Aslında klasik bir günüm de buna benzer oluyor. 
Dokuz çarşamba bir araya getirmeyi iyi bilir bizimkiler. Hatta bir ara E ile başlayan bir yere gidip bir ürün alacaktık ama orayı kaçırdım mesela ben. Eminönü müydü acaba? 
Ümraniye de olabilir ve evet, e ile hiç alakası yok.
1 Beğeni
Okurken fenalık geçirdim, şu an kolonya arıyorlar limon kolonyası mı tütün kolonyası mı iyi gelir bilemediğimden çay kolonyası istedim, ehh buralarda bulunmuyor, Karadeniz’den getirtmek lazım. O da zor tabi, en iyisi sade çayla idare etmek. Çay diyince aslında türk kahvesi de olur ama onun yanına da lokum ne iyi gider. Tabi lokumun iyisi için malum Afyon diyor arkadaşlar… Tamam tamam sustum.
2 Beğeni
Ay… İyi güldüm. Siz bir de bizi tatile giderken görmeliydiniz. Bu ne ki? Annemin 7-8 kere bavul yapıp yeniden yerleştirdiğini bilirim.
1 Beğeni
Valla ne diyeyim Allah size sabır versin yok eğer siz de öyleyseniz Allah çocuğunuza sabır versin. O da mı öyle o zaman … Aaaa yeter biri bu çılgınlığa (affınıza sığınıyorum) son vermeli.
1 Beğeni
Ben çok takılmıyorum ya. Eğer bugün yarın gideceğiz denildiyse muhtemelen bir hafta içinde gidilecektir. Ben de kendimi ayarlayıp bavulu kenara koyuyorum. Onlar benden onay almadan iş yapamıyorlar da o yüzden arıyorlar.
1 Beğeni
İnatçı Keraban - Jules Verne
Olağanüstü yolculuklar bu sefer Osmanlı coğrafyasında devam ediyor. İnatçılığıyla nam salmış tütün tüccarı Kereban ağanın boğazı geçmek için koyulan vergiyi vermemek için çıktığı yolculuğun hikayesi.
İstanbul tasvirleri muhtemelen Jules Verne’nin kısa süre kaldığı dönemde edindiği izlenimler, Karadeniz boyunca yapılan yolcukta Jules Verne sık sık Anabasis’in Onbinlerin Dönüşü anlatısına göndermeler yapıyor.
Soğuk Hollandalı, modernlik karşıtı inatçı Türk vb. İstanbul’da oruç tutan ama İstanbul dışında oruç tutmayı unutan Müslümanlar gibi noktalara takılmazsanız okuması eğlenceli bir kitap.
V.D
Bu arada, başlığa en son eklediğim okuduğum kitaptan sonra ( Rosenbergler kitabı) aşağıda olan kitapları da okudum
- Bay Less
- Hareket İblisi
- Beyaz Zambaklar Ülkesinde
- Martı Jonathan Livingston
- Kendine Hep Saldır İnsan Karalama Defterleri’nden
- Çağrı - Stephen King
- Yirminci Yüzyılda Paris - Jules Verne
kitaplarını da okudum, Beyaz Zambaklar ve Martı Jonathan’ı zaten okumuş ya da bir ara mutlaka bir şekilde karşınıza çıkacağı için okursunuz.Bay Less’i zorlukla bitirdim, pek bana göre değildi. Diğer kitapları ise okumanızı öneririm.
6 Beğeni
Ya ben bir şey merak ediyorum. Bu Alfa Jules Verne kitaplarının geri kalanlarında da aynı virgül problemi var mı? Alacağım ama elim bir türlü gitmiyor arkadaş. Bayram indirimi de kaçtı zaten ama bir bayram daha var.
Word bile benden çok daha iyi dilbilgisinde 
şimdi ne desem boş olur.
2 Beğeni
Birkaç sayfa atabilirim almayı düşündüğün kitaptan kendin karar verirsin.
Ben full almayı istiyorum aslında ama çok ikilemde kalıyorum. Eğer zorda değilse şey olabilir. Mesela ilk sayfalarını açtığında fazla virgüllü olan varsa ondan bir fotoğraf atabilirsen sevinirim. Eğer toplamda 3 kitap ise boşa kaygı yapmışım demektir. Eğer toplamın yarısından fazlaysa o zaman iyice düşünmem lazım.
Baktım 7 kitaba Macellanya’da kitabında nokta yerine virgül kullanılmıştı attığım sayfada. Onun dışında benim dikkatimi çeken birşey olmadı. Tabi durumum @alper’in yazdığı gibi zaten biliyorsun
3 Beğeni
Teşekkür ederim. İnceledim hızlıca. Bazıları sorunlu ama idare edilebilir. Yine de en can sıkıcı hatalar Karpatlar Şatosu’nda gibi duruyor. İdare edilebilir. Teşekkür ederim. 
3 Beğeni
Ursula - Sesler
Batı Sahili Yıllıkları’nın ikinci kitabı oluyor kendileri. İlk kitaptan daha çok sevdim. Kitap akıp gitti resmen.
Bu seri bana nedense Yerdeniz’i hatırlatıyor. Bu da seriyi çok daha fazla sevmeme neden oluyor.
İçeriğine girmicem, gerek yok. Daha önce de dediğim gibi Ursula abla olunca içerik ne olursa olsun büyük keyif alarak okuyorum. Çevirmen Çiğdem Erkal İpek tâbi ki ona da lafımız yok. Tek negatif yorumum; kapağı çok beğenmedim ama o da zaten tamamen zevk meselesi.
8 Beğeni
Tam konuya “Marifetler” ile ilgili yorum yazmak için girdiğimde yukarıda “Sesler” hakkında yorum olması ilginç bir tesadüf oldu.
Marifetler- Ursula Kroeber LeGuin
Hikayemiz, dağlarda yaşayan kabilelerin her birinin kendine özel bir yeteneğinin olduğu alternatif bir evrende geçiyor. Ovalılar tarafından cadılar olarak tanımlanan bu dağlılar çoğunlukla kaba ve medeniyetten uzaklar.
Açıkçası kitabı değerlendirirken kesinlikle iyi yada kötü diyemiyorum. O nedenle tek tek iyi ve kötü yanlarını ele almak istiyorum.
Dağlarda yaşayan kabileler, ovalılar ve birbirleriyle ilişkileri çok hoşuma gitti.
Karakterler iyi işlenmişti. Her karakterin iyi ve kötü yanlarını görüp hareketlerinin altındaki motivasyonu anlayabiliyorduk.
Olay örgüsünü beğenmedim. Süreç iyiydi, okurken gerildiğim anlar oldu ama finali vurucu değildi. Bekleneni veremediğini hissettim.
Genel olarak beğendim ve ortalama üstü bir eser olduğunu düşünüyorum. Hatta çoğu açıdan mükemmel bile diyebilirim belki. Ama genele baktığımda tekrar ortalama üstü demekle yetiniyorum.
4 Beğeni
Yaprak Fırtınası bitti. Sınavlar dolayısıyla bir haftadır elimde dolanıp duruyordu anca bitirebildim.
Daha önce iki kitabını okuduğum için Marquez sevdiğim bir yazar. Bu kitabına kadar da beğenmedim bir kitabı olmamıştı. Antigone’u andıran konusundan dolayı bu kitaba dair de büyük umutlarım vardı ama kitap umutlarımı tamamen boşa çıkardı.
Kitap aynı ailenin üç ferdinin gözünden anlatılıyor ve yazar hızlı bir şekilde bu üç karakter arasında gidip geliyor. Kitabın başında bu anlatım tarzını benimsemiştim ama kitabın ortalarından itibaren bu anlatım tarzı can sıkıcı bir hal almaya başlıyor ve kitabın kalitesinin düşmesine neden oluyor. Aynı betimlemeleri tekrar tekrar üç karakterin ağzından okumaktan dolayı kitabı okumaktan çok yoruldum.
5 Beğeni
Yakın zamanda iki kitap bitirdim. İlki okuduğum ikinci çizgi roman olan Sandmandi.
Açıkçası beğenmedim. Hikayede, karakterlerde beni pek etkilemedi. Bunda ki en büyük etki herhalde dünya üzerinde süper kahramanlardan yada marvel dc gibi serilerden en çok nefret eden adam olmam. Puan verirsen yine 7/10 veririm o kadar da gömülecek bir durum değil. Diğer sorun ise manga okumayıda, çizgi romanlarıda pek sevmeyişimdir. Ucuza bulursam öyle renk olsun diyerek okurum.
2.kitap ise Drizzt Efsanesi Sürgün kitabı. İlk kitapta ki gibi heyecanı hiç kaybettirmeden devam ediyor seri. Ayrıca Drizztin avcı modu ve kazandığı dostluklar benim çok hoşuma gitti. Karanlikaltinin kasveti, karakter bolluğu çok güzel. Sonunda ki aksiyon çok tahmin ediciydi. Duygusal bölümler benim gibi ruhsuz bir adamı bile ziyadesiyle etkiledi ve doyurdu. Açıkçası çok sevdiğim bir seri olacağa benziyor. Ama 3.kitap için bir heyecanım ve merakım yok şimdilik. İstrancali Abdülharis paşaya başladım. Bitince Zaman Çarkı 4.cilte başlayacağım.(Garip siteden aldığım cilt gelirse tabi. Umarım inşallah gelsin ya…)
6 Beğeni
Ay başında beri Yüzüklerin Efendisi maratonu yapıyorum 
Taşınma işleri yüzünden çok okuyamadım, 2 haftada 2 kitabı bitirdim. Bugün bel ağrısı ile sızıp kalmazsam Kralın Dönüşüne başlama niyetindeyim
7 Beğeni
Ben de sizi bekliyorum. Siparişiniz gelirse ben de sipariş vericem.
2 Beğeni
Ben site ile görüştüm wp üzerinden yazıştım. Ankarada bir kitapevinin sitesi. Aradığımda istanbulda ki şubede var, oradan getirtip kargolayacağız dediler. Bekliyoruz bakalım…
1 Beğeni
Son zamanlarda pek okuyamıyorum. Memleketteyim ve çay sezonu çok yoğun oluyor. En son bu kısa fantastik kitabı okudum. Tolkien’in de çocukken en sevdiği kitaplardanmış. Muhtemelen çocukken okusaydım şu an olduğundan üç beş kat daha fazla keyif alırdım kitaptan.
Kitap fantastikle masal arası bir çocuk kitabı. Çocuk kitabı olmasına rağmen yetişkinler de sıkılmadan okuyabilir. 2. cildini de yakın zamanda okumayı planlıyorum.
6 Beğeni