Öykü Seçkisi'nde okumak için: Unutulanlar – Aylık Öykü Seçkisi
1 “Nefretim de intikamın ihaneti gibi Bütün yüzler asık kıyametin kehaneti gibi Çocuk cinayeti gibi, anne dirayeti gibi Hayat kısa bi’ şarkı sanki hasta ziyareti gibi” -Hidra, Gibi Özkara Gençlik Merkezi’nden çıkan Bulut, çatık kaşlarla Cemre’ye bakıyordu. Birinin omzuna dokunmasıyla irkildi. Esrarın rahatsız edici kokusu burnuna dolunca arkasındakinin Torbacı Mustafa’dan başkası olmadığını anladı. Mustafa,… (DEVAMI…)
Yapay zekanın, işsizliğin artışına yol açacağı ile ilgili bir öykü kaleme almışsınız. Bu aslında yaygın bir çekince. Böyle bir tema işlemeniz güzel ancak ben yazım tarzınızı ve öyküyü işleme şeklinizi beğenemedim. Birkaç detaydan bahsederek ne demek istediğimi anlatayım.
Özkara Gençlik Merkezi’nden çıkan Bulut, çatık kaşlarla Cemre’ye bakıyordu.
Burada taze bir eylem var ve ardından bir ifade değişikliği meydana geliyor. Fakat buradaki cümleye göre çatık kaşların en azından bir süredir Bulut’un yüzüne yerleşmiş halde olduğunu anlıyoruz. Kaş çatmak, gözlerini kısmak, dudak bükmek gibi aktif ifade değişikliklerini olduğu şekilde ifade etmek daha doğrudur. Onları sıfat tamlaması yerine eylem grubu şeklinde kullanınca kulağa daha hoş geliyor. Buna ilaveten, cümlelerdeki zamanı daha doğru algılamamız adına biraz iyileştirme yapılabilir. “… gençlik merkezinden henüz çıkan Bulut, Cemre’yi görünce önce afalladı, ardından kaşlarını çatarak bakmaya başladı.” gibi…
Ufak tefek başka şeyler de var ama bence öyküdeki temel problem başka. Olaylar, sahneler ve insanlar çok hızlı değişiyor. Karakter motivasyonları anlaşılmıyor. Duygudurumlar da aniden yön değiştiriyor. Sakin olan Bulut, birden motivasyonu ile orantısız şekilde öfkeleniyor sonra tekrar duruluyor. Birden babası ortaya çıkıyor, sonra tekrar kayboluyor. Tam onunla bir şey yaşayacakken annesine geçiyor. Ondan sonra kaşlarını çattığı ve hasmım dediği kıza birden yaklaşıyor vs vs. Öyküye mutlaka nedensellik katmalı ve güçlü bir alt metin oluşturmalısınız. Bunlar olmaksızın işlenen bir hikaye bizi bir türlü içeriye alamıyor. Yazının neredeyse tamamını diyaloglar kaplıyor ve bunlar bize karakterin geçmişi ve motivasyonu ile ilgili çok az şey veriyor. Başta dediğim gibi, yapay zekayla ilişkili artan işsizliğin yarattığı sosyal yıkımı daha derinlemesine işlemeniz gerektiğini düşünüyorum.
Elinize sağlık.