Kısa öykü türüne saygınlık kazandıran usta kalemlerin başında gelen Fransız yazar Maupassant’ın üç yüze yakın hikayesi bizde tüm külliyat olarak değil, fakat parça parça, birçok yayınevi tarafından basıldı. Elimdeki 8 kitaba bir de pdf ekleyerek, toplam 9 kitapta yer alan öyküleri, O. Henry’de yaptığım gibi listeledim ve bu sefer oran, beşte bir değil, neredeyse yarım oldu. Görelim.
1 | SEÇİLMİŞ HİKAYELER 1 | SEÇİLMİŞ HİKAYELER 2 | GEZGİN SATICI (İŞ) | AY IŞIĞI (CAN) | AY IŞIĞI VE KISA HİKAYELER (CEM) | KÜÇÜK ROQUE VE DİĞER CİNAİ HİKAYELER (KIRMIZI KEDİ) | GÜNDÜZ VE GECE HİKAYELERİ (OĞLAK) | HORLA VE DİĞER FANTASTİK HİKAYELER (OĞLAK) | HORLA VE KARANLIK ÖYKÜLER (İTHAKİ) |
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
2 | 7 Çocuk: Jacques Bourdillere… | 83 Bebek | |||||||
3 | 17 Madmazel Kokot: …hayali bir köpeği çağırıyormuş gibi hareketler… | 59 Matmazel Cocotte | |||||||
4 | 25 Mücevherler: M. Lantin, bir akşam…kıza rastlayınca…sevda…sardı | 101 Mücevherler | |||||||
5 | 37 Emir Eri: Subaylarla dolmuş mezarlığın çiçek açmış tarlaları andırır bir hali vardı. | ||||||||
6 | 43 Koko: Bütün civar köylerde Lukasların çiftliğine Malikane deniyordu. | 98 Coco | |||||||
7 | 49 Madam Baptiste: Loubain garının yolcu salonuna girdiğim vakit, ilk işim saate bakmak oldu. | ||||||||
8 | 59 Bir Hile: Yaşlı doktorla genç hasta kadın şömine karşısında sohbet ediyorlardı. | ||||||||
9 | 67 Teğmen Lare’nin Evlenmesi: T. Lare daha harekatın başlangıcında Prusyalılardan iki top almıştı. | ||||||||
10 | 75 Bir Milyon: Kendi halinde bir memur ailesi idi. | ||||||||
11 | 83 Mezar: 1883 yılının 17 Temmuz günü sabahın 2.30’unda…Beziers mezarlığı bekçisi… | 153 Mezar | |||||||
12 | 89 Sakat Adam: Şu macera 1882 yılına doğru başımdan geçmiştir. | ||||||||
13 | 97 Krallar: Yüzbaşı Koni de Garens anlatmaya başladı. | 232 Krallar | |||||||
14 | 115 Kurtuluş: Küçük Markiz De Rennedon camı delen bir kurşun gibi içeri girdi… | 188 Kurtuldu | |||||||
15 | 123 Kloşet: Üstünüzden atamadığınız ve bazen yoklayan o hatıralar ne kadar gariptir! | 196 Çıngırak | |||||||
16 | 131 Ormanda: Belediye reisinin öğle yemeği…orman bekçisinin…belediyede beklemekte… | 248 Ormanda | |||||||
17 | 139 Denis: M. Marambot uşağı Denis’in verdiği mektubu açtı ve gülümsedi. | 95 Denis | 64 Denis | 84 Denis | |||||
18 | 149 Safiyane Bir Hizmet: Tren, Marsilya’ya doğru…Cenova’dan ayrılmış bulunuyor. | ||||||||
19 | 157 Pişmanlık: Mantes’da herkesin “Saval Baba” dediği M. Saval uyanmış bulunuyordu. | ||||||||
20 | 167 El: Esrarengiz St. Cloud olayı üzerine…M. Bermutier’in etrafında toplanılmıştı. | 102 El | 229 El | ||||||
21 | 177 Küçük: Lemonier, bir çocukla yalnız başına kalmıştı. | 119 Küçük | |||||||
22 | 185 İtiraf: Marguerite de Therelles, ölmek üzere idi. | 165 Günah Çıkarma | |||||||
23 | 193 Çiftçi: Baron du Treilles, bana: “Marinville’deki çiftliğimde av mevsimi açmak için…gelir misiniz?” | 127 Çiftçi | |||||||
24 | 203 Deli Kadın: M. Mathieu d’Endolin harp hatıralarına dair acı bir hikayeyi şöylece anlattı. | ||||||||
25 | 209 Hasırcı Kız: Marki de Bertrans’ın malikanesinde… av mevsimi…akşam yemeğinin sonundaydık. | ||||||||
26 | 219 Bir Horoz Öttü: Madam Berthe d’Avancelles…hayranlık…Baron Joseph de Croissard’ın…reddetmişti. | ||||||||
27 | 227 Kurnazlık: “Kadınlar.” “Ne olmuş kadınlara?” | ||||||||
28 | 237 Faydasız Güzellik: Gayet güzel 2 yağız atla…fayton…konağın peronu önünde bekliyordu. | ||||||||
29 | 265 Miss Harriet: Arabada biri şoförün yanında, 3 kadın 3 erkek, 7 kişiydik…büyük yokuşu çıkıyorduk. | 17 Bayan Harriet | |||||||
30 | 295 Yağ Küpü: Bozguna uğramış bir ordunun döküntüleri…şehrin içinden geçmişlerdi. | 17 Toparlak | |||||||
31 | 7 Dolap: Yemekten sonra, kadınlardan, kızlardan bahsediliyordu. | ||||||||
32 | 29 öykü | 17 Korku: Yemekten sonra güverteye çıkılmıştı. | 79 Korku | 36 Korku | 19 Korku | ||||
33 | 27 Ev Sahibesi: Georges Kervelen: “O zamanlar St. Peres Sokağı’nda…oturuyordum” | ||||||||
34 | 37 Pencere: Madam de Jadelle ile bu kış Paris’te tanıştım. | ||||||||
35 | 45 Dönüş: Deniz, kısa ve yeknesak dalgalarıyla sahili dövüyordu. | 135 İşte Geldim | |||||||
36 | 55 Küçük Fıçı: Epreville’de hancı olan Chicot Usta…Magloire ananın çiftliği… | ||||||||
37 | 63 Drahoma: Metr Simon Labrument’in Matmazel Jeanne Cordier ile evlenmesine… | ||||||||
38 | 73 Pierrot: Madam Lefevre, bir köy bayanı… | 69 Pierrot | |||||||
39 | 81 Toplu İğneler: “Ah azizim şu kadınlar ne acayip mahluklar!” | ||||||||
40 | 89 Karım: Erkeklerin, vaktiyle gençlikteki gibi, bir araya gelen evli erkeklerin… | ||||||||
41 | 99 İhtiyatsızlık: Evlenmeden önce, saf ve temiz bir aşkla sevişmişlerdi. | ||||||||
42 | 109 Jules Amca: Ak sakallı ihtiyar bir fakir bizden sadaka istedi. | ||||||||
43 | 121 Deneme: Biraz mücadeleli…Bondel Ailesi geçimi iyi olan bir aile sayılırdı. | ||||||||
44 | 135 Bilinmez ki: Ah Yarabbi! Başıma gelen şeyleri nihayet yazabileceğim! | 317 Kimbilir? | 186 Kim Bilir? | ||||||
45 | 153 Acaba Kuduz mu: Sevgili Genevieve, balayı seyahatimi anlatmamı… istiyorsun. | ||||||||
46 | 165 Joseph: Genç Baron Andree de Fraisieres ile genç kontes Noemi de Gardens… | 262 Joseph | |||||||
47 | 175 Af: Kendi kabuğuna çekilmiş…o ailelerden biri içinde yetişmişti. | ||||||||
48 | 185 Hayalet: Son zamanlarda görülmüş bir dava hakkında konuşuluyordu. | 111 Hayalet | 67 Hayalet | 37 Hayalet | |||||
49 | 197 Mezar Taşları: Beş arkadaş…3 evli 2 bekar…akşam yemeğini bitirmiş… | ||||||||
50 | 209 Vaktiyle: Eski stildeki şato ağaçlı bir tepenin üzerindedir. | 41 Bir Zamanlar | |||||||
51 | 215 Hauto Baba ve Oğlu: Hemen hemen derebeylik tarzına uygun…yarı çiftlik evi… | ||||||||
52 | 235 Rose: 2 genç kadın, çiçekten bir örtü altına gömülmüş gibiydiler. | 17 Rose | |||||||
53 | 245 Bekleyiş: Yemekten sonra sigara salonunda erkekler arasında sohbet yapılıyordu | 53 Bekleyiş | |||||||
54 | 253 Münzevi: Cannes’tan Napoule’a uzanan genç ova…ihtiyar münzeviyi… görmüştük. | ||||||||
55 | 265 Gerdanlık: Kaderin bir hatası…memur ailesinden…sevimli kızlardan biri idi. | 155 Takı | 44 Görünüm | ||||||
56 | 279 Zeytinlik: Marsilya ile Toulon…Pisca Koyu…Garandou limanı…Rahip Vilbois… | 194 Zeytinlik | |||||||
57 | 315 Bir Köylü Kızın Hikayesi: Hava çok güzel…çiftliğin adamları…tarlalara gitmişlerdi. | 105 Bir Çiftlik Kızının Öyküsü | |||||||
58 | 1 Gezgin Satıcı: Ne kadar çok kısa anı…gösterişsiz dram…üzücü doğrunun…iplerdir aslında. | ||||||||
59 | 27 öykü | 9 Bir Ölünün Başında: Bütün veremliler gibi adım adım ölüme yaklaşıyordu. | 53 Bir Ölünün Başucunda | 202 Bir Ölünün Yanında | |||||
60 | 15 Sera: Bay ve Bayan Lerebour aynı yaştaydılar. | ||||||||
61 | 23 Bir Düello: Savaş bitmişti, Almanlar Fransa’yı ele geçirmişti. | ||||||||
62 | 29 Bir Müzik Akşamı: Vernon’da noterlik yapan Üstat Saval müziğe vurgundu. | ||||||||
63 | 47 Öç Alıcı: Bay Antoine Leuillet… Bayan Mathilde Souris’le evlendiğinde…on yıldı…vurgundu. | ||||||||
64 | 59 İlk Kar: Uzun gezinti yeri La Croisette mavi suyun kıyısında kıvrılıyor. | ||||||||
65 | 69 Şaka: Şakacıların ölü gömücülere benzeyip siyasetçi adını aldıkları bir yy’de yaşıyoruz. | ||||||||
66 | 75 Boğulmuş Birinin Üstünde Bulunan Mektup: Sizinle alay edip etmediğimi mi soruyorsunuz hanımefendi? | 208 Boğulan Adamın Mektubu | |||||||
67 | 83 Dehşet Verici: Ilık gece usul usul bastırıyordu. | ||||||||
68 | 91 Tik: Akşam yemeğine gelenler ağır ağır otelin büyük salonuna girip yerlerine oturuyorlardı. | 135 Tik | |||||||
69 | 99 Bitti: Lormerin Kontu giyinmeyi yeni bitirmişti. | ||||||||
70 | 107 Yirmi Beş Günüm: Komşuların bütün gürültülerini geçiren…odama yeni girmiştim… | ||||||||
71 | 117 Latince Sorunu: İnsanı serseme çeviren her Latince sorunu bana bir öyküyü… anımsatır. | ||||||||
72 | 135 Uyarı Çığlığı: Şu mektubu aldım. Pek çok okura yararlı…hemen aktarıyorum. | ||||||||
73 | 143 Armağanlar: Jacques de Randal, akşam yemeğini…sonra…uşağına çıkabileceğini…mektup…oturdu. | ||||||||
74 | 151 Sonra: “Sevgili yavrularım,” dedi Kontes, “hadi gidip yatın.” | ||||||||
75 | 61 Analar: 2 kulübe yan yana…kaplıca…tepenin eteğindeydi. | ||||||||
76 | 17/20 yeni | 75 At Üstünde: Zavallı insanlar! Babanın azıcık aylığıyla zar zor geçiniyorlardı. | |||||||
77 | 91 Kraliçe Hortense: Argenteuil’de K.Hortense derlerdi ona. | ||||||||
78 | 121 Ay Işığı: Savaş adı pek yaraşırdı Peder Marignan’a. | 55 Ay Işığı | |||||||
79 | 127 İp: Goderville… tüm yollardan…köylüler…karıları…kasabaya…geliyorlardı. | ||||||||
80 | 143 Toine: Toine Baba…Antoine Machable…Brulot…Tournevent meyhanecisi… | ||||||||
81 | 165 Horla: 8 Mayıs. Ne güzel gün! | 7 Bir Paris Serüveni: Kadınlardaki meraktan daha keskin bir duygu var mıdır? | 244 Horla | 130 Horla | |||||
82 | 43 Horla: Çok ünlü ve başarılı bir ruh doktoru olan Dr. Marrande… | 223 Horla | |||||||
83 | 7/14 yeni | 63 Denizde: Son olarak gazetelerde aşağıdaki satırlar okunuyordu. | 216 Denizde | ||||||
84 | 71 Kapı: Ah! Diye bağırdı Karl Massouligny… | ||||||||
85 | 87 Randevu: Başında şapka…palto…tül…şemsiyesinin…son kararını veremiyordu | ||||||||
86 | 131 Eşek: Irmağın…kalın sisin…esinti geçmiyordu. | 73 Eşek | |||||||
87 | 7 Korsika Hikayesi: 2 jandarma… Ajaccio’ya naklederken…öldürülmüştü. | ||||||||
88 | 6/11 yeni | 13 Çoban Taklası: Dieppe’den La Havre’a kadar kıyı…falezden oluşur. | |||||||
89 | 18 Kör: Günün ilk ışığının yarattığı bu neşe de nedir? | ||||||||
90 | 22 Korsikalı Haydut: Yol, Aitone Ormanı’nın ortasından…yukarı çıkıyordu. | ||||||||
91 | 27 Hırsız: “Kimse inanmaz dedim ya size!” | ||||||||
92 | 33 Bir Kadının İtirafları: Dostum, hayatımın en ilgi çekici anlarını anlatmamı | ||||||||
93 | 39 Deli: Deli miyim ben? Yoksa yalnızca kıskanç mı? | 30 Deli mi? | |||||||
94 | 44 Ölüm Mahkumu: Hakikat bazen hakikat olamaz gibi görünebilir. | ||||||||
95 | 49 Canavarların Annesi: Bu dehşet verici hikayeyi…kadını…plajdan… | ||||||||
96 | 56 Öksüz: Matmazel Source, bu oğlanı…üzücü koşullarda evlat edinmişti. | ||||||||
97 | 84 Bekçi: Akşam yemeğinden sonra av maceraları ve kazaları anlatılıyordu | ||||||||
98 | 93 İtiraf: Mösyö Badon-Leremince’nin cenaze konvoyuna tüm Veziers de Lethel | ||||||||
99 | 101 Bir Deli mi?: Bana “Jacques Larent’in delirip bir akıl hastanesinde öldüğünü | 158 Deli mi? | 78 Deli | ||||||
100 | 108 Çulluklar: Sevgili dostum, bana neden Paris’e dönmediğimi soruyorsunuz… | ||||||||
101 | 118 Küçük Roque: Bölge halkının…Mederi…köyün postacısı Mederic Rompel… | ||||||||
102 | 158 Rosalie Prudent: Bu davada ne hakimlerin…ne savcının…bir gizem vardı | ||||||||
103 | 163 Şeytan: Köylü, doktorun karşısında, ölmekte olan kadının…ayakta dikiliyordu | 222 Şeytan | |||||||
104 | 172 Çukur: Ölüme sebebiyet veren darbeler ve yaralar… Leopold Renard… | 179 Çukur | |||||||
105 | 180 Moiron: Yine Pranzini davasından…Mösyö Maloureau bize şöyle dedi | 285 Moiron | |||||||
106 | 188 Katil: Katil çok genç bir avukat tarafından savunuluyordu. Acemi avukat… | ||||||||
107 | 9 Boniface Baba Cinayeti: …postaneden çıkarken…sevinç duydu. | ||||||||
108 | 20/23 yeni | 25 Baba: Batignolles’te oturup M.E. Bakanlığı’nda…posta arabasına biniyordu | |||||||
109 | 37 İtiraf: Öğle güneşi dev yağmur damlaları şeklinde düşüyordu kırların üzerine | ||||||||
110 | 55 Mutluluk: Çay saatiydi. Sokak lambaları henüz yanmamıştı. | ||||||||
111 | 64 İhtiyar: Ilık bir sonbahar güneşi düşüyordu…çiftliğin avlusuna. | ||||||||
112 | 74 Korkak: Herkes onu “Yakışıklı Signoles”…Vikont Gontran Joseph… | ||||||||
113 | 85 Sarhoş: Kuzey rüzgarı esiyor… devasa kış bulutlarını önüne katıp sürüyordu. | ||||||||
114 | 92 Kan Davası: Dul Paolo Saverini oğluyla birlikte Bonifacio’nun…oturuyordu. | ||||||||
115 | 104 Dilenci: Yoksulluk ve sakatlığına rağmen çok iyi günler görmüştü. | ||||||||
116 | 111 Ebeveyn Cinayeti: Avukat delilik iddiasında bulunmuştu. | ||||||||
117 | 127 Karanatak Kayalıkları: İşte karabatak mevsimi geldi. | ||||||||
118 | 133 Timbuktu: Bulvar, o hayat nehri, batan güneşin…altın tozuyla…kaynaşıyordu | ||||||||
119 | 143 Gerçek Hikaye: Dışarıda şiddetli bir rüzgar esiyordu, ıslık…sonbahar rüzgarı | ||||||||
120 | 150 Elveda: İki arkadaş akşam yemeklerini bitirmek üzereydi. | ||||||||
121 | 156 Anı: Güneşin ilk ışıklarının…altında gençlik anılarım geliyor aklıma! | ||||||||
122 | 172 Aşk (Bir Avcının Kitabı’ndan 3 Sayfa): Bazı gazetelerde tutkudan…dramın… | ||||||||
123 | 203 Marki de Fumerol: Roger de Tourneville…sigaradan…üflüyordu. | ||||||||
124 | 214 İşaret: Küçük Markiz de Rennedon…derin bir uyku uyuyordu. | ||||||||
125 | 255 Bir Aile: 15 yıldır görmediğim dostum Smon de Radevin’le buluşacaktım. | ||||||||
126 | 271 Serseri: 14 günden beri bir yandan yürüyor bir yandan iş arıyordu. | ||||||||
127 | 9 Kesik El: 8 ay kadar önce dostum Louis R…akşam yemeğine… | 237 Kesik El | |||||||
128 | 20/32 yeni | 16 Suyun Üstünde: Geçen yaz, Paris’e…Seine…yazlık ev… | 261 Suda | ||||||
129 | 24 Manyetizma: Sigara dumanı…sindirim…erkeklere özgü akşam | 223 Manyetizma | |||||||
130 | 45 Noel Masalı: Dr. Bonenfant belleğini zorluyor… Noel anısı… | ||||||||
131 | 77 İntiharlar: Bir gazetede aşağıdakine benzer bir olay okumadan… | 47 İntiharlar | |||||||
132 | 92 O mu?: Sevgili dostum, anlamıyor musun? | 244 O mu? | |||||||
133 | 110 Yalnızlık: Erkekler arasında…bir akşam yemeği sonrasıydı. | 54 Yalnızlık | |||||||
134 | 117 Saçlar: Hücrenin duvarları çıplaktı, kireçle boyanmıştı. | 61 Saçlar | |||||||
135 | 127 Gezinti: Labuze ve Cie’nin defterlerini tutan Leras Baba… | 70 Gezinti | |||||||
136 | 143 Korku: Tren dumanını tüttüre tüttüre ilerliyordu karanlıklarda. | 27 Korku | |||||||
137 | 166 Berthe: Yaşlı dostum Bonnet…Riom’daki evine davet ederdi. | ||||||||
138 | 178 Bir Deliden Mektup: Sevgili doktorum, kendimi sana teslim… | 86 Bir Deliden Mektup | |||||||
139 | 186 Deli: Bir yüksek mahkemenin başkanı…vefat etmişti. | 94 Deli | |||||||
140 | 196 Bir Boşanma Vakası: Avukat Madam Chassel sözü aldı. | ||||||||
141 | 205 Han: Hautes-Alpes’te, buzulların diplerinde… | 104 Han | |||||||
142 | 234 Madam Hermet: Deliler beni çekiyor. | 120 Madam Hermet | |||||||
143 | 278 Gece: Kabus. Geceyi tutkuyla seviyorum. | 254 Gece: Bir Kabus | |||||||
144 | 294 Marslı: Hizmetçim “…bir bey…görüşmek istiyor”…çalışıyordum | 163 Marslı | |||||||
145 | 304 Uyutma Makinesi: Seine, evimin önünde ışıl ışıl uzanıyordu. | 173 Uyutucu | |||||||
146 | |||||||||
147 | 19/33 yeni | 269 Ölü | |||||||
148 | |||||||||
149 | 1/26 yeni |
Alfa Yayınları’nın tam külliyat basımı gerçekleşirse, kalan yarısını da okuma şansına erişeceğiz; o zamana kadar elimizdeki toplam yine zengin ve tematik bir okuma sunuyor.