Ülkeyi Terk Etmek İçin Kahır ve Tiksinti Yüklü Sebepler

Malumunuz, uzun zamandır üçüncü dünya ülkelerinden biri olduğumuz gerçeğiyle yaşama uğraşı veriyoruz. Bu gerçekliği yaratan saçmalıklarda ısrar etmeyip düzeltebilmek aslında çok kolayken niteliksiz ve aşağılık insanların narsistik ve şoven keyifleri yüzünden hür, adil, müreffeh, sağlıklı ve mutlu yaşama hakkımız gasp ediliyor. Bireyselliği kuşatan organize cehalet, gözetim ve muhbirliklerle gittikçe çirkefleşen mahalle baskıları ve dindarlıkla linç kültürünü besleyen bir korku hükümdarlığı ve cinnet toplumunda yaşamak her geçen gün bu coğrafyayı terk etmenin zorunluluğunu zihinlere ve bedenlere acıyla zerk ediyor. Hepsinden acısı da her şeyin güllük gülistanlık olduğu kanısındaki körlerle her an karşılaşabilmek. Daha fazla uzatmadan bundan sonra sıklıkla burada yapacağım şeyi, terk-i diyara sebepler sıralamayı başlatıyorum. Belki bir gün siyasi iltica için dosyalanması gerekenlere bir indeks olması temennisiyle…

6 Beğeni

Sebeb aramana gerek yok emin ol çogu kişinin ilk düşüncesi bu. Ama ona bile imkan yok :roll_eyes::crazy_face::joy:

1 Beğeni

Papazı da bıraktılar, sıradaki bahane ne olacak? Heyecanla(!) bekliyoruz.

2 Beğeni

Yaşadığım şehri bile terk edemiyorum.

1 Beğeni

Nerede değilsem orada mutlu olacakmışım gibi gelir. Adını anımsayamadığım bir yazarın sözü. Görüyorum ki ben dahil çoğumuz ülkeden değil de insanlardan yana şikayetçi. O yüzden mesela ben hep Antarktika vatandaşı olmak isterim ne kadar az insan o kadar çok huzur düşüncesiyle mecaz bir benzetmenin somutu yani Antarktika demem.

Nerenin vatandaşı olmak istersiniz diye bir anket vardı zamanında. Birisi siz orada yoksunuz diye güzel oralar demişti hiç unutmam. Haklı aslında. Çünkü bu şikayet edilecek insanların sonu yok. Misal yazın Yunanda yangın çıkmıştı papazın biri Çipras inançsız bu yangınlar bu yüzden çıkıyor demişti. Yani bu insanların sonu yok eminim hiç gidip görmediğim halde diğer ülkelerde de bunlar gibi insanlar var. Azlığı orayı daha çok yaşanır kılacaktır ama sonu yok bu işin.

Yani ülkemiz gerçekten her geçen gün yaşanılması daha da zor bir yere dönüyor. Ben de gitmek istiyorum ama en sonunda kendimizi dünyadan kaçmak isterken mi bulucaz? Bu işin sonu nereye varacak?

Ülkesel olmanın ötesinde insansal bir yozlaşma gerçeğiyle bence yüzleşiyoruz. Dünya artık iyilerin değil iyi oynayanların dünyası ve ben kendime yer bulamıyorum bazen. Ve uçuruma uzun süre bakarsanız o da size bakmaya başlar ben de kendimi artık kötü biri gibi hissediyorum. Konu dışına çıkmış olabilirim ama gerçekten bu iş nereye varacak? Gerçekten merak ediyorum. Öldüğümde iyi biri olduğumu bilip gülümsemek isterim ama dünya bunu benden çalıyor.

15 Beğeni

Ülkenin kuruluşundan bu yana ufak çaplı olarak her dönemde hissedilse de son çeyrek de ciddi anlamda eğitimi ve gelişimi engellemek adına atılan adımlar var ve bunları açık açık görebiliyoruz.

Önceden kitap okuyan insana saygı duyulurken , kitap okumadığı için insanlar içten içe de olsa utanırken , şimdilerde kitap okumadığı için övünen insanlarla doldu ülke.
Önceden çocuklar olarak okulun , kentin kütüphanesine gider, Grolier ve Britannica ansiklopedilerinden birinin rastgele bir sayfasını açıp , heyecanla okurduk. Şimdilerde internet gibi muhteşem bir imkanın olduğu dönemde wikipedia engelleniyor , çocuklar interneti oyun oynamak , küfür etmek için kullanıp bilgiyi ise kulaktan dolma alıp sorgulamadan araştırmadan doğru kabul ediyorlar.
Önceden yetişkinler gazeteler, dergiler okurdu. Neredeyse her eve bir gazete girerdi .Şimdilerde ise facebook sayfasında gördüğü her haberi doğru kabul edip paylaşıyorlar. (Aya ilk ayak basan kişinin türk olduğundan , Kolomb’un müslüman olduğuna kadar haberlere inanıp paylaşan insanları gördüm)

Ülkede son yıllarda okuma yazma bilmeyen kalmazken , üniversite mezunu sayısı artarken cehaletin azalması gerektiği halde artmaya başladı. Bu durum ile ekonomik sıkıntılar birleşince ülkede ciddi bir ahlaki ve kültürel çöküş yaşanıyor.
Top artık bireylerden çıktı , bu çöküşün önüne geçebilmek için ülkede ciddi reformlar yapılması gerekiyor ve top ülke büyüklerinde.

Çoğu zaman bende antarktikada bütün insanlıktan uzak bir hayat yaşamayı düşünmüşümdür. Her ne kadar o zorluklara 6 ay bile katlanamayıp öleceğimi bilsem de, bu tarz haberleri gördükçe taşınmak zaman zaman mantıklı bir hareket gibi geliyor.

5 Beğeni

Nazım Hikmet’lerden, Ahmed Arifler’den, Sabahattin Ali’lerden, Cemal Reşit Rey’lerden, Metin Erksan’lardan, Rıfat Ilgaz’lardan, Hasan Ali Yücel’lerden, Ertem Eğilmez’lerden, Suna Kan’lardan, Cevat Yurdakul’lardan, Server Tanilli’lerden, Erdal İnönü’lerden, Halil İnalcık’lardan, Semra Sezer’lerden Berkay’lara, Arda’lara, Beyaz’lara, Acun’lara, Aleyna Tilki’lere, Hadise’lere, Ceceli’lere, Kadir Mısıroğlu’lara, Süleyman Soylu’lara, Ogün Samast’lara, Erhan Afyoncu’lara, Binali’lere, Bilal’lere, Damat’lara, Semih Kaplanoğlu’lara, Demet Akalın’lara, Elif Şafak’lara, Enes Batur’lara, kırkbeşbin liralık çanta, gözlük, türban kumaşlarına…

http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/1113528/Ayse_Ogretmen.html

3 Beğeni

Ben de iç dökeyim dedim ama bu başlık ülke siyasetini tartışma platformuna dönmüş. Konu sanki amacından uzaklaşmış.
Her neyse Prag’da yaşayaydık iyiydi. :slight_smile:

2 Beğeni

Gündelik hayat politiktir ve tenin siyasi düzenleri iktidarın köküdür şeklindeki sözleri duymadınız mı hiç? Ülkenin temel sorunu ve hayatlarımızın berbat olmasının müsebbibi siyasetten başka ne olabilir ki… Tıpkı tüm insanlık tarihinin otorite ile liberte arasındaki çatışmadan ibaret olması gibi. Hiçbir şeyin amacından uzaklaştığı yok. Okuduğunu anlayamama sorunuysa zaten ülkenin alamet-i farikası.

1 Beğeni

“Bir edebiyat öğretmeninin 12’nci sınıf öğrencilerine…”

Bir an şaşırdım ve 12. sınıf öğrencileri yeni sistemde kaç yaşında oluyorlar diye baktım ve öğrendimki 17-18. Bu yaştaki gençler facebook/twitter/instegram’da 10 dakikalık bir gezinme ile Mellissa P. 'nin bilindik kitabından çok daha fazla müstehcen içeriğe maruz kalırken , Orhan Pamuk’un kitabının eleştirilmesi çok saçma ve anlamsız. Kaldı ki 18 yaşındaki bir kişi , her hangi bir kitapta geçen müstehcen içerikli metinden kötü etkileniyorsa, o bireyin bu yaşına kadarki eğitiminde ciddi bir eksiklik vardır. Okulların bu yaştaki bireylere cinsel eğitim programı vereceği yerde bu tarz eylemelerde bulunması ise apayrı bir saçmalık.

2 Beğeni

Yedi yılı aşkın süredir yurt dışında yaşayan birisi olarak, insanlara yardımcı olmak adına blog sayfamda çok sayıda yazı yazıyorum. Gelen yüzlerce yoruma, mesaja ve epostaya da elimden geldiğince yanıt vermeye çalışıyorum.

Son yazımda yurt dışında yaşamak üzerine bir şeyler karaladım. Böyle bir niyeti olan varsa, belki bir kaç ipucu bulabilir.

2 Beğeni

https://twitter.com/azonceoldu/status/1054626444087869440?s=12

Ortak Noktalar : Bilgisayar Mühendisliği Okuması
Türkiye’de yaşıyor olması.

Üzülüyorum.

1 Beğeni