Hazır Yeni Çıkmışken Joker Filmini Nasıl Buldunuz?

Bu filmde Joker iyi miydi kötü müydü yoksa kurban mıydı? Bütün olanlar aslında bir hayal miydi? Film hoşunuza gitti mi yada bu filmi 8 dakika ayakta alkışlar mıydınız? Biraz bunun üstüne konuşalım

1 Beğeni

8 dakika değil ama 1 dakika ayakta alkışlardım gerçekten. Çok konuşasım var hakkında ama telefondan yazmak zor. Daha yarım saat önce izledim, müzikler, oyunculuk, sinematografi hepsi bir icim su. 10 uzerinden 10 verirdim bu filme.

2 Beğeni

Joker, aslında gerek olmayan bir filmi çok da şaşırtıcı olmayan bir senaryo, sarsıcı anlatım ve çok iyi oyunculuk ile birleştirmiş, kendine has bir noktada duracak olan yapım.
Şimdiye dek sinemada izlediğim hiç bir Joker’i tam anlamıyla sevemedim. Hiç biri çizgi roman sayfalarındaki Joker’in kişiliğini tam olarak yansıtmadı. Daha önce hiç bir kötü karaktere sempati ile bakamzken Killing Joke’u okuduktan sonra Joker hayranı olmuştum. Benim Joker’im, Killing Joke’daki idi. Hatta bunun üzerine çıkarımlar yaptım. Batman tek düze, düzenin koruyucusu, kural koyucu, belki statükocu, hatta faşist. Ama Joker renkli, kurallara karşı, anarşi, belki devrim. Peki film bunu veriyor mu? Kendince veriyor. Film boyunca karakterin nasıl çıldırıp kötü adama dönüştüğünü izliyoruz. Ama işin sistem eleştirisi kısmı sanki sadece yazılmak için yazılmış. Senaryoyu biraz genişletip mesaj vermiş olmak için gibiydi. Beğendim mi, kararsızım. Kötü değildi. Ama beklediğim Joker de değildi.

Yaklaşık 5 saat önce filmden çıktım ve hala etkisinde olduğumu söyleyebilirim. Senaryo olarak Taxi Driver ve The King of Comedy’den esinlenildiği söyleniyor, o filmleri izlemedim, ama JOKER’e bayıldım, 2 saat boyunca hiç sıkmadı. Oyunculuk, ah, o neydi öyle! Muazzamdı muazzam, Joaquin Phoenix harika bir iş çıkarmış, bütün vücuduyla oynamış resmen! Finali gayet güzel ve hayrete düşürücüydü, kendi kanıyla yüzüne gülümseme koyması neydi öyle!
+18 muhabbetine gelirsek ise, evet filmin +18 olması gerekiyormuş, makasla adam öldürmeden sonra daha iyi anladım.
Son olarak bu filme kesinlikle gidilmesini, sinemada izlenmesini, imkan varsa IMAX’de girilmesini ŞİDDETLE tavsiye ediyorum.
Notum: 10/10 (Büyük DC fanı olmamın da puanlamaya etkisi olmadı değil :smiley:)

2 Beğeni

Joker, villlain yani kötü karakter açısından Darth Vader’la beraber felsefesini mantıklı bulduğum ve incelemekten epey keyif aldığım bir karakter. Çizgi romanlara olan ilgim Spiderman: The Animated Series ile başladığında Spiderman’ın en büyük düşmanı olan Venom’dan epey etkilenişim ondan sonra Batman: The Animated Series ile gün yüzüne çıkan Joker ile katlanarak arttı. O yüzden içinde Joker’in olduğu her çizgi romanı okumaya gayret ettim. Hala da tam anlamıyla hakim olduğum söylenemez.

Mustafa Emre Bey, The Killing Joke’dan epey etkilendiğini dile getirmiş ki sanırım Joker’in felsefesini en iyi anlatan çizgi roman olabilir. Fakat bunun yanında Under The Red Hood romanı da Joker’in şiddet seviyesinin ne ölçüde olduğunu gösteren bir mihenk taşı. Bunun dışında bahsettiğim Batman: TAS’daki The Last Laugh’daki Joker veya Arkham City oyunundaki Joker olsun her bir eserde Joker’in çok farklı kişiliklerle (sosyopat, psikopat, palyaço, anarşist, gangster) çok farklı tehditler sunabildiğini ve özünde hep aynı felsefe üzerinden yani hayatın belli kurallarının üzerimize dikte edilmesinin bizleri hayatın kendisinden ne kadar uzaklaştırdığını ve bu yüzden her şeyi bir kenara atıp gerekirse insanların bizi “deli” olarak görmesine sebep olacak kadar hayattan keyif almamız gerektiği düşüncesini dayatan (benim yorumum böyle o felsefe hakkında!) düşünce üzerinden bu karakterin ne kadar çeşitli ve derin olduğunu anlayabiliyoruz. Sırf bundan ötürü Joker’in kişiye özel bir Joker olmasından ziyade bu felsefe üzerinden sizlerde nasıl duygular barındırıyor onu irdelemek, eleştirmek gerektiğini düşünüyorum.

Filmdeki Joker’in bu açıdan Joker’i bilmeyen insanlara çok bir perspektif kattığını düşünüyorum. Bilirsiniz ki Joker’in orijin hikayesi yok ve buna en yakın hikaye The Killing Joke’daydı. Bu film bu açıdan epey ağır bir topun altına girmiş ve bence gayet üstesinden kalkmış. Çizgi romanlarla haşır neşir olduğum için beni epey rahatsız eden tarafları oldu filmin ama özüne baktığım zaman toplumun dışladığı, hor gördüğü insanların ne kadar tehlikeli bir insana evrilebileceğini Joker üzerinden anlatmaları bayağı mantıklı bir iş olmuş. Joaquin Phoenix, herhalde bu neslin Daniel Day-Lewis’i gibi. Gerçekten büyüleyici bir performans sergilemiş. Özellikle yaşadığı gülme rahatsızlığında gösterdiği o performans, yani güldükten sonra aslında ne kadar acı içinde olduğunu neredeyse kalbimizin derinliklerine ulaştırması herhalde çoğu aktörün başarabileceği bir iş değildir. Joker’in neden günümüzdeki Joker’e evrildiğini bence en güzel şekilde aktaran bir film oldu.

King of Comedy’i seyretmedim ama Taxi Driver’a epey göndermelerde bulunduğu bir gerçek. Bazı açılardan fazla benzemiş diyebilirim ama benim için filmdeki en büyük sorun aslında Joker’in insan yanını gösterdikten sonra artık tamamiyle kontrolden çıktığını yeterince iyi yansıtmamış olması. Joker’in içindeki şiddeti eğlenceye dönüştüren o arzuyu filmin sonlarında daha da uç boyutlarda görmeyi bekliyordum. The Dark Knight’da Harvey Dent’in mekanını basıp terör estiren, o endişeyi iliklerinize kadar hissettiren Joker’i görebilseydim eğer bu film benim için bir başyapıt olacaktı.

Her şey bir kenara ama kafamın içerisinde sürekli dönen bu izolasyon duygusunun insanı deliliğe itmesi bence çok anlaşılması gerekilen bir konu. Etrafı tarafından anlaşılmayan, istediklerinin ne olduğu konusunda kimsenin değer vermediği bir ortamda yaşayan, toplumun zengin/fakir dağılımının giderek artmasıyla toplum içerisinde tamamiyle hor görülen ve yaşadığı toplumun ne kadar yozlaşmış olduğunun farkında olduğu için yaşadığı hayatın ne kadar anlamsız ve manasız olduğunu düşünen her insanın kafasının bir köşesinde “Yeter artık” butonu geçiyordur herhalde. Medeni bir insan olmamız ile deliliğin en derin köşelerine ulaşmamız arasındaki ince sınırın hassaslığını en iyi bu filmin anlattığını düşünüyorum. O yüzden Joker, bu yıl içinde şu ana kadar seyrettiğim en iyi film oldu diyebilirim =)

1 Beğeni

Oyunculuklar harikaydı, senaryo belki biraz daha iyi olabilirdi. Gidip gitmemek arasında kalanlara kesinlikle gitmelerini tavsiye ediyorum.

Bu yazıdaki teori filmle ilgili bütün sorunlarımı çöpe attı. Bu teori o kadar mantıklı geliyor ki hatta filmi gözümde bir tık daha güzel yapmış, şaheser seviyesine yaklaştırmış olabilir =)

1 Beğeni

Ben de biraz gömeyim bari. Öncelikle filmin oirjinal bir hikayesi yok(ki öyle bir şey vadetmiyor zaten) ama hikaye tamamen Phoenix’in üzerine oynandığı için(oyunculuğunu gösterebilmek için) ilerlemek yerine başa dönmeye başlıyor. Bir Joker’e dönüşme hikayesi de zaten sancılı olmalı biliyorum ama bir bölümü cidden olmasa da olurmuş hissi yarattı.Thomas Wayne’in oğlu olup olmama ya da evlatlık olup olmama kısımlarına yerine daha iyi şeyler bulunamaz mıydı? Filmin veremediği bir noktada Joker toplum ilişkisinin ciddiliği/trajikomikliği. filmde Joker ile halkın istekleri ve amaçları oldukça farklı, kabaca ayrı telden çalıyorlar da denebilir. Yani film bu ilişkinin ciddiliğini savunamıyor ama trajikomikliğini de gösteremiyor. Bunun dışında film için yapılan ve çok provoke edici olduğunu söyleyen yorumlar da saçma. Her ne kadar filmde Gotham alttan alttan güzelce işlenerek bir karakter olarak karşımıza çıksa da filmin belirli bir kültür seviyesindeki kimseyi provoke edebilecek politik ya da sosyal altyapısı yok. Onun dışında sondaki malum sahneBatman orijini çok gerekli miydi bilmiyorum. Benim için film 10 üzerinden 7 lik bir film.

asli Ildır’ın da filmle ilgili eleştiri yazısı doyurucu tavsiye ederim.

1 Beğeni