Bin Damla Gözyaşı
Kitabı şimdi bitirdim ve söyleyeceklerimi unutmadan yazmak istiyorum.
Öncelikle çevirmenden bahsetmek istiyorum. Doktor Ümmühan Çiftçi yakınları ve tıp öğrencilerinin de desteği sayesinde bu eserle bizi buluşturmuştur. Çünkü hasta çocukların sıkıntılarına yakından şahit oldukları için bu kitabın çevrilerek dilimize kazandırılmasında ve geniş kitlelere ulaşmasında katkıda bulunmak istemişlerdir. Hepsine teşekkürlerimi sunuyorum.
Kitap, omurilik soğanı dejenerasyonuna yakalanan Aya Kito adlı genç kızın doktorunun tavsiyesi üzerine tuttuğu günlüklerinin birleştirilmiş halinden oluşmaktadır. Ayrıca kitabın sonunda, hastalığının ilerleyen safhalarında kendisi yazamaz hale geldiği için annesi ve doktorunun paylaşımları da yer almaktadır.
İçeriğe değinecek olursam Aya’ nın hayatı hastalığın belirtileri ortaya çıktığında değişmeye başlar. Bir şeylerin ters gittiğinin farkındadır ama bunu neye yoracağını bilemez. Hareketleri, konuşması, yemesi kısıtlanırken o geleceği hakkında kaygı duymaya başlar.
Yürümek denen şey gerçekten zor bir eylem…
Annemle aynı yaşta (kırk iki) olacağım zamanki kendimi düşünemiyorum.
Bu gibi cümleler karamsarlığını yansıtsa da hep umut dolu olmaya çalıştı ve gerçekten çok çabaladı iyileşebilme umuduyla. Onun azmini okudukça ne kadar boş şeylere üzüldüğümüzü hemen hayal kırıklığına kapıldığımızı düşündüm.
En sonunda bu da söylenmişti.
“…chan, eğer sen de uslu bir çocuk olmazsan, o abla gibi olursun bak.”
Burada bir kadının çocuğuna söylediği bu cümle Aya’ yı ne kadar yaralamıştır düşünün. O hasta olsa da diğer insanların kendisini yadırgamamasını istiyordu. Ve o kadar düşünceli biriydi ki başta ailesi olmak üzere herkese zahmet verdiğini düşünüp sürekli suçluluk duyuyordu.
Her zaman dik durmaya çalışan ve ona destek olan annesi, sevenleri sayesinde her şeye rağmen hayatı dolu dolu yaşamaya çalıştı, pes etmedi. Aya Kito’ yu ilk olarak 1 Litre Gözyaşı adlı dizide tanıdım. Aya’ nın hayatını anlatan dizide bazı farklılıklar vardı. Gerçek hayatta hiç aşkı bulamamış hatta doktoruna “ben evlenebilecek miyim?” diye bir soru yöneltmişti. Bu sebepten ki Aya’ nın annesi en azından dizide sevdiği birinin olmasını istemiştir. O yüzden kitap ve dizi arasındaki bu fark da burukluk hissetmeme neden olmuştur.
Bin Damla Gözyaşı herkesin okumasını ve her sayfasında durup düşünerek ilerlemesini isteyeceğim bir kitap.