Hoşunuza Giden Heykeller

5 Beğeni



6 Beğeni

Prima Portalı Augustus. Kimin yapmış olduğu bilinmese de en sevdiğim heykel olabilir. Zırhın üstündeki detaylar ayrı iyi. Crassus’un Perslere yenilmesinden sonra kaybedilen kartalları Augustus’un yıllar sonra diplomasi ile geri almasını ve Roma’nın onurunu, gururunu restore etmesini gösteriyor.

3 Beğeni

Ophelia Heykeli, 1880

Sarah Bernhardt

8 Beğeni

Bir heykelden değil de, bir anıttan bahsedeyim: Berlin’deki Bebelplatz’daki “Kitap Kulesi”'nden.

10 Mayıs 1933’te Naziler’in topladıkları karşıt-görüşlü kitapları yakmasının anısına, 2006 yılında Berlin’deki Bebelplatz Meydanı’na dikilen plastikten “Kitap Kulesi”

(arka planda, Humboldt Üniversitesi’nin ana girişi)

1 Beğeni

Berlin’deki bu Humboldt Üniversitesi (Humboldt-Universität zu Berlin) çok köklü, eski bir üniversiteymiş… Karl Marx ve Friedrich Engels de bu üniversitede okumuş…

Üniversite’nin ana binasının önünde 3 farklı heykel var:

“Alexander von Humboldt Anıtı” (sanatçı Reinhold Begas’ın eseridir)

“Wilhelm von Humboldt Anıtı” (sanatçı Paul Otto’nun eseridir)

“Hermann von Helmholtz Heykeli” (sanatçı Ernst Herter’in eseridir)

2 Beğeni

Buna benzer bir “kitap anıtı”, 2017 yılında Adana’daki Adnan Menderes Sahil Yolu’na dikilmiş. Sevgi Adası girişinde ve 13.5 metre yüksekliğindeymiş. O dönemki Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü’nün icraatı imiş…

1 Beğeni

Donato Barcaglia - “beauty holding back time” (1884)

Dominique Lefevre - “the fall of phaeton” (c. 1700-1711)

1 Beğeni

Sir William “Hamo” Thornycroft - “the kiss” (1916)

2 Beğeni

Fransız heykeltıraş Auguste Rodin’in ünlü eseri “Düşünen Adam” (“Le Penseur”) (1904)

Paris’teki Rodin Müzesi’nin bahçesinde sergileniyor… Türkiye’de 1951 yılında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin bahçesine, hastalar tarafından yapılmış bir kopyası konulmuştur.

Auguste Rodin, ünlü eseriyle birlikte fotoğraflanmış:

2 Beğeni

Il Disinganno (Hayal Kırıklığı) - Francesco Queirolo

"İtalyan heykeltıraş Francesco Queirolo, 1754 yılında tamamladığı bu başyapıtı karısının erken ölümünden sonra, oğlunu büyükbabasına emanet ederek kendisini maceralı ve düzensiz bir hayata salıveren ve gençliğin arzularına boyun eğen Torremaggiore Dükü’ne ithafen yapmıştır. Bahsi geçen Dük Antonio, yaşlanır ve ahiret korkusuyla yüzleşir. Gençken yaptığı hatalardan pişmanlık duyarak kalan hayatını rahip olarak sürdürür.

İşte bu görkemli eser, kendini günahtan arındırmaya çalışan bir adamı anlatıyor. İnsanın üzerinde kurtulmaya çalıştığı, büyük ustalıkla işlenen ağlar, işlenen günahların bir sembolüdür. Başının üstünde aklın simgesi olan küçük bir alev taşıyan kanatlı bir melek ise insanın ağlardan kurtulmasına yardım ederken, ayağının altında bulunan küre de dünyevi tutkuları simgeliyor. Kürenin önünde gördüğümüz açık kitap ise insanın kendisini dünyevi zevkler aldatmacasından ve dolayısıyla günahtan kurtarmasına nasıl yardımcı olabileceğini gösteren İncil’i temsil ederek inanç kavramını yansıtıyor.

Günümüzde İtalya’nın Napoli kentinde yer alan Sansevero Şapeli’nde sergilenen bu heykelin yalnızca ağ kısmının, yapılan araştırmalarda Queirolo tarafından tam yedi yılda tamamlandığı belirtiliyor."

Kaynak: museosansevero

2 Beğeni