Boşver. Sormaya bile değmez hatta muhatap olmazsan rahatlarsın.
Okuyoruz kitap neden okumayalım? Ben daha sakin ortamlarda okumayı tercih ediyorum mesela. Okul kantininde, dersliklerde, çimenlerde ve birçok yerde okul uğultulu bir yer ve dikkat toplamak çok zor. Hadi bi şekilde dikkatini topladın diyelim bu sefer naber iki muhabbet edelim oluyor. O sebeple okulda kitap okuyamıyorum çoğu zaman. Beni elimde kitapla görmemen de okumadığım anlamına gelmez ki.
Annem ev hanımı olmasına rağmen okumanın değerinin farkında bir insan. Önce okumayı öğretti sonra beni Rus edebiyatıyla tanıştırdı. Okuyabildiği kadar okur ancak kalan bireylerin yükünü sırtlanmaz. Onları ben sürüklüyorum.
1 Beğeni
Birkaç sefer tartışmışlığım var neden okumuyorsunuz, zevk mi alamıyorsunuz okuduğunuzdan diye. Genelde kötü birkaç anıları var hepsinin kitaplarla ilgili, küçük yaşlarda kendin ne seveceğini bilemeden okul bir şeyler dayatıyor, aile bir şey dayatıyor okuman için. Benim de 100 temel eser ya da işte şu kitabı okuyun sınavda buradan soru soracağım diye zorla okuduğum kitap dolu küçük yaşlarda. Uzunca bir süre nefret ettim kitap okumaktan. 20 yaşından sonra bilimkurgudan falan başlayarak, fantastiğe genişleyip çok da fazla dışarıya uzanamadan bir güvenli alan yarattım kendime. Şimdi diyorum bilimkurgu fantastik falan bilseydik küçük yaşlarda keşke neler neler kaçırmışım.
2 Beğeni
Sorunum insanların ellerinde kitap olmamasıyla değil. Şahsen bende uğultulu ortamlarda okurken zorlanan bir bireyim. Kitap okumasını önerdiğim bireylerin anlamamışçasına bakmasında ve hiçbir zaman bak sende şunu oku bu da iyidir dememesinde.
Anlayabiliyorum aslında. Ama ne kadar büyük bir evren olduğunu, onları yüzlerce yere kendi benliklerinde sürükleyebileceğini farketseler bundan kaçınmayacaklardır bence.
1 Beğeni
Kurguymuş. Ne kurgusu efendim ya! Bana ne elin yazarı neler kurmuş kendi kafasının içinde. Bana karşı cinsi etkileme yolları gösteren, kahvemin yanında şık duran ve bilimum “insanları takmama sanatı” ndan bahseden kitaplarla gelin lütfen. Bilinçli okuyucu olmaya özen gösterelim.
5 Beğeni
İlk dayatılan kitap "Yaban"dı. Sanırım 12-13 yaşlarındaydım. Tam dört defa okumuş, hiçbir şey anlamamıştım. Sınavından da çakmıştım. O günden sonra on yedilerime kadar nefret ettim okumaktan. İlk kazan kaldırmam lisede oldu. Beni bırakın dersten okumam ben bir şey, demiştim. Kuzenimin verdiği ve benim aylarca süründürüp bir kenara attığım bir kitapla fantastiğe adım attım. O gün bu gündür okurum.
3 Beğeni
Yaban! bana da dayatıldı ortaokul’da okumadım, gitti performansa 40 verdi Türkçe dersim 3 düştü ama okumadım. Değerdi bana notla herhangi bir şey okutamayacağını kanıtladım kendimce çocuk aklımla. İyi ki okumamışım belkide.
1 Beğeni
Benim yeniden başlaman yaz tatilindeyken bizim binanın kofrası patlayınca olmuştu. 2 gün falan geç gelip yapmalarını da uzun sürmüştü epey. Sıkılıyor insan teknolojisiz kalınca çıkıp bir gezeyim dedim, tezgahta dayının biri korsan kitap satıyordu. Gün geçmez dedim alayım bir tane. Kapağı hoşuma gitmişti Stephen King - Buick 8 almıştım. Hâlâ saklıyorum o kitabı. Benden başka kitap okuma alışkanlığını elektrik idaresi ve korsan kitapçı dayıya borçlu olan yoktur sanırım. 
Kamu spotu: O tek kitap haricinde korsan kitaba hayır!
2 Beğeni
Kitap okumak gibi bir şeyin dayatılması ne kadar korkunçtur, bir kez daha anladım.
Karşılaştığım insanlar ve burada okuduklarım ışığında diyorum ki: Ne kadar da şanslıymışım.
İlkokul öğretmenim sert bir hanımefendiydi, başarıyı zor takdir ederdi fakat bunun gibi değerli alışkanlıkları kazandırma konusunda aşırı derecede gayretli idi. “Martı” kitabıyla beni tanıştırarak bir ömür sürecek olan okuma serüvenime atılmamı sağladı. Keşke herkes bu kadar şanslı olsaymış. Bu dayatma mevzusuna kim bilir kaç gizli cevheri kaybettik?
3 Beğeni
O konuda yapabileceğin hiçbir şey yok sanırım. Ben sana daha beterini söyleyeyim. Otostopçunun Galaksi Rehberi’ni (Zaman Çarkı da olabilir emin değilim.) okurken bir arkadaşım burun kıvırıp onu mu okuyorsun o sana hiçbir şey katmayacak klasik oku demesi. Dediğini anladım sanırım okudukların hakkında tartışabileceğin arkadaşlar istiyorsun doğal olarak ama sebeplerini yukarıda açıklamışlar zaten halkımız okumuyor. Okuyanların da bir kısmı bunu çok da ortamlarda söylemiyor sanırım.
Mühendisliklerinde sorun vardır.
Şakayı bir kenara bırakacak olursam,
Mezun olalı 7 yıl olmuş. Biz okurduk. Kitap da tartışırdık. Tavsiye de verirdik birbirimize. Genelde okulların fantazya kulüpleri mühendislerden oluşmaz mı zaten? Hayır mı? Nasıl yahu, yıllar yılı böyle gitmiştir bu. Nerdler, geekler genelde bu fakültelerden çıkar.
Klasik de okurduk ama. Popüler romanlar da okunurdu. Birbirimizi ötekileştirmiyorduk. @MustafaYildiz 'ın yaşadığını bizim bölümde yaşayan olmadı, ama belirttiği durum “siyasi kitaplar dışındakileri kitap saymayan” kitle ile aynı kafa. O da bir ülke gerçeği.
Belki sosyal medya alışkanlıkları okuma alışkanlıkları önüne geçiyordur. Ders ağırlıkları ya da projelerin derecelendirilmesinde bir değişiklik yok gördüğüm kadarıyla. Okula has bir durum da olabilir pek tabii. Ama bunu avantaja çevirmelisiniz. Okumayan bir kitlenin aklını çelmek için güzel bir ortamınız var 
4 Beğeni
Güzel kardeşim sürekli yorumlarında İslam karşıtı iğnelemeler ve yorumlar görüyorum.Yapma lütfen rahatsız oluyorum.Ben hem çok dindar hem de çok fanatik hatta başka bir şey okumayan bir fantastik ve bilim kurgu okuruyum.Aklım fikrim okuduğum kurgular, fanteziler yada kendi kurduklarımda.Sanki inanan insanları sürekli yobaz olarak niteliyorsun gibi geliyor bana ve ben çok rahatsız oluyorum bu durumdan. Sevgilerle gününüz iyi geçsin.
Dışsrdaki kitleye biraz böyle yazmak gerekiyor anlamıyorlar çünkü. Tamam dikkat ederim öyleyse.
Sadece İslam’a yönelik değil bir çok şeye karşı kin güdüyorum aslında.
2 Beğeni
Okuma bayramında (evet ilkokulda) okuduğum kitap Jules Verne Esrarlı Ada. 100 sayfacık abimin kitabı idi. Şimdi 30’u devirmiş bir yazılımcı olarak Jules Verne okumayan “mühendis” olamaz diyorum.
Gelelim benim yaşadığım benzer bir olaya. Lise edebiyat öğretmenim elimde Jules Verne görünce “Türk yazarları okuyun Türkçeniz gelişsin” demişti, ben de “Fransızca okumuyoruz hocam” demiştim :). Şimdi tabi kaliteli bir yazarın direk dile katkısı ile çevirinin dil öğretisi karşılaştırılmayabilir - iki mesleği de icra etmediğim için kıyas yapamam- fakat o gün bugündür maalesef Türk yazarlara karşı hep bir adım uzak oldum. Gerçi bir Jules Verne rakibi olabilecek Türk yazar var mı bilmiyorum.
7 Beğeni
Sıkıntı yok.Biz mesajlaşıp anlaştık. 
Bana da dayatıldı Yaban. Ama ben sabırlı bir çocuk olup sıkıntıdan ölene kadar okumuş ve bitirmiştim. 
Ama sınavda başka kitap sorulmuştu o ayrı bir mesele 
İşte ben de dört kere okudum bitirdim. 
Gerçi benim Türkçe Öğretmenim tam olarak psikopattı. Hiç unutmam derse geldiği gibi olabildiğince itici ve dikteli bir tonda “Ben çocuk pskolojisi okudum. Hepinizin rüyasına girerim. Sizi maf ederim. Beni karşı gelmeyeceksiniz. Ne dersem yapacaksınız.” demişti. Sonra her ders bu devam etti. Bir arkadaşa beyaz tahtayı kafasına basa basa yalatmıştı. Nedenini hatırlamıyorum. Sınavlarda topuklu giyerdi ve “Bilerek topuklu giyiyorum ki dikkatiniz dağılsın, sınavı yapamayın.” derdi. Sözlüye kaldırırdı. Siz tam bitti derdiniz, yerinize geçerdiniz yine kaldırırdı.
Şimdi düşününce insana ürkünç geliyor… 
5 Beğeni