Bütün konusu tek bir gece içinde sonuçlanan bir film önerisi yapabilir misiniz?
Die Hard
The Warriors
Nick of Time
Sudden Death
dışındakiler olabilir.
Bütün konusu tek bir gece içinde sonuçlanan bir film önerisi yapabilir misiniz?
Die Hard
The Warriors
Nick of Time
Sudden Death
dışındakiler olabilir.
İlginizi çeker mi bilmiyorum ama 2015 yapımı Victoria filmini önerebilirim.
Geceyarısından sonra başlayıp sabahın ilk ışıklarında bitiyor.
O filmi ben de izlediğimi hatırladım fakat ismi neydi bulamadım.
Listeye birkaç film de ben ekleyeyim: Dangerous minds, front of the class, october sky, super 30, school of life, beyond the blackboard
Bir de bu filmlerin atası “to sir with love” var.
Sizin aradığınız film bu mu
Sen mükemmel bir detaysın.
Cidden çok teşekkür ederim.
1957 yapımı Funny Face en sevdiğim ve herkese tavsiye ettiğim filmlerin arasındadır. Başrolünde Audrey Hepburn’ün olduğu müzikal romantik komedi türündeki film, bence dört dörtlük film tanımına uyan bir film. IMDB puanının 7 olması sizi yanıltmasın. Ben filmleri IMDB puanlarına göre değerlendirmeyi uzun zaman önce bıraktım. Size de aynısını tavsiye ederim.
Filmin adının Türkçe karşılığı Komik Yüz olsa da Türkiye’de Şahane Macera adıyla yayınlanmış. Filmin Beyazperde sitesinde özetlenen konusu ise şöyle:
Moda yayıncısı Maggie Prescott fotoğrafçı Dick Avery’den yeni bir yüz bulmasını ister. Yepyeni ve çok farklı bir model! Dergi ekibiyle birlikte şans eseri çekim yapmak için gittikleri Greenwich Village’daki bir kitapçıda çalışan Jı’yu kimse farketmez. Oysa bu kitap kurdu, ‘entel’ kızın eşi bulunmaz havası ve güzelliği Dick’in gözünden kaçmamıştır.
Dick Maggie’yi ikna eder. Jo’yu da Paris’te yeni koleksiyonlarla yapacakları moda çekimlerinde modellik yapmak üzere kandırır ve yola çıkarlar. Elbette genç kadını Paris’e gelmeye iten asıl sebep bu sanat şehrinin onu çekmesidir, modellik ise, ödenmesi gereken küçük bir bedel ve biraz macera. Ancak Jo burada giderek içindeki kadını keşfederken, Dick de güzel kıza aşık olmaya başlayacaktır.
Peki bu filmi neden bu kadar sevdim? Çünkü hem eğlenceli bir film hem de alt mesajı dolu bir film. Bu ikisinin dengeli bir şekilde bir arada bulunması nadir görülen bir şeydir. Genellikle biri diğerine baskın çıkar. Kimi filmler eğlencelidir ama derinlikli değildir. Kimi filmler de derin mesajlar içerir ama çok da eğlenceli değildir. İşte bu film her ikisi birden olma özelliğine sahiptir. Film hem eğlendiriyor hem de dönemin entelektüel atmosferini başarılı bir şekilde hicvediyor.
Tabii ki filmi sevme nedenlerim bunlarla sınırlı değil. Filmin müziklerini ve danslarını çok beğeniyorum. Paris atmosferi ile görsel manzaraları çok iyi. Oyuncuların performansları oldukça iyi. Ve tabii ki Audrey Hepburn’ün baş döndüren zerafeti.