İstanbul’da Olağanüstü Günler ve Bunu Yadsımaya Çalışan İki İnsan

Öykü Seçkisi'nde okumak için: İstanbul’da Olağanüstü Günler ve Bunu Yadsımaya Çalışan İki İnsan – Aylık Öykü Seçkisi

image

“Geri çekil! GERİ ÇEKİL DEDİM!..” “Sakin ol çavuş!.. Miğferindeki kırmızı ışık tenine geçecek… Patlayacaksın yani bir başka deyişle.” Kumral küt saçlı kadın, kendisine elini uzatan çavuşu -adam aslında astsubay üst çavuştu- arkasına alacak şekilde aniden kameramana döndü yüzünü. Çavuş, kadını ıskaladığı için hırslanmış, yavaş yavaş kameraya dönen kadını yakalamak için son bir hamle yapmıştı. Ancak… (DEVAMI…)

4 Beğeni

Murat selamlar;

Senin kaleminden genellikle kurgusu daha karışık, anlamak için biraz çaba gerektiren metinler okumaya alışığım :slightly_smiling_face: Bu okuduğum öykün hem dili hem de kurgusuyla yalın, oldukça akıcı ve keyifli bir bilimkurgu olmuş.

Ben çok beğendim. Devamı da var sanki. Merakla bekliyorum. Ellerine sağlık, sağlıcakla kal…

1 Beğeni

Selam Ebuzer :raising_hand_man:

Evet, bu öyküde biraz daha geek takıldım. Mezar Hırsızı gibi salt kurgu. Keyifliydi yazması, beğenmene sevindim.

Devamını düşünmüyor, finalini muğlak bırakmak istiyordum ama bu ayki tema ve “AVM’lerimiz zombi istilasına ne kadar hazır” konsepti birleşince Fiko ve Ela’yı biraz daha açacağım sanırım :wink:

Yorum için çok teşekkürler.
Sen de gel artık
Görüşürüz.

1 Beğeni

Selamlar,
Keyifli bir öykü olmuş ama bazı yerlerde takip etmek benim için biraz zor oldu. İstanbul’u pek bilmediğimden mesafeleri kestiremedim çok. Ya da sözü geçen AVMler acaba nerede derken okurken dağıldım. Diyaloglarda bize has bir havası olan kısımlar oldugu gibi -ki o kısımlar çok eğlendirdi - bazı yerlerde biraz dublaj hissi de aldım. Tam kapılıp gitmişken birden araya giren ingilizce şarkı ve sonra Nilüfer’e bağlanması… Değişik duygular hissediyorum hikayeye karşı. Bir ara yeniden okuyup tekrar değerlendirmek isterim. Kaleminize sağlık!

1 Beğeni

@MuratBarisSari merhaba,

Öyküyü zevkle sesli olarak okudum. Bahsi geçen yabancı şarkıyı dinledim.
Ayrıca ikilinin birbirlerine olan hissiyatlarına kah kızıp kah sevindim. Bu duygu dalgalanması da öyküyü değerli kılar sanırım. :slight_smile: Ve önceki öykülerine kıyasla okuması daha kolaydı.

Sonraki seçkilerde görüşmek dileğiyle,
Sağlıcakla

1 Beğeni

Merhaba,

Evet, ismi öykülerime sonradan koyarım. İstanbul vurgusu çok olduğu için adını da İstanbul ile koydum. O açıdan bir noktada uzaklaştırması mümkün.

Yabancı dilde şarkı veya dublaj konusunda; esasen özellikle yaptığım ya da kaçındığım bir şey değildi. Sadece askeri özel kılmaya çalıştım. Standart bir askerden farklı bir derinliği olması içindi. İngilizce şarkı dinleyen yerli bir savaş makinası, savaş makinasıyken Nilüfer dinleyen adam vb.

Okuduğunuz ve yorumladığınız için çok teşekkür ederim. Tekrar okumakla zaman kaybetmeyin, önümüzdeki ay bu ikiliyi tekrar kullanmayı planlıyorum.

Selam Haluk,

Evet, ikili Dempsey & Mcpeace tadında oldu. Derinliği yüzeyden verebilmeye çalıştım. Ama aksiyonu yazması da keyifliydi. Uzun zamandır yazmamıştım.

Seslendirme çok değerliydi… :pray:

Ve aksiyon daha rahat daha akıcı okunuyor tabi.

Şarkı gaz değil mi? Kız dalga geçiyor bununla, sesini erkek gibi yapıp, sen sadece kafasız bir silahsın der gibi o şarkıyla. Ama o bir ışığın gölgesi aslında…

Görüşürüz Haluk, kendine iyi bak :raising_hand_man:

1 Beğeni

Selam tekrar,

Aksiyonu iyi de kotarmışsın bence, unuttum onu belirtmeyi ilk yorumda. Derinliği yüzeyden verme hedefi de hoştu.
Aralarındaki ilişki klasik görünebilir çoğumuza ancak sonuçta nesiller çoğaldıkça, alttan yenileri geldikçe onlar için bu durumlar yeni olacağı için etkileneceklerdir. Bi’ de bazı haller evrensel, demirbaş.
İyiydi öykü cidden. :clap:

1 Beğeni

Tekrar teşekkürler Haluk :raising_hand_man:

İlişkiler hakkında da; insan aynı insan senin de belirttiğin gibi. :smiley:

1 Beğeni

Murat selamlar,

Öykün tarafımca okunmayı uzun bir süre bekledi. Bu beklemeyi uzun oluşu da biraz etkiledi ancak diğer yorumlarda da belirtildiği gibi, sahiden oldukça akıcı bir öykü olmuş. Boşuna gözüm korkmuş. :smiley:

Ben senden aksiyon okumamıştım. İyi kotarılmış (! :grin:) olduğunu gördüm.
Ayrıca uzaylıların dünyayı istilasının Halkalı gişeler yönünde ilerlemesi de hem jeopolitik konumumuzla gururlanmamı sağladı hem de ziyadesiyle tebessüm ettirdi. Bence de devamı gelmeli, ikiliyi sevdim okuyucu olarak. :grin:

Kalemine sağlık, sevgiler.
Sena

1 Beğeni

Merhaba Sena,

Beğendiğin kısımlar için teşekkür ederim. Uzaylı istilası ile Halkalı, Mahmutbey kelimelerini yan yana görmek insanı güldürüyor yer yer ben de farkındayım. :smiley: New York’ta Hell’s Kitchen’e ulaşmalıyız demekle aynı şekilde duymuyor kulaklar.

Evet uzun zamandır aksiyon yazmamıştım. Ben de özlemişim.

Geldi…

Görüşürüz :raising_hand_man: