Ben şu aralar pek kitap okuma fırsatı bulamıyordum. Okullar dezenfekte olunduğu için tatil edildi ve o fırsatı buldum. Kütüphaneye gidip ilk gördüyüm kitabı okumak için aldım: “Dorian Gray’in portresi”. Aldım ama okumak için önce ne hakkında olduğunu bilmek isterim. İnternetten araştırırdım ama spoiler yemeye hiç niyetim yok. O yüzden yardımınızı istiyorum. Kitabı okuyanlar varsa spoiler vermeden konusunu anlatabilir misiniz? Neden bilmiyorum son zamanlar konusunu bilmediğim kitabı okumakta zorluk çekiyorum. Umarım geçip gider.
Kitap, erkek güzeli bir karakter olan Dorian Grey, onun portresini yapan ve ona hayran olan bir ressam ve son olarak da, ressamın arkadaşı Lord Henry isimli üç karakter hakkında.
Kitap yaşanan olaylardan çok, Lord Henry nin aforizma tarzı cümleleri ve resmedilen portre ile Dorian Gray arasında gelişen bir durum hakkında esasen ama bu durumu söyleyemem.
Güzellik geçici midir, kalıcı mıdır? Kalıcı olsaydı ne olurdu, dostluk, sevgi, nefret gibi şeylerin tahlil edildiği güzel bir kitap.
Kesinlikle tavsiye ederim ama yaşınız gençse acele etmeyin zira bu kitaptan alınacak zevki edebi birikiminiz belirler. Çok şey biriktirmediyseniz tam tadını alamazsınız.
Çook teşekkürler baya bir çekici geldi konusu. Gidip okuyayım o zaman.
Bazı kitaplar olur ya hiç bir anlamı olmaz öyle kiyaplardan olup-olmamasını öğrenmek istedim. Demek ki değilmiş
Korku türünde mi bu kitap?Aklımda öyle kalmış olabilir.
Değildir bence. En son korku türünde Dracula okuduğumda rüyama girmişti.
Sanki birkaç yerde korku diye görmüştüm ama bende bilmiyorum tam olarak yanıltmak istemem.
Hayır korku türünde değil.
Teşekkür ederim.Benim aklımda niyese öyle kalmış
Öyle kalması da olabilir aslında ama spoiler olmasın.
Acele etmene gerek yok ;ama mutlaka bir gün oku.Kitabın hikayesi, genel olarak üç ana karakterin–Dorian,Lord Henry ve Basil-- etrafında şekilleniyor diyebilirim.Söylediği şeylere katılmasam bile,özellikle Lord Henry karakterini çok etkileyici bulmuştum.
Teşekkürler. Evet yeni okumaya başladım ve kesinlikle söylediklerine katılmıyorum. Anlamsız geliyor biraz.
Kitabın ilk yarısı daha güzel, daha sürükleyici ve daha mı heyecanlıydı sanki?
Bilmem, belki olabilir ama çok düşmüyor bence sonlarda da.
Hangi bölüm olduğunu hatırlamıyorum ama bir yerden sonra beni de sıkmaya başlamıştı. Yarıyı biraz geçtikten sonraki bölümlerden birisiydi.
Bu kitabı seven kişiler Balzac’ın yazdığı Tılsımlı Deri kitabına da bakabilirler.
Dorian Gray’in Portresi kitabı hakkında sansürlü baskı sansürsüz baskı ile ilgili forumda ara ara birbirimize soruyor ve şu baskı değil şu baskı öyle diye konuşuyoruz ve bunu söylerken hangi cümleler ve paragraflarda sansür (öz sansür) olduğunu kolayca tespit edemiyoruz…
Şöyle akademik bir çalışma var. Dergi ve kitap olarak yayımlanma sırasıyla 1890, 1891 ve 2011
yıllarında üç farklı metin halinde sunulan Dorian Gray’in Portresi arasındaki farklılıklar karşılaştırılmış ve farklı olan, değiştirilen yerler tespit edilmiş.
Tüh. Bizim Nihal Yeğinobali çevirisi 1891 tarihli öz sansürlü kitap metnine dayaniyor.
Aradaki farklar yer yer ciddiymiş:
O zaman everest sansürsüz baskı almak daha iyi gibi
Oscar Wilde uzmanları ve edebiyat tarihçileri arasında yaygın olan görüş şu. İki başka kitap gibi değerlendirin. Sansürlü de sansürsüz de Oscar Wilde’ın kaleminden çıktı.
Aslında benimde okumak bir istediğim bir kitap ama ne zaman everest sansürlü baskısını gördüm kafam karışmıştı 1000kitap uzerinden bakinca diger baskılar daha cok okundugunu goedum ve kendimce “sansurlu baskıda cok eksik olsa bunlar fazla okunmaz” diye düşünmüştüm attiginiz linke bakınca kararım sansürsüz baskıdan yana oldu. Teşekkürler