (Metacritic 93/100), Cd Project Red isimli Polonyalı indie (!) bir oyun stüdyosunun oyununda nasıl devam edeceğini hiç ama hiç merak etmiyordum. Buna rağmen nasıl olduysa (gayet isteyerek ve bilinçli bir şekilde) oyuna hemen başladım ve otuz saniyelik (evet saniye) oyun deneyimim sonrasında, Witcher 3’ün üzerine atılan tüm övgüleri ve ödülleri hak ettiği sonucuna vardım. Herhalde bir 6 ay sonra buraya gelir ve oyun hakkındaki yorumumu bırakırım. Ah hayat, bana neden daha fazla oyun oynayacak süre vermiyorsun, heh? Senin derdin ne dostum?

6 Beğeni

Black Mesa oynuyorum şahane bir yeniden yapım olmuş. Half-Life 3’ü beklerken çok iyi geldi. İLk oyunda olamayan yeni yerler de eklemişler. Half-Life sevenlere öneririm.

5 Beğeni

RUST ve ZULA oynuyorum.

RUST oynamak isteyen olursa özelden konuşabiliriz.

images.jpeg

Aslında daha önce pc’de biraz oynamış sonra PS4 alıp rahatça oynarım diye bırakmıştım. Kitapları okuyup dünyaya hakim olunca acayip sardım şu an. Gündüzleri işteyken bazen aklıma geliyor kerata (şu an olduğu gibi). Bütün yan görevleri, kontratları ve hazine avlarını yaparak ilerliyorum. Henüz 21 lvl olabildim ve üstümde gelişmiş griffin okulu teçhizatı var. Bu sefer de ana görevler için biraz güçlü kaldım. Hatta aynı seviyedeki görevleri bile basitçe geçebiliyorum.
Bir keresinde bir görev yerine ulaşmak için dolanırken Leshen diye bir yaratık beni kovalamıştı. O zaman 8 lvl falandım bu yaratık ise 20 lvl idi. Bu adi yaratık görev yerine kadar beni kovalayıp korkudan kalp krizi geçirmeme neden olacaktı. Sonra yeter diyip döndüm ve daldım bu lavuğa. (Otomatik Portakal dilimi bozdu) Bu arkadaşın canı doğru dürüst inmezken kendisi tek attı bana. Ama unutmadım o günü ve intikam yeminimi ettim. 20 lvl olunca doğrudan bu yaratığın mekanına doğru yola çıktım. İçimde ilk karşılaşmamızdan dolayı biraz tırsaklık olduğu için kılıcımı yağlayıp, iksirlerimi kontrol edip daldım bu sefer. İntikam ateşiyle gözüm dönmüş olacak ki bu arkadaş yerde bir leş olmuşken hâlâ sağa sola saldırıyordum. Şu an önüme gelen her yaratığa atar yapacak şekilde geziyorum. :smile:
Oyunu ilk oynadığımda Gvent’i pek anlamamıştım. Bu sefer Gvent’i çözdüm. Milleti tokatlayıp duruyorum. Oyunun içindeki oyun bile sarıyor.
PS4’te kaç saat oynadığımı göremiyorum ama tahminim 200 saat falandır ve buna rağmen oyunun %20’sini tamamlamışım henüz. Üstüne iki adet de ek paket var. Bundan sonra Skyrim Elder Scroll oynayacağım. Eskiden 40 saat civarı pcde oynamış ama hakkını verememiştim.

7 Beğeni

images (17)

Online oyun sevmememe karşın indirimden aldığım The Elder Scrolls Online’ı oynuyorum. Yaklaşık 3 ay gibi bir sürenin ardından magicka templarımı şampiyon seviyesine getirmeyi başardım. Şimdilik oynayacak insan bulamadığımdan solo olarak ana hikayeler üzerinden gidiyorum oldukça eğlenceli bir oyun hatta bazı görevlerin hikayeleri çoğu rpg’den daha ilginç karakterler oldukça sevilesi. Özellikle Daggerfall Covenant’ın hikayesini yaptıkça allianceıma bağlandım istemeden. Şimdi Ebonheart Pact’ı yapmak için necromancer açtım bakalım nasıl olacak.

4 Beğeni

Fifa20 / Nba20 (sınav dolayısı ile biraz ara verdim ama oynadım mı bunları oynuyorum)

Halen Days Gone’ı sürdürüyorum. Oyun zevkli olmakla birlikte arasıra can sıkan bug’lar ve yapay zeka hataları ile dolu. Misal yanınızda birlikte yürüdüğünüz bir karakter yönünü değiştirdiğinde tam olarak içinizden geçip gidebiliyor. Ayrıca hikaye içinde verilen görevler bazen can sıkabiliyor.

“Bir oyuna başladım arkadaşlar. Aranızda duymamış olanlarınız çoğunlukta olacağını tahmin ettiğim için paylaşmak istedim. İsmi Witcher 3. Kamera sanki adamın omzundaymış gibi bir açısından oynanıyor. Yüzüklerin Efendisi’ne benzer ama tam öyle olmayan bir evrende geçiyor. Hikaye bayağı sarıyor. Sanırım ana karakter aşık ama tam emin olmamadım henüz. Şimdilik 10 saat oynadım, sanırım bir 110 saat sürer bu oyun. CD Project Red isimli Polonyalı indie bir grup piyasaya sürmüş. Bence fena iş çıkartmamışlar. Hayret bugüne kadar nasıl keşfedilmemiş bu oyun. Hayat ne kadar enteresan; witcherlar, virüsler, troller falan…” dermişim…

7 Beğeni

Bu adı sanı duyulmamış tuhaf oyuna bu kadar saat gömeceğine League of Legends öneririm. Ama sen bilirsin…

3 Beğeni

Abi bir saniye, şerefsizin biri bombayı başlatmış. Hey Allahım ya, bebelerle oynuyoruz resmen…

image

Edit: Tamam geldim. Fena avladım bebeyi. Şimdi, ne diyorduk? Heh, Witcher 3. Bilemiyorum abi, sanki fena değil gibi geldi ilk saatler…

League of Legends ve Fortnite uzmanımız, hayatını bu oyunlara adamış @mit konuya dahil olur belki :slight_smile:

3 Beğeni

Orta koridorun vazgeçilmez ismi, LoL dendiğinde akla ilk gelen profesyonel oyuncu DP_MiT’i diyorsun değil mi?

Not: Google’a LoL Türk E-spor takımı yazınca ilk bu çıktı.