Kitap kampanya fırsat başlığından sonra bu başlık da tehlikeli bir hal almaya başladı. Her girdiğimde 1-2 kitap daha ekliyorum alişveriş listesine 
Son zamanlarda okuduğum kitaplarla ilgili düşüncelerimi hemen yazamıyorum, yine bir toplu görüş bildirimin de bulunayım ![]()
Sinan Canan - Kimsenin Bilmeyeceği Şeyler

Kitap kimsenin bilemeyeceği şeyleri ben bildim diye yazılan bir kitap değil, daha çok konuları irdeleme amaçlı yazılmış. İçeriğindeki yazıların çoğu elbette bilimsel tabanlı. Olayları bilimsel bakış açısından hem incelemiş hem de felsefeisini yapmış. Kitabın ilk bölümü iletişim üzerine, aklından geçenler, söyledik ve karşındakinin anladıkları arasında ne fark çok fark olabileceğine ve bunun yarattığı sorunları incelemiş. Son bölümde de fraktal geometri ve kaos kavramı üzerine durmuş, bu kısım en çok hoşuma giden bölüm oldu. Ara ara alıp bazı bölümlerini tekrar okuyabileceğim bir kitap.
Sabahattin Ali - Kuyucaklı Yusuf

Romanın arka kapağına tanıtım yazısı diye kitabın son 10 sayfasında yazan ve bir nevi kitabı özetleyen bir paragraf koymak nasıl bir kafa anlayamadım. Kitabı okumak istiyorsanız arka kapağını okumayın.
Kitap kurtuluş savaşından sonra Ege ve Marmara’da geçiyor. Kuyucaklı yeyim Yusuf’un hayatını okuyoruz. O dönemlerde köylerde nasıl bir hayat olduğunun resmini de çiziyor. Anlatımında bolca Farsça ve Arapça kelime mevcut (kitabın 1937 yılında yazıldığını göz önünde bulundurunca normal) ilk başlarda sözlükten bakıyordum ama o kadar çok varki bir süre sonra anlamını tahmin etmeye başladım. Beni çok etkileyen bir yanı olmadı kitabın, yazarın tarzı bana hitap etmiyormuş.
Mitch Albom - Öğretmenim Mori’yle Salı Buluşmaları
Yazarın daha önce okuduğum Frenkie Presto’nun shirli telleri ve Cennetten gelen ilk telefon kitapları hoşuma kittiği için okumak istedim. Yazarın anlatım tarzı gayet başarılı, basit şeyleri bile etkileyici bir biçimde anlatabiliyor. Mitch Albom’un öğretmeni olan Prof. Morrie Schwartz’ın hayatının son zamanların yaptıkları konuşmaların bir özeti olarak yazılmış. Profesörün hayat hakkındaki görüşlerini ve hayatından bazı kesitleri okuyoruz. Öyle çok etkileyici bir kitap değil di benim için, kötü de değil. Kısa bir kitap olduğu için okunabilir ama büyük beklentiler içinde olmadan okursanız keyif alabilirsiniz.
Alican Türk - Doğu ve Güneydoğuda Faili Meçhul Cinayetler ve Gerçekler
Kitabın yazarı TSK’nın psikolojik harekat birimin de görev yapmış bir subay. İsminden daha çok polisiye konulara odaklanmış gibi gözükse de PKK’nın nasıl bu kadar geliştiğini kullandıkları sosyolojik ve psikolojik taktiklerini anlatan bir kitap. İtirafçı, teslim olan PKK’lıların ifadeleri, yurt dışında basılan Öcalan kitapları ve TSK arşivleri gibi bir çok kaynaktan faydalanmış kitabı yazarken. Örgütün iç yapısının nasıl işlediğini, bölge halkını nasıl ikna ettikleri, sivil toplum örgütlerini nasıl kullandıkları ve nasıl algı yönetimi yaptıldığını ayrıntılı bir şekilde anlatmış. Bu yapılan taktiklere TSK’nin verdiği tepkilerin ne kadar doğru ve yanlış olduklarını incelemiş. Ülkenin Doğu ve Güneydoğu bölgesinde nelerin olduğunu öğrenmek için okunması gereken bir kaynak.
Ve Dağlar Yankılandı
Eşimin tavsiyesi ile okuduğum bir kitaptı bu yazarın daha önce yazdığı Uçurtma Avcısı adlı kitabın sadece filmini seyretmiştim ve hoşuma gitmişti. Bu okuduğum ilk kitabı oldu ama yazarın son kitabı. Kitabın hikayesi hoşuma gitti, olayları karketererin gözünden birbirleri ile biraz kesişecek şekilde anlatarak bütün bir hikaye sunmuş. Özetle Afgan köyünde doğan iki kardeşin hayat hikayesini okuyoruz. Bolca detayla Afganistan’ın taliban öncesi ve sonrasını anlatıyor. Son kitabında farklı bir tarz denemiş, farklı farklı anlatım tarzları kullanmış, kitabın bir anlatım bütünlüğü olmasığı için bir süre sonra rahatsız etmeye başladı beni. Bir de anlatılan olayın geçmişte mi şimdi mi geçtiğini bolca karıştırmanıza sebep olan zaman atlamaları mevcut. Bazı yerlerde iki paraf arasında yıllar geçmesine rağmen sanki bir kaç saat sonrası gibi anlatıldığı için zaman geçtiğini anlaşılamıyor. Detay verme olayını da biraz fazla kaçırmış bana göre, ana karakterin evinde yaşan kişinin annesinin çocukluk arkadaşının babası ile yaşağı sorunları bilmek hikayeye pek bir katmıyor.
Şu an bir önceki kitabı olan Bin Muhteşem kitabını okuyorum. Bu kitabında anlatım tutarlığını ve algılanması güç zaman atlamaları durumu yok. Diğer kitaba göre okuması daha keyifli.
Tim Hamilton - Fahrenheit 451 Çizgiroman Uyarlamasına başladım.
Çizimleri güzel, ben beğendim. Uyarlama kısmı hakkında çizgiromanı bitirince -ki sarin etkisi ile bayılmaz isem birkaç saate biter- birşeyler yazacağım. Burayı editleyeceğim…
Düzenleme : Uyarlama konusunda başarılı buldum. Ana konudan gereksiz sapmalar yapmadan düzgün bir şekilde kitap ile parelel ilerliyor. Yanlız metin kısmı çok çok kısa. Çizgiromandaki tüm metini düzyası şeklinde yazsanız en fazla 2-3 sayfa tutar. Haliyle görsel açıdan doyurucu fakat metin zenginliği açısından oldukça sığ kalmış.
Hahaha espiri güzel olmuş.
Celal Bayar’ın Milli Mücadele dönemini ve sonrasını anlattığı 3 cilt yaklaşık 3000 sayfalık kitabını alabilmek için epeydir güzel bir indirim denk gelmesini bekliyordum. İdefix 20. yıl indirimleriyle aldım sonunda (Yaklaşık 80 liraya geldi). Epeydir kurgu kitaplar dışına çıkmak istediğimden yavaştan 1. Ciltten başladım okumaya ve notlar almaya. Dili tam sadeleştirilmemiş olmasına rağmen anlaşılır. Zaten parantez içi ve dipnotlarla destekleniyor. Cildi sağlam, kağıdı biraz ince ama daha kalın olsa kitap yerinden kalkmaz. Okuyup bitirdikçe görüşlerimi de daha fazla paylaşırım.
Şibumi benim de başucu kitaplarımdandır. Büyük bir hevesle önerdiğim arkadaşlar vardı. Okuyup benim gibi çok seven de oldu hiç beğenmeyen de oldu.Yeni kitaplarım olmasa tekrar okuma niyetim var.
Yazarın diğer kitaplarını da okumanızı öneririm. Sizi pişman etmez.
Bende merak ediyorum. Varsa sonraki kitap için tavsiyeniz alabilirim.
@Tansael Sabahattin Ali için seçme öykülerden oluşan Kamyon kitabını tavsiye ederim. Zaten kısa ve hızlı okunan bir kitap, yazarla aranızdaki ilişkiye ondan sonra karar verin bence, seveceğinizi düşünüyorum.
3-4 ay önce ben de okudum.
Milli mücadeleyi öncesi ve kurtuluş savaşı yıllarıyla öncesi İttahat ve Terakki ve Milli Mücadele yıllarında ise Ege de çetelerle eşkıyalarla başlayan ve düzenli ordu ile zafere doğru ilerleyen süreci birinci el bir kaynaktan okumak çok önemli.
Celal Bayar hem milli mücadele hem de sonrasında Genç Cumhuriyetin ilk yıllarında çok önemli bir aktör. Zafer sonrası Atatürk’ün devrimleri ve uygulamalarında devamlı yanında olanlardan. Belki bir İsmet Paşa değil ama Atatürk’ün yapmak istediklerinin hemen uygulayıcıları dan birisi. Belki çok partili yıllar da savruldugu konumlanış eleştiri konusu olabilir ama milli mücadele ve Zafer sonrası genç Cumhuriyetin Atatürk’lü yıllarında yaptıkları, izlediği ve uygulanması için ön ayak olduğu Atatürk devrimleri de Bayar’ın milli mücadele ve devrimin uygulama yıllarında önemini ortaya koyuyor.
Kesinlikle 100 sayfa hemde sık sık not alarak okudum. Anlatımı da hem belgeli hem de oldukça samimi. Tarih okumayı da özlemişim sanırım.
Şu an da Kara Prizma yı okuyorum. Konu işleniş olarak bir sorunum yok. Çeviri açısından da oldukça başarılı. Sadece çevirmene Allah bu kadar sabrı nasıl vermiş bilmiyorum, yazar ın dili çok tekrar ediyor. Çeviri de uğraşıldığı belli oluyor bu konuyla ilgili ama yine de hissediyoruz yazarın dilini onun dışında konu olarak güzel bi kitap başarılı bi fantazi, kıyaslarsam da Shannara ya yakın diyebilirim. İthakinin ve çevirmen İhsan beyin ellerine sağlık 
Şu başlığa ne zaman baksam, alınacak listem büyüyor. İnsaf edin ey ahali.
Ben, Robot - Isaac Asimov
Finallerim bittiğinden bilimkurguya dönüş yapayım dedim, ve bu gerçekten çok güzel bir kitap ama bazı sebeplerden dolayı sen muhteşemsin kafasına giremiyorum. Çeviri ve editörlükte hiçbir sorun yok, yazarın dili de akıcı ama şu aralar beni gerçeklikten uzaklaştıracak şeyler istiyorum ve bu kitaptan bir öykü ne zaman okusam dikkatim günümüze gidiyor. Fen bilimlerinin gelişimi ve robotlar konusunda çığır açıcı bir kitap. Dil çok sade ve akıcı öyküler de beklenmedik bir sona gidiyor normal zamanda bu kitabı harika bulmam gerekirdi. Bitirmek üzereyim ama aklım ileride Dünya’nın nasıl olacağında ve makine işlerinin nasıl yürütüleceğinde değil, sonraki okuyacağım fantastik kitapta. Kitabı çok merak ettiğim için mezuniyet durumlarım tam belli olmadan başladım ve güzelim kitap burnumdan geldi. Böyle olmaması gerekiyordu, üzücü bir okuma deneyimi oldu.
Okumayalım mı?
Ne olsun istiyorsun? 
Okuyun canım, siz yine okuyun. Ama böyle ballandıra ballandıra anlatmayın efendim ^^ Hiç yoktan Celal Bayar eklendi listeme mesela
Yahu şey soracağım, indirim takip edebilmek için istek listesi hazırlayıp şöyle güzel indirim geldiğinde görebileceğimiz bir sistem falan yok mu yahu?
Benim bildiğim kadarıyla kitap satış sitelerinde alarm kısmı var. Şu fiyata inince bana haber ver gibi bir şey oluyor ama sağlıklı çalışmıyor çünkü o fiyata inemiyor. 
Bak işte o sıkıntıymış
Kod falan mı yazsak ne. Ben bunu bir düşüneyim finallerimden sonra 
Kitabın adını yazınca hangi sitede uygun olduğunu gösteren bir site vardı ama ben unuttum. Bilen varsa atabilir.
Celal Bayar Yaklaşık 3000 sayfa 3 cilt (ciltli) kitap kodla 80 lira civarına geliyor D&R ve İdefix indirimlerini kollayın. Tarih de seviyorsanız şahane kitap.
Dönüş - Robert Charles Wilson
Konusundan az üstte @alper bahsettiği için tekrar bahsetmeden kendi düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Kitabı yeni bitirdim. Başlarda çok çok seveceğimi düşünmüştüm. Fakat ilerleyen kısımlarda kitap farklı konuların üstünde bence gerektiğinden fazla durdu. Okuması zor olan bir kitapta olunca ilgimi kaybettim. Son 40 sayfaya kadar da hep hayalkırıklığı ile okudum kitabı (beklentilerime göre tabi). Son 40 sayfada anlatılması, açıklanması ve sonuca ulaştırılması gereken ne varsa hepsini yapmış yazar. Keşke bunu genele yayarak yapsaydı, olayların gizemini kaybettirmeden devam ettirseydi daha çok severdim. Aralarda politik, toplumsal ve duygusal (okuyanlar anlar
) çok bahsetmiş. O kısımlarda çok sıkıldım.
Kitabın kurgusu çok özgün, bunu düşünmek o olayları tasarlamak gerçekten çok büyük iş, bu kısımlarda gerçekten çok başarılı bir kitap olmuş. Okunması zor, öyle canım sıkıldı alıp okuyayım diyeceğiniz bir kitap değil kesinlikle. Zaten bilimkurgu olduğundan bu tahmin edilebilir bir durum. Ayrıca fizik ve biyolojiden anlamıyorsanız kitabı tam olarak anlamanız mümkün değil bence. Tabi ders anlatmıyor kitap hiç bilmeyen de keyif alır. Ama bazı olayları tam anlamak için gerekli diyeyim.
Sonuç olarak kafanızın sağlam olduğu bir vakitte zamana yayarak okursanız daha keyif alabileceğiniz bir kitaptı. Benim gibi @alper birilerinin gazına gelip okuyayım hemen diyeceğiniz bir kitap değil
Bir süre ara verdikten sonra seriye devam edeceğim.
Ek: Kitabın sonunda sürpriz bir ters köşe var. Okurken önceden tahmin edebilen varsa tebrik ederim 
Ek 2: Mantık hatası, yazım yanlışı (özellikle -de -da) anlam bozukluğu varsa özelden yazın. Agape gelmeden düzelteyim. Yoksa en az 1 saat dil bilgisi dersi veriyor zorunlu olarak 
Güz Alacakaranlığının Ejderhaları
Sonunda Ejderha Mızrağı Destanı evrenine de giriş yapmış bulundum. Aslında bu seriye Zaman Çarkı’na falan başlamadan önce başlamam gerekirdi nitekim aslında seri fantastik edebiyata giriş mahiyetinde. Keşke liseyken falan okusaymışım biraz geç kalmışlık hissettim. Neyse konumuz bu değil. Spoiler vermeden düşüncelerimi yazacağım.
Ben kitabı beğendim özellikle dili çok akıcı lap lap okutturuyor kendini. 8 tane ana karakterimiz var genellikle kitapta Tanis yarımelfin düşünceleri aktarılırsa da zaman zaman öbür karakterlere hatta düşmanların düşüncelerine bile geçiş oluyor ama bu olurken bir kafa karışıklığı olmuyor çünkü bir satır boşluk bırakılıp yeni paragrafa geçiliyor. Genel manada konu iyi-kötü savaşı ve efsaneler tabii.
Karakterlerden en zekisi zannımca Raistlin. Evet karanlık bir tarafı var belki başlarda çok şüpheci yaklaştım kendisine lakin okudukça daha zekice davranması beni etkiledi. Ayrıca ikizi Caramon’a da yeri geldi gülmekten öldüm. Tanis ise ayrı bir dava kaç yaşına gelmiş bir yarım-elf yine de bana biraz bazen yaşından küçük davranıyormuş gibi geldi. Kitaba ejderhalar neredeyse kitabın 3/4’üncü kısmında geldiler. Tabii daha bazı soru işaretleri de kaldı. Artık devam kitaplara bakacağız…


