Normalde bu tarz fantastik yazımlarda okuyucuya adaptosyan için zaman tanınır. Bu yüzden genelde fantastik eserler uzun olur. Ancak burada kelime sınırı olduğundan hızlı bir adaptasyon gerektirdi. Bunu farklındayım. Bu ayki öyküm, kişiselleştirilmiş bir hikaye olduğundan bu gerekliliği göz ardı ettiğim bir çalışma oldu. Buna rağmen içine girebilmene sevindim.
Adına Düzen dediğim bu evreni çok uzun zamandır yazıyorum. Yani bu okuduğun hikaye benim ilk üretimim değil ve Özel sayı için yazdığım Baba ve Oğul öyküm, bu evreni güzel bir şekilde anlatıyor. İlgini çektiyse ve daha fazla türk mitolojisi görmek istersen seni oraya da beklerim.
Bu hikaye burada bitti ama oluşturduğum evren üretimine devam ediyor.
İlgin ve merakın için müteşekkirim
Sevgiler
Dipsiz
Öncelikle Seçki’de ilk kez bir öykünü okuyorum. Malum ben de yeniyim, bu yüzden benim olduğum aylarda olmayan yazarları okuma fırsatım maalesef olmamıştı. Ancak Murat’tan duyduğum kadarıyla, belli bir fantastik evrenin var ve bütünün parçaları şeklinde öyküler yayınlıyorsun. (Doğru anlamışımdır umarım. ) Burada yaşadığım, diğer yazılarını okumadan bunu okuduğum zaman anlamakta zorlanır mıyım kaygısıydı ama öyle olmadı. Benim için, fazla uzun bir yazı ve aslında öykülerin ilk yayınlandığı gün senin öyküne başladım fakat tamamlayamadım (benim hem bu türe uzak oluşumdan hem de zamansızlığımdan kaynaklı tamamen.). Buna rağmen, yazı odaklanmış bir şekilde oturup okuyabildiğim zaman sürükleyici geldi ve yarattığın evrene de girebildim. Sadece Gaye ve çocukların söz konusu olduğunu bildiğim için, her terslik olduğunda; “Dipsiz borcunu böyle bir öyküyle ödemez ve mutlu son olacaktır bir yerde.” diye beklentim oldu. Tanıdığımız karakterleri işin içine soktuğunu bilmek, bir okuyucu olarak bende bu hissi uyandırdı.
Velhasıl; ben beğendim. Yazınsal anlamda tanıştığımıza da çok memnun oldum. Sayenizde uzak olduğum türleri de okuyarak farklı ufuklar açıyorum kendimde. Emeğine, yüreğine sağlık.
Gayet doğru anlamışsın. Adı Düzen ve kendi içinde bir sistematikle sürekli hikayeler üretiyor. Aylık temalarda yazmak kendi evrenimi genişletmeyi sağlıyor. Bu konu hakkında saatlerce konuşabilirim ancak bu kadarla yetinerek susuyorum.
Diğer yandan anlamakta zorlanma konusunda yaşadığın endişeyi okuduğumda gözlerime inanamadım. Korkutucu mu görünüyor yazdıklarım ya da okuyucuyu dışlıyor mu? Aksine yapmaya çalıştığım ve buraya her öykü gönderdiğimde bu kadar uzun yazmak zorunda oluşumun nedeni okuyucuyu içeri alabilmek.
Yazılarımı okuyup "Hikaye benim için uzundu"diyen de var “Bu türe pek yakın olmadığnı” söyleyende. Merak ediyorum acaba sence ben hangi tür yazıyorum? Tamemen meraktan soruyorum.
En azından fantastik yazdığımı, fantastik ağırlıklı bir ortamı olduğunu düşündüğüm bu platformda - kendimce doğru yerde- yayınlandığını düşünmek beni rahatlatıyordu. Sanırım birşeyleri kaçırıyor da olabilirim.
Okuduğun ve yorumladığın için çok teşekkürler
Sevgiler
Dipsiz
Hayır, korkutucu görünmüyor. Yazdığın her öyküyü, Düzen adındaki evrenin birbirini takip eden öyküleri zannettiğim için, diğerlerini okumadan hiçbir şey anlamayabilirim sanmıştım ama bu kısmı yanlış anlamışım. Her öykünün kendi içinde ayrı bir başı ve sonu var sanırım ya da en azından bu öykünün öyleydi.
Bence sen “fantastik” türde yazıyorsun. Sence de öyle yazıyorsun. Bu platform da fantastik türde yazılara ağırlıkla yer veriyor yine bence de, sence de.
Kaçırdığın bir şey var mı bilmem, ben de buraların yenisiyim. Doğru yanıt verecek kişi olmayabilirim de. Benim şahsıma mı sordun, genel olarak tüm yorumlayanlara mı sordun, onu da anlayamadım ama rahatlamamanı gerektirecek veya kaçırdığın bir şey olduğunu düşünmüyorum. Her okuyucu şahsi beğenileri doğrultusunda yorum yapıyor. Siteye herkesin girebileceği gibi, herkes her yazıyı okuyabiliyor ve yorumlar da aynı doğrultuda öznel oluyor. Hepimiz yazarken inandığımız ve kendimizi rahat hissettiğimiz çizgide ilerlemeliyiz diye düşünüyorum. Bunu hisseden okuyucular da, ışığa üşüşen kelebek gibi yazılarımıza erişecektir zaten.
Merhaba, oldukça uzun bir öyküydü. Ara ara zorlansam da ilerki bölümlerde toparladım. İlginç ve yaratıcı bir konu. Sonu da güzel bağlanmış… Kaleminize sağlık.
) Burada yaşadığım, diğer yazılarını okumadan bunu okuduğum zaman anlamakta zorlanır mıyım kaygısıydı ama öyle olmadı. Benim için, fazla uzun bir yazı ve aslında öykülerin ilk yayınlandığı gün senin öyküne başladım fakat tamamlayamadım (benim hem bu türe uzak oluşumdan hem de zamansızlığımdan kaynaklı tamamen.). Buna rağmen, yazı odaklanmış bir şekilde oturup okuyabildiğim zaman sürükleyici geldi ve yarattığın evrene de girebildim. Sadece Gaye ve çocukların söz konusu olduğunu bildiğim için, her terslik olduğunda; “Dipsiz borcunu böyle bir öyküyle ödemez ve mutlu son olacaktır bir yerde.” diye beklentim oldu. 
Tanıdığımız karakterleri işin içine soktuğunu bilmek, bir okuyucu olarak bende bu hissi uyandırdı.
Yazdığın her öyküyü, Düzen adındaki evrenin birbirini takip eden öyküleri zannettiğim için, diğerlerini okumadan hiçbir şey anlamayabilirim sanmıştım ama bu kısmı yanlış anlamışım. Her öykünün kendi içinde ayrı bir başı ve sonu var sanırım ya da en azından bu öykünün öyleydi.
Bence sen “fantastik” türde yazıyorsun. Sence de öyle yazıyorsun. Bu platform da fantastik türde yazılara ağırlıkla yer veriyor yine bence de, sence de.