Öykü Seçkisi'nde okumak için: Kutsal Mühür – Aylık Öykü Seçkisi
Zaman bildiğinizden daha yavaş akarken dünya tek kıtaydı. Bu tek kıta topraklarına Ana Kıta diyen canlılar tarafından sahiplenilmişti. Bu canlılar çeşitli ırklardaydılar. Havada, okyanuslarda ve yerin altından üstüne kadar Ana Kıta’nın her yerinde hüküm sürüyorlardı. Bir gün yeni bir tür Ana Kıta topraklarına ayakbastı. Her şeyi öğrendikleri efendilerinin cennetten atılıp cehenneme sürülmesi büyük bir şaşkınlığa… (DEVAMI…)
Merhaba
Öncelikle elinize sağlık. Çocukluğunuzdan beridir kurguladığınız bir öykü olduğunu söylemişsiniz. Acaba bir çok metnin birleşimi mi yoksa tümünü mü kurguladınız çocukluğunuzdan beri bilmiyorum. Çok emek vermişsiniz yazmak için. Oldukça uzun bir metin. Ama bence çok uzun. Sonunu getiremedim. Bunun nedeni de bence uzun metinlerde okuyucuyu bağlamak zor.
Acaba bölümlere ayırsanız daha mı iyi olurdu? Biraz daha ilginç kılmayı da düşünebilirsiniz metninizi. Bilmiyorum belki de ben yabancısıyım bu tür kurguların.
Tekrar emeğinize sağlık
1 Beğeni
Öncelikle emeğinize sağlık. Nasıl bitirdiğimi bilmiyorum. Telefonu elime aldım ve sıkılmadan okuyup ilerledim. Bu kurguyu kesinlikle romana dönüştürmenizi isterim. Okurken hem mitolojik tasvirlerin şöleniyle zevk aldım hem de anime izliyormuşum gibi bir hissiyat verdi. Bu kurguyu bir kitaba çevirip kutsal savaşçıların içindeki o semavi güçle o silahlara nasıl sahip olduklarını, içlerindeki verdiği savaşı ve iblislerle savaşını görmek isterim.
Birkaç ufak eleştrim olacak; betimlemelerde küçük sıkıntılar var gibi. Arada bilinç akışı tekniğiyle yazılmış cümleler vardı ve bu cümleler olmasa daha iyi bir akıcılık olurdu sanki. Paragraf geçişleri çok sertti biraz daha yumuşatılabilir gibi.
Emeğinize, kaleminize sağlık. Gelecek seçkide görüşmek üzere…
1 Beğeni
Merhabalar;
Konuya yaklaşımınız ilgi çekici ve orijinal olmuş. World of Warcraft tarzı bir film izliyormuşum gibi hissettirdi bu hikayeyi okumak. Bende bölüm bölüm ayrılmasını tercih ederdim ama bu haliyle de çok güzel. Umarım bu tarzda daha çok öykünüzü okuruz. Gelecek seçkide görüşmek dileğiyle… 
1 Beğeni
Evet 
gerçekten uzun olmuş. Benim yazdıklarım uzun oluyor. Hatta yazmayı çok sevdiğim betimlemeleri bile (Belki fark etmişsinizdir.) kısa tutuyorum. Ama kısaltınca hikayenin özü de sanki gözümde kayboluyor. Bu birazda hep uzun kitaplar okuduğum için oluyor. Okuduğum yazarların çoğunun uzun anlatımları oluyor. Öyküyü yeni yazdım. Ama kurgulağım dünyanın bir parçası olarak yazdım. Benim uzun yazmış olduğum bir kitabım var. Değerli yorumunuz onun içinde geçerli olacaktır. Bir daha ki sefere daha kısa bir öykü yazmaya çalışacağım. Bu da benim için CHALLENGE olsun. 
1 Beğeni
Öncelikle olumsuz eleştiriniz cuk diye 
oturmuş. 
Bunun farkında olarak öyküyü tamamladım. 
Eğer bunu yapmasam Muge_Kocak için daha büyük bir sıkıntı olurdu diye düşünüyorum. Ama bence oda haklı sizde haklısınız. 
Anlatımı hem kısa hem yumuşatmam lazım. Aynı şeyin farkında olsak ta benim iyiliğim için söylemen kendimi geliştirmem için ihtiyacım olan şeydir. Sonuçta dost acı söyler. 
1 Beğeni
Birbirinizi geliştirmek için buradayız. We can do it!!! 
1 Beğeni
Teşekkür ederim. 
Bölümü kısa tutmaya çalışacağım. Bir daha ki sefere daha öz bir anlatım yapabilirsem yorumunuzla beni haberdar edin. Kendimi geliştirmem için olumludan çok olumsuz yorum daha çok işime gelir. Ama böyle deyince yerden yere vurmayın sakın.
1 Beğeni
Teknik aksaklıklar hepimizde çıkabiliyor ben özellikle hoşuma giden detayları yazmak istedim. Yaratıcılık benim için en önemli maddedir bir yazıyı okurken, bunu sende gördüğüm için bu seferlik diğer kusurlara çok odaklanmamayı tercih ettim.
1 Beğeni
Merhaba İlhan Bey,
Çok uzun bir öykü kaleme almışsınız. Normalde ben uzun öykülerden daha çok hoşlanmama rağmen bu öykünün üzülerek beni yorduğunu belirtmeliyim. Okurken bir öykü okuyor gibi değildim. O kadar kalabalık bir yelpazeye sahipti ki ana fikirden zaman zaman uzaklaştım. Daha çok roman formatında devam edecek bir kurgu olmuş bence.
Öykü denildiği zaman okuyucuya kısa anlamda vurucu gerçekler vadeden kurgular daha çok ön plana çıkıyor sanırım. Bu yüzden belki de sizden çarpıcı, farklı bir olgu bekledim ama durağan devam etti bu bekleyişim.
Bunların dışında genel anlamda oluşturmaya çalıştığınız atmosfer ve isimler kararında ve iyiydi. Özellikle Tardis’i nedense istemsiz bir şekilde League of Legends’da ki Talon gibi canlandırdım kafamda hep.
Diyaloglarınızın beni metnin akışına bağladığını söyleyebilirim. Sonunu getirmemde ki en büyük etken buydu. Diyaloglardan yeterince keyif aldım.
Birkaç betimleme ve imla hatası gözüme çarptı fakat bunlardan bolca bendede vardır diğer herkeste olduğu gibi. O yüzden tek tek yazmıyorum bunları.
Önümüzdeki ay görüşmek üzere diyorum…
Sağlıcakla kalın!
1 Beğeni
Yorumunuz için çok teşekkür ederim. 
Genel anlamda hikayeyi uzun yazmak bende alışkanlık haline gelmiş. Yorucu olduğu için gerçekten üzgünüm. Önümüzdeki kurguyu konunun özüne yakın tutmaya çalışacağım. Ayrıca daha çarpıcı bir etki kurguladım. Bu sefer mümkün olduğunca kısa tutacağım. Beni yorumlayın ki bende kendimi geliştirebileyim. 
Sonraki seçkide sizi yormadan beğenizi karşılamaya çalışacağım. …
1 Beğeni
Estağfurullah, o şekilde bir yoruculuk değil merak etmeyin. Burada hepimiz en nihayetinde birbirimizi yükseltmek için varız. Destek olalım. Bekliyorum hikayenizi. 
1 Beğeni
sıcağı sıcağına yorumlayayım. şimdi okudum öyküyü. konu bana göre güzel. uzun olması da sıkıntı değil ama bu uzunlukta bir hikayeyi yazım tarzınız yorucu. sırası ile gördüğüm sıkıntıları yazayım. (benim de profesyonel olmadığımı sadece okuyucu olarak yorumladığımı dikkate alın lütfen)
- eski yazıtlar ile devamının dili aynı. birebir aynı. yazıtı yazan farklı kendi hikayesini anlatan tardis farklı olduğundan bu diller/anlatımlar ayrılmalı.
- genel olarak bir paragraflara ayırma sıkıntısı var. aynı paragrafın içinde koşup duruyoruz. duygu da orada veriliyor, olay da orada anlatılıyor.-
- tekrarlamak istiyorum gerçekten koşup duruyoruz, okurken yoruldum.
- karakterimizi biraz daha tanımak isterdim hikaye içinde. son bir cümle ile bağlamak yerine biraz daha içerilere yayılabilirdi gibi geldi.
benim anladığım kadarı ile hikayeyi tamamen oturtmuşsunuz kafanızda ve yazmak kısmı sizi heyecana sürüklemiş. bende de öyle oluyor. hikayenin sonunu kafamda bağladığım an son kısmı koşarak gidiyorum. sizinkinde sırıtan şey daha yazmaya başlamadan sonunu bildiğinizden daha en baştan koşmaya başlamışsınız.
konunuz çok güzel. daha iyi yazabilirsiniz bu görülüyor. elinize sağlık.
1 Beğeni
Vay be 
Bu kadar güzel açıklamış olduğunuz için öncelikle çok teşekkür ederim. Burada yazdığım ilk öykü olduğu için ve fazla zaman kalmadığı için koşuşturduğum doğrudur. Paragraf konusunda tüm hikayelerimde sıkıntılarım her zaman vardı. Bu konuda acele edince iyice arap saçına döndürdüm. Karakteri veya ayrıntıları kısa tutmam ne yazık ki kırpmak zorunda olduğum yerlerdi. Çünkü anlatmaya çalıştığım noktayı odaklamaya çalışıyordum. Ama ilk öyküm olduğu için ve nereyi kırpmam gerektiği konusunda kararsız kaldığım için karakterleri ve betimlemeleri kırptım. Kısaca batırdım. Size basit spoiler vereyim. 
Karakterin okuduğu yazıt aslında başka bir hikayemin ama aynı dünyada geçen bir karakterin anlattıklarıydı. Öyküye biraz açıklık getirmesi içindi. Ama yorumlardan şimdi gereksiz olduğunu anladım. Hem öyküyü gereksiz uzattım. Hem de sıkıcı bir anlatıma sebep oldum. Dahası gerçekçi bir bağlantı olmadığı sizinde takdirinizle iyice netleşti. Bir sonraki seçkide başka alıntı olmayacak. Ayrıca paragraflarda şaşırmak ve uzun yazıda inşallah olmayacak. İnşallah da bu uyarılarınızın değerini gösterebilirim. Virüs’te görüşmek üzere 
Merhabalar @Ilhan_Kahraman,
Uzun bir öykü olmuş. Çok emek vermişsiniz.
Kaleminize sağlık.
Sonraki seçkilerde görüşmek dileğiyle. 
1 Beğeni