Üç Cisim Problemi (Dizi Hakkında Genel Sohbet)

Uzayda nükleer bomba patlayabilir. Zaten bu bilimkurgu değil, testleri yapılmış bir teknik. İlk olarak, atom bombasını da imal eden Institute of Advanced Studies bilimadamları tarafından -özellikle Stanislaw Ulam- ortaya atılmış ve denenmiştir. Aşağıda Orion Projesi olarak da bilinen bu projenin test görüntülerini bulabilirsiniz. (Zaten dizide de bu testlere referans veriliyor.)

Not. Üç Cisim Üçlemesi sağlam bilimsel tutarlılığıyla biliniyor.

3 Beğeni

Hocam direk kaynak göstermessen verdiğin bilgi yanlış. yani metinsel bir şey arıyorum yada daha net bir açıklama. orion testi 50 lerde dünyada yapılan görüntüymüş o uzay hiç bu projede test edilmemiş. aşağıda yazdığım başka bir projede bomba testi var.

Orion projesi bomba değil, füzyon temelli bir araç yollamakmış. Bu olur mantıklı. Yani bir patlama var ama bu roketn içinde oluyor bir nevi içten yanma hidrojen yakıtı yerine f,zyon kullanımı. Ben bunu wikide okudum. Lakin İki şey arasında büyük fark var.

Project Orion (nuclear propulsion) - Wikipedia.

Hatam varsa düzeltirsin. Dizide bu araç yok. Dizide atom bombasının patlaması var. Hemde peş peşe bir rotada 300 tane.


dizide şu resimdeki gibi bir olay gerçekleşiyor. şayet uzayda bir itici güç açıa çıkacaksa atom bombasının bu gücü sadece kırmızı yönlü olmamalı. dahası bombanın parçalarıda bir ivme ile savrulacak. bu olay 300 kere tekrar edecek. o kapsülün rotadan sapmaması ve zarar görmemesi imkansız. dizide yeşil ile belirttiğim itmeler yok.

paylaştığın test görüntüleri dünyada yapılmış. Starfish Prime diye bir proje var bu projede uzayda atom bombası patlatılıyor. bunun sonucundada çok ciddi sıkıntılar doğmuş manyetik alanda sapmaya kadar giden. bunun korkusuyla uzayda her türlü nükleer testi yasaklamış abd.

Bunlar benim okuduklarım. Şu ana kadar sadece bomba patlar kısmını öğrenebildim. Yani direk bu teknoloji elde varken nükller itmeli bir roket deneseler daha mantıklı olurmuş ama tek füzyon yetmeyecek gerekli hızlı için. dünden beri interneti kurcalıyorum :frowning: yine de çok sağol başka birşey bulursan paylaş mutlaka.

Daha o 300 bomba uzaya nasıl yerleştiridi
200 yıllık rotada sapmalar güneşler karadelikler vs nasıl olacak bu konu var :smiley:

2 Beğeni

Project Orion was a study conducted in the 1950s and 1960s by the United States Air Force, DARPA,[1] and NASA into the viability of a nuclear pulse spaceship that would be directly propelled by a series of atomic explosions behind the craft.[2][3] Early versions of the vehicle were proposed to take off from the ground; later versions were presented for use only in space.

Dogru anliyorsam dedigim gibi bu bomba degil hocam. Bu bir arac icinde atom bombasi mantigi ile guc saglama var.

Aslinda interstella daha mantikliydi orada yildizin etrafindan ivmelenip hiz kazaniyorlardi.

Kitabinokumadim ama bu seri bombalar kismi bence asiri sacma ve tutarsiz.

1 tanesinin itisini bile hesaplamak zor. Dur bakalim baska yorumlar ne diyecek.

1 Beğeni

Ama tabii sonuçta bunun çapasını mevcut bilime atan ve onu olası uç sonuçlarına kadar takip eden bir bilimkurgu eseri olduğunu da unutmamak lazım. Kitapta ve dizide sözü edilen nükleer patlamalı tahrik sistemi var mı var, radyasyon yelkenleri var mı var fakat bunların temellerinin varlığı gelecekte ille de böylesi bir teknolojiye yol açacak demek değildir. Hatta bilimkurgu isabetli olduğu yerlerden çok tutturamadığı gelecek tasvirleriyle ilginçtir. Aksi takdirde, kâğıt üzerinde mükemmel olan üç robot yasasının, kitapların tasavvur ettiği geleceğe yaklaştığımız bugünlerde neden hiç ortalıkta görünmediği sorusu üzerinden Robot Serisi’ni de çöpe atabiliriz pekâlâ.

300 bomba oraya nasıl yerleştirilecek, hiç sapma olmayacak mı sorularına benzer şekilde, minimum maliyetlerle ölümcül silahlar yaratmaya ant içmiş kapitalizmin “bir robot bir insana zarar veremez” düsturunu nasıl kabul edebileceğini de sorgulayabiliriz. Nitekim tam tersi yönde gelişiyor bu çalışmalar.

Burada “varsayılan” teknolojinin her teknoloji gibi nasılı bulunmuş ve yanılmıyorsam Clarke’ın dediği gibi sihirden ayırtedilemeyecek denli gelişmiş bir teknoloji olduğu kabulüyle işe başlamazsanız tüm b-k’yı da yok sayabilirsiniz. Kurgudur sonuçta.

Bir de kitapta çok daha detaylı işleniyor bütün ele aldığı her şey.

4 Beğeni

Tabi sonuçta kurgu ama diyorum ya interstellar daha oturakli bir firlatma ve gidiş tasvir etmisti.

Keza bu Orion zimbirtisi da daha mantikli duruyor. Kitapta roket yapicaz, bu roket füzyon itisli olacak dese, gücünü de kurgusal olarak bilmem ne deneyi ile arttirdik deseler daha mantikli olurdu.

Belki de once bir okumam lazim ben okumadim kitaplari.

1 Beğeni

Kitaplara baktım biraz. Kitapta bu fikri dile getiren kişi fikrin temelinin Stanislaw Ulam’ın 1946’daki nuclear pulse propulsion konulu çalışması olduğunu söylüyor. Sonrasında ise nuclear pulse propulsion konusunda o zamana kadarki çalışmaların tamamında yakıtın uzay gemisi içeriğinde taşındığı, yakıtın uzay gemisinin güzergahı üzerine konumlandırılmasının ise ilk kez şimdi dile getirildiği söyleniyor. Yani nükleer bombaların uzaya belirli aralıklarla konumlandırılması yazarın ortaya koyduğu bir fikir diye anlıyorum.

Bombaları uzay gemisinde taşımamanın gerekçesi olarak ise bombaların ağırlığı sebebiyle yeterli ivmelenmeye ulaşılamayacak olması gösteriliyor. Işık hızının yüzde biri gibi yüksek bir hıza ulaşılması hedefleniyor, bu yüzden geminin mümkün olduğu kadar hafif olması gerekiyor. Zaten kitapta da bu fikir ortaya atıldıktan sonra birkaç sayfa boyunca yelkenin ağırlığı ne olmalı, geminin ağırlığı ne olmalı, gemi patlamalardan zarar görmesin diye yelkeni gemiye bağlayacak halatlar ne kadar uzun olmalı, vs. gibi konulardan bahsediliyor.

Aşağıdaki linkte de bu konuda bazı değerlendirmeler yapılmış. Özellikle Medusa diye geçen ve linki verilen çalışmaya tıklanınca orada da kitaptakine benzer bir yelken tasarımı olduğu görülüyor.

3 Beğeni

Bence de kesinlikle kitapları okumalısınız.

Dizi 5. bölüm ile ilk kitabı bitiriyor. “Böcek” kısmı birinci kitabın sonu tam sonu. Atam bombası hızlandırma yani merdiven projesi de ikinci kitabın başında duvara bakan projelerinden önce yaşanıyor.

Bana kalırsa dizinin yapımcıları ilk 5 bölümün gazı ile ikinci kitabın görece sıkıcı yerlerini geçmek istemişler. Biraz riski bir karar çünkü bu durum dizi de bir tempo problemine neden oluyor. Kitap gibi dizi de ilk 5 bölüm boyunca artan bir ivme ile devam ediyor ve müthiş de bir final yapıyor. Fakat 6.bölüm ile 2. kitabın başına geçildiği için dizi bir anda yavaşlıyor. Sırf sonundaki yavaşlık yüzünden 2. sezon onayı almasaydı büyük hayal kırıklığı olurdu ama şimdi ikinci kitaptaki diğer olaylara daha fazla yer açıldığı için pek bir şey diyemiyorum.

3 Beğeni

Dizinin çok iyi yaptığı işler var ama bana kalırsa bir iki nokta da çok büyük eksiklikleri var.

Bunlardan ilki bilim anlatılış şekli. Örneğin; dizide bilimin öldüğü söylemi parçacık hızlandırıcısı üstünden hızlıca anlatılarak geçiliyor ama kitap bu söylemi; bilimin yapılışı, ilerleyişi ve sonuçlandırılması üzerinden hem basitçe hem de ilgi uyandırıcı bir şekilde anlatılıyor. Bu durum üç cisim probleminin anlatılışı için de geçerli. Dizide bu kısımlar güzel bir görsellikle ama gene kısaca anlatılıyor. Kitapta ise okura tek tek vaka analizleri yaptırılarak detaylıca aktarılıyor ve böylelikle okurda bilime karşı tatlı bir merak da uyandırılıyor.

İkincisi gördüğü eksiklik ise Evans ve Ye Wenjie karakteri üzerinde. İkisininde motivasyonları diziden daha farklı aslında. Örneğin; dizide Evans ilk başta “yok etme” motivasyonunda ama sonradan bu “kurtarıcı” motivasyonuna dönüşüyor. Ye Wenjie de ise durum daha vahim. Kitap boyunca karakter gelişimine vakıf olduğumuz Ye Wenjie dizi de “böcek” ile çöküş yaşıyor ve açılıyor ama kitaplar dediğim gibi karakterin gelişimi ile ilerliyor.

Bunlar dışında tabi ki bir sürü değişiklik var ama bana göre yukarıdaki gibi tonu değiştiren şeyler değiller. Örnek olması açısından Oxfort 5’lisini söyleyebilirim. Aslında bu beşli kitapta geçen farklı farklı kişiler ve birbirleri ile de tanışmıyorlar. Hatta bu kişiler toplamda 4 kişi. Sanırım diziyi izlediyseniz hangi kişinin 5. ve uydurma olduğunu anlamışsınızdır. :slight_smile:

2 Beğeni

Diziyi izliyorum ve çok sevdim. Keşke daha önce keşfetseydim ve ilk kitaptan itibaren okusaydım.
Diziyi bitirdikten sonra ikinci kitaptan devam etmeyi düşünüyorum. Sizce ilk kitaptan mı başlayım, ikinci kitaptan mı?

2 Beğeni

Birinci kitap hocam. Enfes bir kitaptır, dizidekinden çok daha detaylı.

4 Beğeni

Bende şuanda ilk kitabın son 100 sayfasındayım. Bu başlığa şöyle bir bakıp geçiyorum, spoiler yememek için. Seriyi bitirince belki diziyi izlerim -izlemedi :confused:
Okuma etkinliği de varmış forumda zamanında.

Kitabı bitirince üzerinden bir geçeyim etkinliğin :slight_smile:

2 Beğeni

Mutlaka baştan başlayın. Serinin en iyi kitabı ilki zaten.

Bence kitap üstsel olarak artıyor.

Teke Tek Bilim

4 Beğeni

Bugün itibariyle bitirdiğim dizidir. Son bölümdeki izleyenlerin tahmin edebileceği tek bir sahne haricinde dizi olarak baya iyi. Özellikle son dönemlerde benim gibi hiçbir diziyi beğenmeyen beni bile kendine çekebilmişse bazı şeyleri doğru yapıyordur.

3 Beğeni

2.sezon onaylandı :white_check_mark:

7 Beğeni

Ben diziyi sevdim. Devamının geleceğine sevindim.

5 Beğeni