Raised by Wolves (2020-)

Ben de yedinci bölümü bitirdim şimdi. Dizi fena değil öyle aman aman muhteşem de değil. Bazı noktalarda dark/westworld benzeri gereksiz gizem katma çabaları var ve beni nir miktar rahatsız ediyor. Her bölüm neredeyse aralıksız sorular sorduruyor ancak bir elin parmaklarını geçmeyecek kadarını cevaplıyor. Gidişattan anladığım kadarıyla dizinin cevap vermeye de niyeti yok zaten, olaylar ilerledikçe anladığımız ya da öğrwndiğimiz kadarını bilecek gibiyiz. (Karakter gelişiminden bahsetmiyorum, Sol’dan inançtan, kehanetten veya kepler 22b’den --bu gezegen sanırım birkaç yıl önce yaşanabilir kuşakta bulunan dünyaya aşırı benzeyen bir gezegendi-- bahsediyorum.

Umarım beni yanıltır ama dizi tecrübem tersini söylüyor.

Bu sorunlar dışında gerçek bir bilimkurgu ve gerçekten de güzel bir drama. Oyunculuklar güzel, müzikler yerinde set tasarımları da fena değil.

İlk 3 bölüm çok iyiydi sonrasında tempo düştü ama yine de izlettiriyor.

Atmosfer kusursuza yakın benim için. Büyük oranda atmosfer için izliyorum.

Travis Fimmel seçimi büyük bir hata olmuş. Belli ki bu oyuncu Ragnar’dan başka karakter canlandıramayacak. Ses duymaya başladıktan sonraki oyunculuğu ile Ragnar’ın uyuşturucu bağımlısı olduğundan sonraki oyunculuk birebir aynı. Bana o karakterin senaryosu da saçma geldi, çocukluğunda ateist ve asker olarak büyütülen ve eğitilen birisi sırf sesler duyuyor diye Mitra Peygamberine dönüşmez bence. Seslerin hacker tarafından gönderildiği aşırı belli değil mi?

Keşke no-name bir oyuncu seçilseymiş.

Game of Thrones’da Sam’in demokrasiyi keşfetmesi gibi burada da Campion vejeteryanlığı keşfettirmişler. Bana biraz zorlama geldi ama neyse.

Dizinin 5-6 sezon devam edeceğini okudum, hikaye bana göre tıkanmak üzere. Süprizler ile konu genişler umarım.

1 Beğeni

Zaten ilk gizlediğiniz kısımda herkes dizinin Westworld’e biraz benzediğini düşündü bence.

2 Beğeni
1 Beğeni

Annenin gerçek hayatta da robot olduğunu düşünüyorum. :smiley: Oyunculuğu harikaymış.

1 Beğeni

@dieter, Saniyede mizaç değişiyor. :face_with_monocle:

Anne (Amanda Collin) öyle bir robot ki, ideal ebeveynden toksit ebeveyne, oradan helikopter ebeveyne, oradan da ideal ebeveyne hızlıca geçebiliyor. Olası bütün anne programları yüklenmiş gibi. :sweat_smile:

O değil de, şaka maka, dizinin fragmanı yayınlanınca ortaya attığım tahmin aşağı yukarı tuttu gibi. Hani, Anne ile Marcus arasındaki zıtlaşmanın uçuruma dönüşmesi; Anne’nin tekinsiz olsa da iyicil, Marcus’un dostane gelse de kötücül tarafta konumlanması.

Ayrıca, 8. ve 9. bölümlerle dizinin hem nimeti hem de belası olabilecek iki unsur yoğunluğunu arttırdı. Bilimin büyüselliği ile mitsel/arketipsel altyapı arasındaki dengede ipin ucunu kaçırırsalar, sebep-sonuç bakımından tatmin eden ama bu sefer de “Yani, tamam, anladık; şunlar aslında şunu temsilen, bunların olayı da bu…” dedirten okumalara kalabiliriz.

Diziyi dikkate değer kılan düşünsel yönün bir ayağı o mitsel/arketipsel kısımdan besleniyor. O kısım çok öne çıkarsa dizinin asıl keyif veren yönü sekteye uğrayabilir. Diziyi yaratanlar, “Bakın, ne kadar altı dolu göndermeler yapıyoruz.” şovuna ve bunun “zeki gözükme” hevesinin ayartıcılığına kapılmaz umarım.

Dizinin bu sezonunda fazla bir şey açıklanmayacağı kanaatindeyim. Riskli bir şey. Özellikle şu salgın döneminde çekimler aksıyorken. Bazı cevapları ikinci sezona bırakmazsalar iyi ederler. “Bir şey açıklanmadı ki!” tatminsizliği gizeme yönelik beklentiyi arttırır, öyle ki, verilen cevap bile tatmin etmeyebilir. Gizem yaratmanın olumsuz yönü işte.

Neyse, huyum değil ama bir iki önemsiz teori de ben atayım. Sağda solda dizinin kendi anlattığına ters düşen uçuk kaçık teoriler çıkıyor. Bizim neyimiz eksik. :sweat_smile:

Mini Teoriler

1-Ortaya çıkan yaratıklar gezegenin eski halkından olabilir. Bir tür Maymunlar Gezegeni senaryosu yani.

Ama bizimkiler 13 yıl oradayken ortaya çıkmamıştılar. Gemi düşünce görünmeye başladılar… Yerin altından geliyorlar… Hmm… Belki de bir tür klondurlar. Sarsıntı ya da gezegene daha fazla insanın gelmesi yeraltındaki bir şeyi harekete geçirmiştir. O şey de yaratıkları kontrol ederek yüzeye yönlendiriyor.

2-Gezegedeki kimliği belirsiz kişi, hani yüzü sargılı, çocukların sinyallerini sığınağına götüren. O da gezegenin eski halkının son bilinçli temsilcisi olabilir. Mithralılardan kaçarken insanüstü bir çeviklik sergilemişti. İnsan olması zaten imkânsız gibi; Kepler-22b’ye gönderilen iki koloni gemisi var, daha önceden kolonizasyon denemeleri olsaydı muhakkak lafı geçerdi.

3-Gezegendeki tuhaf olayların arkasında, bir tür yapay zekâ ya da binlerce yıldır zihni açık biçimde uyuyan bir varlık olabilir. Belki ikisi birden. Farklı amaçlarla insanları ve androidleri birbirlerine karşı piyon gibi kullanıyor olabilirler. Net değil. Bu güç tek mi, birkaç tane mi, orası belli değil.

Anne’ye ele geçirmeye ve kendi gizil amacına göre kullanma derdinde. Devamlı insanlardan umudu kesmesini istiyor; insan çocukları yok ederek ya da uzaklaştırarak görevsiz bırakmak, o sayede onu kazanmak istiyor. Örneğin, Campion’un aklına girip çocuğun kendisini öldürmesini sağlamaya çalıştı. Lakin küçük kuşkucumuz bu numarayı yemedi. :smiley:

4-Sinyalle bilinçsiz canlılarda tam kontrol, bilinçli canlılardaysa uygun olanları yönlendiren bir güç var, orası kesin. Basit canlıları diriltmek ya da ilüzyon oluşturma gücü de var. Bu güçün kökeni her neyse, etkisini gemi gezegene varmadan önce göstermiş. Erkekleri cinsel saldırgana dönüştürülmesinin arkasında, insanları kendi amaçları doğrultusunda çoğaltma gayreti varmış gibi. Marcus da bilinçsizce Anne’ye tutkuyla bakıyordu. Bu belki gezegende farklı amaçlar güden zıt güçler olasılığını kuvvetlendiriyor.

3 Beğeni
  1. bölüm çok keyifliydi. Ridley scott yaratılış meselesini alien evreninde az çok işliyordu. Prometheus’da artık tavan yapmıştı. Bu dizide de meseleyi kendi bakış açısıyla ele alıyor. Adamın cidden çok özel bi dokunuşu var. Dizi iyi bi final yapacak gibi.
1 Beğeni

10.bölümü izledim ve açık konuşmak gerekirse bu nasıl bölümdü dedim. 9.Bölüme kadar herşey yeterince güzeldi ama 10.bölümde bilimkurgudan fantastik kurguya direk geçtiler gibi.

2 Beğeni

Henüz izlemedim ben ama bu fantastiğe geçişi ben 6. Bölümde hissetmiştim. Bir anda oraya geçişi çok kötüydü. Umarım sezon finali saha kötüsü değildir.

An itibariyle 1. sezon finalini izledim ve beğendim diyebilirim. Oyunculukları beğendim daha çok. Bilimkurgu tarafı pek tatmin etmedi ama hamileliğin sonucunun Alien (blur uzun olsun da filmin adı belli olmasın) filmindeki gibi olacağına ihtimal vermesem de bi nebze öyle oldu.

Bazı sorularımıza cevap bulsak da tatmin olmadım ben. 2. sezon uçan dev yılan balığından saklanmakla geçecek belli ki.

Benim teorim diziyi bilimkurgu olarak düşünecek olursak o sesin gezegende yaşayan son bilinçli varlıklar tarafından yapıldığı veya bir deney sonucu oluşturdukları telekinezi gücü çok kuvvetli bir yaratık tarafından yapıldığı. Ama asıl amacı belli değil. Asıl sorun gezegendeki bilinçli canlılar(Muhtemelen insanların ataları) tersine evrim geçiriyorsa bunlar tüm uygarlıkları boyunca neden sadece beşgenden oluşan 2 taş oydular ? Neden sadece tek hayvan türü var gezegende? Neden 12 senedir kendilerini göstermediler? vs vs. çok soru çıkıyor ortaya ama nasıl cevap verecekleri muallak.

İntro ve bitkilerin hafif miktarda radyasyon içermesinden dolayı çok büyük radyoaktif patlama oldu ve tüm gezegendeki canlı yaşamı 3-4 bitki dışında sona erdi diye cevaplayacaklar bence bu sorunun cevabını. İnşallah maymunlar gezegeni gibi kepler 22b aslında bizim dünyamız çıkmaz.

Ya da bu yaratıklar kepler 22b’nin başka bölgesine inen insanlar ve bir şekilde mutasyona uğradı. Ki bu durum tersine evrim ile de uyuşuyor. DNA’ları değişip Kepler 22b’nin habitatıya karışmış vs vs.

1 Beğeni

İlk sezon bitti. Finaliyle, beklentileri karşıladı bence. Çeşitlilik ve hikaye bakımında tatmin ediciydi. Birçok soru da cevaplandırılmamış oldu böylelikle. Ama böyle bir dizi için ilk sezondan her şeyin açığa çıkması da sonraki sezonların olmayacağı anlamına gelirdi. İkinci sezon çok bekletmez umarım.

Çevirmenin Sol’un izniyle görüşmek üzere notu çok iyiydi bu arada. :joy:

1 Beğeni

Motherın karnında insan embriyosu olmadığı çok belliydi. Karnını patlatarak çıkacak sandım ağzından çıktı. Çukurun kenarında bıçakladığı canlı prometheus’taki mühendislere benziyordu. Sonra mağaranın içinde bulduğu kask direkt mühendis kaskıydı. Amanın yoksa aynı evrende mi geçiyorlar diye heyecanlandım.

2 Beğeni

Yoksa anneden doğan kraliçe Alien gibi bir şey mi?

Oraya bağlanacağını sanmıyorum ama hikayelerde benzerlik var. Zaten dizinin ışıklandırmaları, mekanlar vesair çok benzer. Ben yaşamın başlangıcının bu gdzegende olduğunu sonrasında dünyaya gittiklerini ve hayatın tekrsrdan buraya gelmek uzerine kurulu bir döngü olduğunu düşünüyorum. Klasik senaryo ama fena değil yine de. Zaten duvardaki yazılar da bu fikri destekliyor. Ben açıkçası tatmin olmadım, çünkü çok fazla soru var ve yanıtlayacaklarını ya da buna zamanları olacağını sanmıyorum. Sol, Gezegenin geçmişi, Mithraikler vs vs…

Bu arada Mühendislerle ilgili Prometheus da silinmis bir sahne vardı. Birkaç teori de vardı biliyor musun bilmiyorum ama güzel bir şeyler çıkıyordu ordan.

Bu arada arkadaşlar spoiler verirken lütfen etiket kullanın. Dlrekt son bölüme kada izlememiş insanlara bilgi vermiş oluyorsunuz.

1 Beğeni

Son bölümü yani sezon finalini de izledim. Diziye karşı heyecanımı kaybettiğimi farkettim. İlk 3 bölümü soluksuz izlemiştim sonraki bölümlerde düşüş olsa da izlemeye devam ettim. Son 3 bölümü ise sırf sezonu bitirmek için izledim. 7. bölümden itibaren sonraki bölümde ne olacak hiç merak etmemeye başladım.

Sezon finali de bu şekilde oldu. Dizinin atmosferini çok beğeniyorum onun sebebi de Ailen serisini andırması.

Mother’ın karnından çıkan yaratık, mutant vari cübbeli insanlar vs hakkında teori üretip daha fazlasını merak ediyor olmam gerekirdi ama hiç merak etmiyorum açıkcası, diziyi burada bırakırım gelecek sezonu izlemem muhtemelen.

Şunu da eklemem gerekir Prometheus ve Covenant filmlerini de çok beğenmemiştim.

1 Beğeni

Hep alien deniliyo ama dizi prometheus’tan fırlamış gibi. Prometheus’a çok yükselmiş, covenantla hevesi kaçan biri olarak dizi son bölümdeki saçmalıklar dışında beni ikinci sezonu izlemeye ikna etti. İlk bölümler çok tadındaydı zaten. Bakalım neler olacak. Finaldeki o uçan yılan üzerinden gitmez umarım. Yine bilim kurguya dönüş yaparsa akar bu dizi

Dizinin son üç bölümü final gibiydi. Ama şöyle bir final: İlk yedi bölümde hikâyenin altyapısını kurduk, sermayemizi biriktiktik, son üç bölümde de altyapıya odaklanmaktan ilgilenemediğimiz olay örgüsüne ve bir iki gizeme odaklanıp sezonu kapatalım.

Son üç bölüm bu tattaydı.

Finalde tadımı kaçıran iki şey oldu. Bir yanım, hikâye ve altyapısı için gerekliydi, diyor; diğer yanım, iyi güzel de, bunu biraz daha oldu bittiye getirmeden yapamazlar mıydı, diyor.

Sürprizbozanlı içerik

1-Anne ve Baba’ya veda ediyoruz zannettirip ve hatta resmen öldürmek. Sonra mucizevi biçimde geri getirmek.

Dizinin şu hem bereket hem de lanet mitselliği açısından bakılırsa, evet, anlamlı. Bazı şeyleri geçmişte bırakarak yeniden doğdular. Özlerini kaybetmeden yeni amaçlar edinmiş yeni tohumlara dönüştüler. Sekans da ilk bölümdeki gezegene iniş sekansının tersyüz edilmiş hali gibiydi.

Çiftimiz görevlerini tamamlamanın vermiş olduğu huzurla veda ettiler. Artık kendilerini manipüle etmeye çalışan bir güç olduğunu da biliyorlardı.

Bu iki bilgi, çiftimizin farklı amaçlar peşine düşeceği sinyalini veriyor olabilir. Kendilerini ebeveynlikten azade kıldılar, bir bakıma. Evet, programları gereği özellikle çocuklara ve yeni insanlığa yardımları olacaktır. Lakin aşırı korumacılık, görev adına birbirleriyle ters düşmek, sır saklamak vb. azalacak ya da hiç olmayacak; android ırkı olarak, hem programımıza ters düşmeyelim hem de kendi yolumuza bakalım çizgisinde ilerleyebilirler.

Fakat! Bunu lavlar arasına girip çıkarak yaptırmanın yolu yok muydu? Mekik düşerken sıcaklık sebebiyle devreleri yandı; çıkınca yepisyeni çıktılar, mekik de dahil.

Yaratığın hikmeti midir, başka bir gücün mü, fark etmiyor. Hoş, öyle bir gücü olan her neyse, hikâye gidişatına göre gücü ve yapabildikleri değişkenlik gösteriyor. Buna ayakları yere basan, ikna edebilecek nitelikte bir açıklama gerek. Bu da yetmez, varsa arkasındaki mantık da açıklanmalı. Dizi bir anda iptal olmazsa, umarım bu arzumuz yerine getirmeye lütfederler.

2-Ateistlerin asıl koloni gemilerinin ortaya çıkması.

Bundan çok da şikayetçi değilim. Dünya yok olurken Ateistlerin aklına gemi yapmak gelmemiş mi, sorusunu kendi kendime soruyordum. Androidli embriyo kolonisi fikri, fazla idealistçe ve oldukça riskli gelmişti. “Aman, neyse, hikâye böyle.” diyerek sineye çektiğim şeyin sezon finalinde karşımıza çıkmasını garipsemedim.

Yeni gemi demek, yeni karakterler, yeni durumlar, yeni bilgiler, yeni açılımlar, yeni altmetinler demek.

Fakat! İkinci sezonun ilk bölümlerinde o gemi de uzun süre sağlam kalmazmış gibime geliyor. Göklerde süzülen ve karnı aç dev yılan varken, aa, ömrü ve hikâyeye yön verme kudreti uzun değilmiş gibime geliyor.

Dizi boyunca Ateistler ve Mithralılar insanlığın nahoş taraflarını göstermek için bir araçtı. Kepler-22’deki Mithralı performansını izledik, sıra Ateistlerde. Sonucun aşağı yukarı ne olacağıyla belli gibi. Eski dünyanın insanları, umutların yanında hatalarını ve kusurlarını da getiriyor. Onlar da kendi tarzlarında yanılgılara düşerek Kepler-22b’nin merhametine kalabilirler.

Belki -varsalar- oradaki çocuklar da bizimkilerin bağımsız kolonisine katılırlar. Tabii, intihar bombacısı olmaları için çocukları geride bırakmadılarsa.

Ridley Scott allem etmiş kallem etmiş, dizinin yaratıcısı Aaron Guzikowski’nin kendisine olan hayranlığından da faydalanarak, Prometheus ve Alien: Covenant’ta yapmaya çalıştığı ama tamı tamına işleyemediği temalara göre diziyi yapılandırmış. Dizi, Guzikowski’nin tutku projesiyken Scott’ın filmlerde tam işleyemediği veya değinmediği konulara el atabilme fırsatına dönüşmüş gibime geliyor.

Sezon hakkında uzun uzun yazarım. Ama ne zaman biter, belli olmaz.

2 Beğeni

Diziye dair şöyle hoş bir yazı kaleme alınmış:

2 Beğeni

10 bölüm boyunca @arkenstone : Marcus tam Ragnar yaa.
image

2 Beğeni

Spoiler uyarısı.

Evet izleyip bitirdim. Nereden başlasam bilemiyorum. Yani ben ilk sezonu beğendim. Dizi ortasından beri fantastikleşmeye başlasada ilk sezon için yeterliydi. Ama bana öyle geliyor ki ikinci bir lost vakasıyla karşı karşıyayız. Eğer dizi bazı soru işaretlerini gidermeye odaklanmazsa bu iş olmaz.

Öncellikle bu sol denen yaratık her kim ise oldukça güçlü bir varlık olmalı. Benim teorim bu yaratığın bir şekilde dünyadaki insanları zihin yoluyla kontrol edip kendisini tanrı olduğuna inandırması. Ve insanların gelişebilmesi ya da yok edebilmesi için yazıtlar biraktırdığı. Ama bunu neden yaptığıyla ilgili en ufak bir fikrin yok. Belkide bu yaratık bir tur şeytandır. Malûm adamın tekinin zihnine girip kıza tecavüz etirdi(bu da başka bir soru. Niye böyle bir şey yaptı. )

Ya da şöylece olabilir. Insan yaşamı kepler gezegeninde başlayıp sonradan dünyaya sıçramış olabilir. Belkide ateistin yaptığı gibi. Kepler gezegendekilerde çocuklarını dünyaya göndermistir.

Bilmiyorum bilmiyorum bilmiyorum. Umarım dizi tüm bu soruları cevaplar. Yoksa dizi tarihine bir fiyasko olarak geçer bu dizi. Umarım soru işaretlerinin altında ezilmez. Daha yazsam yazarim. Paragraflar dolusu olur. O yüzden burada bırakıyorum. Zaten arkadaşlar yukarıda yeterince yazıp çizmişler.

Not: uçan dizi görüp dizi iyice fantastikleşti diyenler. Lütfen unutmayın bu bir Space Opera.

Çekirdeğin içinden geçme olayına ise diyecek bir şey bulamıyorum. Lütfen güzel bir yere bağlayın. Sırf sperm, yumurta yapacaz diye biraz abartmışlar gibi duruyor.

Not 2: Ridley Scott iyi bir yönetmen misin kötü bir yönetmen misin karar veremiyorum. Bir yanda Alien, Blade Runner. RbW’ın ilk iki bölümü diğer yanda prometheus, Alien Covenant.

1 Beğeni