İkinci Kez Doğmak Mümkün mü?

Öykü Seçkisi'nde okumak için: https://oykuseckisi.com/ikinci-kez-dogmak-mumkun-mu/

image

Bugünlerde hep kötüler kazanıyor. Bu yüzden de pes etmekten korkuyorum. Annem ve babam pes etmiş mesela. Vazgeçmişler benden, ben doğduktan sonra. Yetimhanede büyüyüp, kendi kendimi yetiştirmişim. Ama biliyor musunuz, hep merak ederim anne ve babamın şu an nerede olduklarını? Televizyon karşısında, çocuğunu arayan anneleri takipteyim, acaba benimki çıkar mı diye. Ama şu ana kadar bir… (DEVAMI…)

Hikayenizi işleyişinizi ve verdiğiniz mesajı çok beğendim. Dünyada böyle şeylerin olması üzücü ancak buna göz yumanları görmek daha da üzücü. Günlük hayatımızda savaştığımız bir şeyi kaleme almanız hoş olmuş. Leyla’nın kendinden vaz geçmemesi beni sevindirdi. Gelecek seçkide görüşmek üzere…

1 Beğeni

Merhaba Funda.
Leyla’nın umut hikayesine tanıklık etmenden memnuniyet duyduk. Güzel sözlerinden dolayı da havalara uçtuk. Güzel gören gözlerle, başka seçkilerde de görüşmek arzusuyla.
Sevgiyle.

1 Beğeni

Bu tür hikayelerde koruma duygum celalleniyor. Ama şunu da biliyorum bundan çok daha kötü gerçek hikayeler de var. Ama yapılması gereken ise iyi insanları bulmak gerekiyor. Bunun içinde yaşanan tüm acılara rağmen iyi insan olmayı seçmek gerekiyor. Dünyadaki en zor sınavda şüphesiz budur. Duamız bizleri iyi insanlara denk getirsin.

1 Beğeni

Merhaba İlhan.
Kesinlikle öyle. Kelimelerin ve hayal gücünün ötesinde bir kötülük var. Ama ona karşı yükselen iyiliği de azımsamamak lazım. Leyla’nın umut hikayesini okuduğun için çok teşekkürler.
Sevgiyle.

1 Beğeni

geçen aya da selam çakılmış güzelce :slight_smile: ben bu ay hikayenizi daha rahat hissettim. duygular çok iyi geçti bana. elinize sağlık.

1 Beğeni

Selam Nuri.
Okuyup beğenmen çok değerli benim için, çok teşekkürler. Bir sonraki öyküde görüşmek dileğiyle.
Sevgiyle.

Merhaba Tunahan.

Öncelikle duygu yüklü bir hikaye kaleme aldığın için teşekkür ederim. Leyla’nın başına gelenler maalesef artık sıradan haberler arasına girmiş olsa da aktarımın yaralayıcı türdendi. Yaşadığı kaosu hissettirebilmişsin. Hikayenin sonlarına doğru değindiğin pasta ve kapitalizm ilişkisi de yaşadığımız bu salgın günlerinde özellikle herkesin oturup düşünmesi, mevcut dünya düzenini sorgulaması gerekliliğini bir kez daha hatırlatıyor.

İzninle bir kaç konuda dilim döndüğünce tespitlerimi ve fikirlerimi beyan etmek isterim:

  • Öykünde “ama” ile başlayan cümleler mevcut.
  • Rakamlar yazı ile yazılmamış.
  • Bazı cümlelerinin tıraşlanmaya ve günlük kullanımından sıyrılmaya ihtiyacı var görüşündeyim.
    Bunu bir kaç örnekle göstermeye çalışayım:

Mesela bu cümleyi “Zaman gerçekten ilaç mıydı yoksa unutuyor muyduk zamanla her şeyi?” diye sadeleştirilebilir ve böylece akıcılığa biraz daha su ekleyebilirsin.

Bu cümledeki vurgu “akşam” kelimesinde. Günlük konuşmada bu pek dikkat çekmez ve sesle vurgu yapabilirsin ama yazım kısmında değişebiliyor bu. “Hakan ile ilk defa bir akşam vakti dışarı çıkıyorduk.” gibi bir vurgu daha anlamlı durabilir.

Bu cümlede de yine konuşma dili cümleye tesir etmiş. “Çok utanıyordum ilk zamanlar, ne yapacağımı bilemiyordum.” gibi daha yumuşatılmış bir kullanım tercih edilebilir.

Bu cümlelerinin arasındaki bir cümle, kendisinden önce ve sonra gelen cümlelerdeki zaman çekimiyle uyumsuz görünüyor.

Burada “Ağzını eliyle kapatıp…” demek istedin sanırım. :slight_smile:

Üzerime akıyordu ya da boşalıyordu daha uygun bir kullanım olurdu sanırım.

Daha fazla örneklerle lafı uzatmak istemem ama umarım kırmadan, incitmeden kendimi ifade edebilmişimdir. Bu oluşumda bulunmamızın sebebi de zaten kendimizi okutarak, göremediklerimizi görenlerden destek alabilmek değil mi? Samimiyetime inanacağını düşünüyorum. Biraz daha üzerine düşünce yapamayacağın şeyler değildi zaten yazdıklarım.

Bu arada “şıllık” kelimesini araştırdım. Kökeni konusunda iki farklı bilgi var. Bilgin olsun.

Birincisi Kürtçeden evrilen bir kelime olduğu yönünde. Diğeri de Tatarca ve Rusça bağlantılı.

~ Kürd şilekî pekmezle yenilen tava hamuru, krep…

şılġa “cariye, köle kız (Tatarca)” [ Evliya Çelebi, Seyahatname, <1683]
~Rus sluga hızmetkâr, uşak

Yeni seçkide görüşmek umuduyla.
Sevgiler.

Merhaba Okan,

Yorumların için çok teşekkür ederim. Hikayeyi hissedebilmen mutlu etti beni. Çoğu paylaştığın noktaya katılıyorum, çok faydalı oldu bu paylaşımın. Yeni seçkilerde görüşmek dileğiyle.

Bu arada; “ağzı ağzıyla kapatıp…” demek istemiştim ama typo olmuş, paylaşmak istedim fırsat bulmuşken :grinning:

Sevgiler,
Tunahan

1 Beğeni

Ufacık faydam dokunduysa ne mutlu bana :slight_smile:
Ben ağzın ağızla kapatılmasını anlamadım. Bağırmaya engel olabilir mi bu durum diye söyledim :slight_smile:

Hayalimde canlandırdığım sahnede bağırmaya engel oluyor. Kendinden daha güçlü birinin dudaklarına yapışıp, baskı uygulandığında ses çıkarmasını bir ölçü engellersin, diye düşündüm. Detaylarla tecavüz sahnesini tekrar hatırlatmak istemem, ben de çok üzülerek yazmıştım :pensive: Diğer öyküm için yorumlarını heyecanla bekleyeceğim :pray: :zap:

1 Beğeni

Eğer yazarken üzülüyorsak ortaya güzel şeyler çıkıyor. Hissederek yazmak da bu olmalı. Yeni seçkide mutlaka uğrayacağım.

Dramların sadece öykülerde kalması dileğiyle.
Sevgiler…