Avrupa Futbol Şampiyonası 4 yılda bir ve çift yıllarda düzenleniyor. Dünya kupası gibi ve onunla 2 yıl arayla tabi. Turnuva aslında geçen seneydi. Pandemi nedeniyle ertelenince isim böyle garip kaldı. 
2 Beğeni
Hiç fark etmiyor biliyor musunuz?
Makro neyse mikro o… Mikro neyse makro o …
Ülke nasıl yönetiliyordu, futbolu, kurumu, şirketi aynı.
Esnafı, okulu, insanı ne kadar kaliteyse devleti, takımı, yaptığı işi de o…
Daha turnuva için yapılan şarkıdan belli zaten ne halde olunduğu…
Bu kadar genç ve uyumlu bir jenerasyon uzun zaman sonra ilk defa yakalandı. Ama biz gençlikten, tecrübeden, şanstan filan gitmedik. Bizim kadar reklam çeken atıp tutan başka bir takım var mıdır acaba? Sürekli siyasetten futbola bir liderlik, sürekli bir yalnızlık teklik vurgusu…
Allah’tan jimlastige filan çok karısamiyorlar da bir şeyler yapabiliyoruz.
2 Beğeni
O da sağolsunlar daha çok yabancı hocaların sayesinde diye biliyorum. Ancak Türkiye’de federasyonu olup da yozlaşmamış hiçbir şey duymadım. En son Bayanlar U15 su topu milli takımı seçmelerinde bile torpil döndüğünü öğrenince yuh demiştim.
Bir turnuvadan daha silindik. En son 2008’de milli takım için heyecanlanmıştım. Bu sefer de biraz beklentiye girdim yalan yok ama Avrupa’nın en kaliteli kadrolarından birine sahip olmamıza rağmen varlık gösteremememiz bana yetti.
Değinmek istediğim 2 nokta var. Birincisi Türk teknik direktörler, diğeri ise oyuncuların seviyesi.
Hiç düşündünüz mü kuaföründen, işçisine, mühendisinden, doktoruna, aşçısından gazetecisine kadar tüm meslek sahipleri avrupada çalışıyorken neden hiç bir türk teknik direktör avrupada çalışmıyor.
Avrupa deyince akıla direkt 5 büyük lig gelmesin, mesela almanya 2. ligi veya hollanda ligi, isviçre ligi, italya 2. ligi. Buralara gidip kendinizi gösterip başarılı olduğunuzda zaten otomatik olarak üst seviye liglerden teklif alırsınız. Ersun Yanal, Aykut Kocaman, Ertuğrul Sağlam, Abdullah Avcı, Hikmet Karaman vb. hiç biri böyle bir şey yapmıyor. Bielsa gibi Guardiola’nın benden daha iyi hoca, bir çok şeyi ondan öğrendim dediği kişi, Leeds takımını alt ligden Premier Lig’e çıkardı ve ilk 10 içerisinde tamamladı ligi.
Taktik bilmiyorlar, dil bilmiyorlar, ekip çalışması yapamıyorlar. Sıradan 2 bundesliga takımının maçında bile takımların ne oynamak istediğini görebiliyorsun, kondisyon zaten çok iyi, maçlar tempolu oluyor. Oyuncular yeteneksiz olsa bile ne yapmak istediklerini anlıyorsun, bir fikir, oyun planı var.
Bizim en iyi taktisyenimiz olduğu söylenen Şenol Güneş’in oyunu neydi? Sahada ne vardı? Panik, doğaçlama, başı kesilmiş tavuk havası. Bir çok açıdan Galler bizden çok gerideydi. Savunma oyuncuları bence çok amatördü. 4 büyüklerde oynayabilecek oyuncular değildi kesinlikle ama Galler ne kadar sakindi. Konuya ne kadar hakimsen ne kadar iyi hazırlandıysan o kadar sakin olursun. Konuya ne kadar yabancıysan o kadar panik olursun.
En iyi FM oynayanlar bilir. FM 08’den bu yana oynarım. Orada her takımın yardımcı antrenörü, taktik antrenörü, teknik antrenörü, hücum antrenörü, şut antrenörü, pas antrenörü vs. vardır. Premier lig veya İspanya ligi takımlarında teknik kadro 20 hatta 30 kişiye kadar çıkar. Peki bizde? Türkiye ligi takımlarında maksimum 3-5 tane böyle antrenör oluyor onlarında özellikleri çok düşük oluyor, oyun bizi kötü gösteriyor vb denilebilir ama böyle değil çoğu türk antrenörün lisansı bile yok, avrupadakilerin A lisansı veya pro lisansı oluyor. Bizim ligden bir takım çalıştıracak olsam ilk işim teknik ekibin, doktorların, gözlemcilerin sözleşmesini fesh edip avrupadan ekip getirmek oluyor.
İkinci konu ise oyuncu kalitesi.
Bence insanlar Euro 2016 takımından o kadar tiksindiler ki hem hocasıyla hem oyuncusuyla. Arda’nın, Caner’in antipatik, kabadayı tavırları ve FT’nin kebapçıyla kavga etmesi yüzünden. Bu yeni kadroya sıkı sıkı sarıldılar ve tabii olduğundan çok daha kaliteli görmeye başladık. En iyi milli takım bu kadro bile denildi. Okan Buruk, Tugay Kerimoğlu, Emre Belözoğlu, Selçuk İnan, Hamit Altıntop seviyesinde 1 orta saha oyuncumuz yok. Beklerimiz evlere şenlik. Sağ kanat oyuncumuz 1 sezon boyunca Leicester’da yedek oturdu. Öyle sonradan da oyuna girmedi, bildiğiniz yedeğin yedeğiydi. Sol kanatımız Kenan Karaman Almanya 2. liginde oynuyor.
Hasan Şaş ve Atletico’da oynayan Arda şuanki kanatlarımızdan çok çok çok daha iyiydi.
Hocamız da taktik geliştirmek, analiz yapıp şampiyonaya hazırlanmak yerine yatmış galiba bütün sezon.
6 Beğeni
4 Beğeni
Bizim asıl eksiğimiz teknik direktör. Şenol Güneş taktik falan bilmiyor. Son iki maçta da inanılmaz saçma değişiklikler yaptı. İtalya maçında İrfan Can girer girmez şimdi gol yeriz demiştim bir dakika sonrasında golü yedik. Bu maçta da devre arası değişikliklerini görür görmez bir gol daha yer bitiririz dedim ve yine dediğim oldu. Takımımız çok genç ve takımla birlikte kendisini de geliştirecek genç bir teknik direktör lazım. Zaten bu jenerasyon bir başarı kazanacaksa bile Şenol Güneş yaştan dolayı bu başarıyı kazanacak kadar takımın başında kalamaz. Benim teknik direktör adayım Okan Buruk. Türkiye liginde Anadolu takımlarıyla başarılı performanslar gösterdi ve senelerdir iyi giden ama hiç şampiyon olmayı başaramayan Başakşehir’in şampiyon olmasını sağladı. Hem şu an boşta.
Tabi öncelikle torpillilerden kurtulmamız lazım. Mesela Kenan Karaman. Çok koşup pres yaptığı için defansif oynamamız gereken İtalya maçında oynamasını açıklayabiliyorum ama Galler maçında oynatılmasının hiçbir açıklaması yok. Üstüne 75 dakika sahada kalmış.
Hadi ilk 11i bırakalım. Kadroda hamle oyuncusu yok ve yedeklerimiz iyi değil gibi duruyor. Ama sıkıntı torpil. Mesela Enes Ünal La Liga’da 28 maçta sadece 4 gol atıp milli takıma yedek forvet olmuş. Peki Bundesliga 2’de 27 gol atarak gol kralı olan Serdar Dursun neden milli takımda yok? Tamam ligin seviyesi daha düşük ama ben iyi ligdeki formsuz oyuncu yerine daha düşük ligdeki iyi giden oyuncuyu tercih ederim.
Abdülkadir Ömür neden kadroda tutuluyor? Çünkü Trabzonlu. Dorukhan neden kadroda? Çünkü Beşiktaş’tan oyuncu almak lazım. Taylan ve Kerem neden kadroda? Çünkü Galatasaray’dan oyuncu almak lazım. Anadolu takımlarında daha verimli oynayacak çok sayıda adam var(Salih Uçan, Adem Büyük, Halil Akbunar vb.) ama milli takıma büyüklerin gönlü olsun diye onların vasat oyuncularını seçiyoruz. Mesela hazırlık maçlarında takımın en iyilerinden olan ve kupa öncesi BBC’nin, The Guardian’ın izlenmesi gereken oyuncular listelerinde yer alan Hollanda’nın baskısına rağmen bizi seçen Orkun Kökçü neden oynamadı? Çünkü orta ikili Fenerbahçeli Ozan Tufan, eski Trabzonsporlu Okay Yokuşlu veya Fenerbahçeli İrfan Can Kahveci’den oluşuyor. Üçünden de daha iyi olan Orkun da bu yüzden oynatılmıyor. Dikkat edin takımdaki en iyi oyuncular büyük Türk kulüpleriyle hiç bağı olmayan Çağlar ve Hakan. İkisi de takımlarında harika performanslar veriyor ve milli maçlarda da başarılılar. Galler maçında en iyi oyuncumuz Çağlar’dı. Zeki’nin de üç büyüklerle bağı yok. Milli takımda yukarıda yazdığım ikiliden daha kötü ama kendi takımında çok iyi olduğu ve üç yıldır as oynadığı için bir bahsedeyim dedim. Sonuç olarak biz dört büyükleri gözümüzde çok büyütüyoruz. Bu takımlar kaliteli değiller. Taraftarları tepki vermesin diye, şunlardan da birini almış olalım diye, onların oyuncularını alıyoruz sonra da takımda yedek veya hamle oyuncusu bulamıyoruz.
5 Beğeni
Yazdıklarınızın çoğuna katılıyorum, Hakan ve Ozan tufan dışında. Hakan 20 yaşından beri piyasada, yıllardır milli takımda oynuyor ama yaptığı bir (1) tane olumlu iş yok. Varsa bile ezdiği toplar, hantallıktan kontraya çıkartmamalar vs ile yaptıkları sıfırlanır. Ayrıca adını duyurduğu ilk zamanlarda en iyi serbest vuruşçulardan biriyken şu an vurduğu bütün topları baraja nişanlıyor. Milli maçlarda kaleyi bulan bir serbest vuruş çekti mi hatırlamıyorum.
Ozan ise Fenerbahçeli olduğu için değil, bursaspor kontenjanından milli takımda. Şenol güneş bir oyuncu Fenerbahçe’de diye onu asla almaz. O yaklaşımı yazdığınız gibi ts/bjk konusunda yapıyor. Abdülkadir, Dorukhan, Rıdvan, Enes Ünal ts/bjk/bursa torpiliyle milli takımdalar. Bu takımlarda olmasalar kesinlikle milli takıma seçilemezlerdi. Ömür ve Dorukhan bir yıldır top oynamıyor ama kadroya girebiliyorlar şaka gibi 
Umut Meraş sakatlanınca sol bek diye takımda tutulan Rıdvan girmiyor, sağ bek Mert müldür giriyor. Daha 2.maçta kendisiyle çelişiyor adam.
Cengizle de bir alıp veremediği var adamın. Çalım atıp şut çekebilecek bir Cengiz bir de Yusuf var. Cengiz takımın en hızlı oyuncusu ayrıca. Ama işler kötü gittiğinde ilk o çıkıyor. Çoğu zaman 11’e bile alınmıyor. Kenan Karaman’ın 90dk oynadığı maçlarda Cengiz oyuna bile giremiyorsa ben de başka şeyler düşünürüm doğal olarak.
Kenan karamanın ne gibi bağlantıları var bilmiyorum ama ilk oynadığı dönemden beri sevmiyorum bu adamı. Sırf pres yapıyor diye teknik/hız/şut gibi eli ayağı düzgün herhangi bir hücumcuda olması gereken özelliklerden birine bile sahip olmayan oyuncuyu yedekte bile tutmazsın. Fenerbahçe’de bunun örnekleri var: Holmen, Ademi, Frey…
Ekleme: Bu adam hava topu da indiremiyor, kafa da vuramıyor, fizik gücü de yok iddia ediyorum Halil veya Efecan dursaydı en azından kanatlardan bir şeyler yapabilirdik. Şenol güneş ikisini de gönderdi (ihtiyacımız yokmuş), takımda Cengiz dışında kanat oyuncusu kalmadı, e ona da garezi var zaten, üstüne üstlük merkezden de hücum edemiyoruz, bari Caner’i alsaydın da 40 metre öteden Burak’a orta kesseydi, belki karambole 1(bir) gol atardık
1 Beğeni
Hakanı milli takım performansından çok Milan performansı iyi olduğu için örnek vermiştim. Peki milli takım ve Milan arasındaki fark ne? Milan’ın teknik direktörü daha iyi. Milli takımın başına da Hakan’ı kullanabilecek iyi bir teknik direktör geçerse milli takım performansı da artar görürsünüz.
Bu konu Şenol Güneş’le alakasız. Milli takıma her türlü büyük takımlardan oyuncu alınacak ve oynatılacak. Yoksa taraftarlardan linç yerler. Halil ve Kerem de Galatasaraylı kontenjanından girmiş mesela. Kabul edelim ikisi de aynı performansı bir anadolu takımında gösterse milli takıma alınmazlardı. Tabi milli takıma alınan oyuncuların hangisinin oynayacağı konusunda dediğiniz yöntemler geçiyor. Kaç maçta sırf piyasa yapsınlar istatistik gözüksün diye son dakikada Enes veya Abdülkadir oyuna girdi saymadım bile. Sürekli aynı olay.
Cengiz bu sene kötü bir sezon geçirdi. Bu yüzden onu oynatmamasını anlayabilirim. Ama yerine Kenan’ı oynatmasını kesinlikle anlayamam. Bence iyi bir yedeği olsa Cengiz yerine o oynasın zaten. Ama bu yedek Kenan değil. Hadi İtalya maçında defans yapacaktık pres yapsın diye oynadı ama Galler maçında oynaması tamamen saçmalık.
Bence Şenol Güneş İsviçre maçı sonrası kovulmalı. Tek çekindiğim şey kovup yerine Fatih Terim’i getirmeleri. O zaman durum daha kötü olur.
1 Beğeni
Hocam zaten Hakan’ın 1-2 tane üst düzey yeteneği var onun dışında gayet vasat bir oyuncu. O 1-2 yetenek şut ve kısa mesafede ceza sahası içerisine hızlı öldürücü pas atabilmesi. Yani oyunu rakip ceza alanının önüne yığarsanız Hakan size maçı çözer. Rakip 10 kişi savunma yapıyorsa veya maçı rakip sahaya yığdıysanız.
Bunlar yoksa Hakan’dan verim almak imkansız. Dripling yok, çalımlayıp adam eksitme yok. Hakan tam bir sistem oyuncusu, takımda her şey iyi olursa Hakan problem çözer. Zaten o sayede Milan’da oynayabiliyor.
Bir de sürekli markaj altında oynadı, Hakan ve Burak’ı hep markaj altına aldı Galler. Bilinçli yapmışlar bence bunu, Cengiz ve Kenan’ın top kullanmasını istediler daha çok.
Artık eskisi topu at işi bitirsin tarzında oyuncu kalmadı 10 numaralarda, taktik ön plana çıktı. Neredeyse en yeteneksiz takım bile forvetini geri getirip onu tutan stoperleri öne çıkarıp boşalan alana hızlı oyuncusunu kaçırmayı yapabiliyor. Taktik 101 gibi bir şey bu. Biz bunu bile yapamıyoruz. Hakan ve Burak hareketli oyunda 1 kez bile alan boşaltmak için geri gelmedi, Hakan top almak için geldi bizim ceza alanının önüne. Rakip yarı alanında paslaşırken Burak kendisini tutan stoperleri öne çıkaracak ceza alanı dışına doğru çapraz koşarak bizim sol kanata doğru, boşalan alana da bizim sağ kanattan cengiz girecek Hakan Cengiz’e ara pası atacak ve gol olacak. Bu en basit taktiklerden birisi, bunun gibi en az 5-6 tane taktiğimiz olması lazım, Teknik Adam’ın işi böyle taktikler üretmek.
Galler gerçekten çok kötü bir takım, kalecisi 3 yılda 18 maç oynamış. Gruptan çıkarlarsa ilerideki maçlarda göreceğiz nasıl mahkum oynadıklarını. Biz bu takıma bile üstünlük sağlayamadık çünkü onların bir planı, stratejisi vardı bizim yoktu.
İşte burakla hakanın uyumsuzluğu burda. Hakan oyunu yığarsak, burak da kontra oynarsak etkili. Zaten en büyük eksiklik net kanat ve net forvet oyuncumuz yok.
1 Beğeni
Umudum güzel futbol oynamaları en azından elenirsek bile son maçta iyi oynadılar diyebilelim.
Ve de hiç olmazsa bir gol atalım.
Aslında şunu yazmak isterim “Biz bu çocukları hafife almışız, keratalar istediler mi ne kadar güzel oynuyorlar”
Veya, “rakibe bu kadar gol atılır mı, nerede kaldı centilmenlik”
Üç maçta sıfır gol, eksi yedi averaja sahip olan takımın teknik direktörü günde ortalama doksan bin lira maaş alıyor. İşte bu yüzden bu kadar maaş ödüyoruz, böyle bir istatistiğe sahip olmak kolay bir iş mi ?
Kenan Karaman’ı halı sahaya maça çağırmam. Adam 3 maçta oynattı. Bu maça ve turnuvaya yorumum bu kadar.
Büyük umut ve beklentiyle başladığımız turnuvaya puansız veda ettik
En son, son dakika golleriyle maç kazandığımız o efsane yılda futbol maçı(milli maçlar da dahil) izlemiştim. O günden sonra yine milli takımla ilgili (sanırım çok para alıyorlar ama pek bir şey yapamıyorlar mealinde) şöyle bir tvit atmıştım: ‘‘Milli takım çok para verip Apple mac almışsın da içinden windows 95 çıkmış gibi.’’ demiştim. Bugün o günlerden sonra denk geldi ve İsviçre maçını ikinci gole kadar izledim. Sonuç: O günlerden bugünlere hiç bir şey değişmemiş. 
4 Beğeni