Öykü Seçkisi'nde okumak için: https://oykuseckisi.com/sinyor-pinokyonun-buyuk-caresizligi/
Roma’nın önde gelen iş adamlarından Sinyor Pinokyo devlet başkanlığına aday olduğunu açıkladığı günün ertesi sabahı şehre tepeden bakan gökdeleninin elli ikinci katındaki ofisinin penceresinden dışarıya, gri bulutların altındaki gökdelenler denizine bakıyordu. Gökyüzündeki gri bulutların üstü berbat bir pusla kaplıydı ve uzun süre çekileceğe benzemiyordu Gökdelenlerin çoğu camla kaplı yüzlerini karşılıklı olarak birbirlerine yansıtıyordu. Birkaç saat… (DEVAMI…)
Merhaba @Lightsky
Bu temayla karşılaştığımda, Pinokyo’yu okumayı istediğim öykülerden biri de sizin işlediğiniz çerçevedeydi. Politika/yalan/finansal güç. Bu üçlemeyi, zaten oturmuş cümlelerinizle okuyucuya çok iyi anlattığınızı düşünüyorum. İronik, gerçekçi ve keyifli bu öykü için teşekkürler.
Kaleminize sağlık
Müge
Selam @Lightsky
Post-modern bir Hayvan Çiftliği olmuş resmen. Yine başarılıydı. Pinokyo’nun sıkıntısını ta içimde hissettim. Hep soruyorum kendi kendime, Beştepe’den geçerken; acaba rahat uyuyor mu içeride? Sanırım bu öykü o sorunun cevabını veriyor. Kalemine sağlık. Görüşürüz.
Selam @ulu.kasvet,
Değer kattın. Çok teşekkür ederim.
Sağlıcakla.
Görüşmek üzere.
Not: Kendi kendine sorduğun soru nedeniyle uzun uzun düşündüm.
Hepimizin bildiği gibi okur-hiç kuşkusuz-bizzat öyküyü var eden temel unsurlardan biridir ve yazarın dahi düşünmediklerini düşünür, yazarın aklına bile gelmeyenleri aklında dolaştırır, kahramanı çeşitli kılıklara sokarak gözünde canlandırıp onu dünya üstünde tanıdığı birçok kişiyle özdeşleştirebilir. Bu da-ne büyük bir mutluluktur ki-öyküyü zenginleştirir.
Öyküyü kurgularken geçirdiğim aşamaları da paylaşmak amacıyla belirtmek isterim ki ben Sinyor Pinokyo için-yine bir kurgusal karakter olan-Peaky Blinders dizisindeki Tommy Shelby’den esinlendim.
Merhaba,
Pinokyo’ya duyduğum tüm sempatimi alıp götürdünüz benden. Özellikle günümüzün siyasi liderleriyle karşılaştırınca daha bir antipatik hâl aldı sevgili Pinokyo. Basın özgürlüksüzlüklerine yapmış olduğunuz göndermeler de gayet isabetliydi. Yalana isyan eden burunlar, göğü delenlerden daha yüksektedir nazarımda. Yüreğinize sağlık.
Merhaba,
Değer kattığınız için çok teşekkür ederim.
Siz yine de Pinokyo’ya sempati duymaya devam edin, çocuk masumiyetine güvenin.
Bu öyküdeki kahraman, şaire; “Biz büyüdük ve kirlendi dünya” dedirten bir “Sinyor.”
Sevgiler.
Duyguları vermenizdeki ustalığınıza gönderme yaptım. Yoksa profil fotoğrafımdaki çocuk her gün masumiyetini gözümün içine sokmakta
Geçenlerde oyuncakların pahalı olmasından dert yanan biriyle sohbet etmiştim. Günlük konuşmalardan şiire dönüşen çok diyalog oluyor. Ben de onları not alıyorum unutmamak için. Henüz şiirleşmemiş olsa da yeri gelmişken paylaşmak istedim: “ Gerçekleri büyüyor; büyüyen her şey çirkinleşiyor. Belki de bu yüzden oyuncak bebeklerin bu kadar pahalı olması…” Sevgiyle ve edebiyatla kalın…
Paylaşımınız çok kıymetli. Ne iyi ettiniz. Çok teşekkür ederim.
Dileğinizi tekrarlıyorum.
Hep birlikte, sevgiyle ve edebiyatla…