Yaradılış Endüstrileri Sızdırılmış Mülakat Metni

Tüm doğrular uzun ömürlü yalanlardır.
Elimizdeki tek gerçek budur.
Efendim anlayamadım sizi
Kusura bakmayın dalmışım da biraz
Anlıyorum.
Stresliyken dikkatiniz dağılır mı hep bu şekilde?
Ooo hayır hayır kesinlikle dağılmaz.
Devam edelim isterseniz.
Peki o halde sormaya devam ediyorum.
Buyrun
Kalabalıklar içinde uyumlu bir şekilde yaşayabilir misiniz?
Diye sormuştum.
Siz de saçma bir espri yapmış sonra evet demiştiniz
Peki kalabalıklar içinde kendinizi nerede görüyorsunuz
Diye sormuştum bu defa da dalıp gitmiştiniz ‘‘biraz’’
Hala cevabınızı bekliyorum.
Doğrusunu söylemem gerekirse
Sorunuzu pek anlayamadım.
Kalabalığın içinde yaşıyorsam
Tamam bu defa balığı kast etmiyorum
Yani gerçekten bir kalabalığın içinde yaşıyorsam
Zaten onun bir parçasıyımdır.
Kendimi onun bir parçası olmak dışında
Nerede görebilirim ki?
Vücudunuzun onlarca parçası ve tüm bu parçaların
Bir ismi var değil mi sayın şey sayın ?
Ne arıyorsunuz bilmiyorum ama eğer ismimse
İsmime henüz karar verilmedi
Bedenimi ismimden önce aldım
Belki de ondan mıdır bu karışıklığım
Sizden önce isim işleri müdürlüğüne mi uğramam gerekirdi
Yok hayır prosedür bu şekilde işliyor zaten
İsminizi size ben vericektim mülakat içerisinde
Hatta dosyanızı da buraya koymuştum ama bulamıyorum
İsmimi siz verecekseniz eğer
Olacağım parçanın ismini neden bana soruyorsunuz
Size isminizi değil
Kendinizi kalabalığın neresinde gördüğünüzü sordum
Bir kalabalık içinde kendinizi nasıl sıfatlandırırsınız?
Bu şekilde daha açıklayıcı olmuştur umarım.
İlla bir sıfat olması gerekir mi?
Evet.
Ama bir ismim varmış zaten
Anlamıyorsunuz.
Kalabalıklar içinde kimse sizi
İsminizle hatırlamaz.
Herkesin isminden önce bir sıfatı vardır.
Herkes sıfatlarıyla anılır.
Bana kalabalıkların böyle olduğundan bahsetmemiştiniz
Bahsetseydiniz uyumlu bir şekilde yaşayamam derdim.
Yani kendinizi kalabalıklar içinde görmüyorsunuz.
Hayır görüyorum.
Ama yaşayamam dediniz.
Uyumlu bir şekilde yaşayamam dedim.
Kalabalıklar içinde uyumsuz bir şekilde yaşayamazsınız.
Çünkü kalabalıklarda uyum tek düzendir.
Yeri gelir kaos bile düzenin kendisi olur.
Çok fazla zeki bir oluşum olmayan kalabalıklar
Gerçekten de sizin esprinizdeki gibi
Balık sürüsü şeklinde zamanda yol alır
Hepsi mükemmellikle o kadar aynıdır ki
Uzaktan baktığınızda tüm sürüyü
Tek bir balık olarak görebilirsiniz.
Sizin gibi uyumsuz bir şekilde yaşamak
İstediklerinde bile hepsi aynı istekle dolduğu için
Yine hepsi aynıdır.
Tamam işte kalabalıklar icinde uyumsuzca
Yaşanılabilir diyorsunuz kendi ağzınızla
Yine anlamıyorsunuz.
Sizin sorununuz sıfat kabul etmemek
Uyumsuz olmak degil.
Fark ettiğiniz üzere uyumsuz olmak da bir sıfat
Kalabalıklar sürüsünde ya herkes uyumlu
Ya da herkes uyumsuzdur.
Siz kalabalıklar içinde olsanız
Onlar uyum içindeyken
Bir köşede yalnız yaşarsınız
Onlar sizin gibi bir köşede yalnızlaşsa
Gider hepsini bir araya getirmek için uğraşırsınız
Çünkü herkesleşmek istemiyorsunuz.
Dediğiniz gibi olsa
Beni herkesten ayıran bir sıfatı hemen kabul ederdim.
Sıfatlar kimseyi birbirinden ayırmaz
Aksine herkesi sepetlere indirger
Ve taşımayı kolaylaştırır
Daha önce de söylediğim gibi
Kalabalıklar sürüsü bir zeki canlılar kolonisi değildir
Zaman ilerlerken ortaya çıkardığı karmaşık denklemleri
Basite indirgeyerek çözer bu şekilde hayata tutunurlar.
Anlattıklarım fikrinizi değiştirmiş gibi görünüyor.
Peki o halde tekrar soruyorum
Kalabalıklar içinde yaşayabilir misiniz?
İzninizle hâlâ anlamadığım bir noktadan bahsetmek istiyorum
Buyrun
Bedenlerimizi, isimlerimizi ve hatta kaderimizi kendimiz seçmiyoruz
Ama sıfatlarımızı kendimizin seçmesini mi bekliyorsunuz?
Evet.
Her şey elinizden alınıyor ki hayata tutunabilin.
Dolu ellerle hayata tutunamazsınız değil mi?
Yaradılış endüstrileri sizi bir çok karmaşık denklemden kurtarır
Bu sayede yaşarken tek odağınız hayata tutunmak olur.
Emin olun kendi kaderinizi dizayn etmeye kalksaydınız
Yaşadığınız zaman siz daha kıymetini anlamadan
Elinizden kayıp giderdi.
Yani hayat yerimizde durursak elimizden kaçıp giden
Bu yüzden sürekli bir ucundan tutmamız gereken bir şey mi?
Bu defa sizi anlayabilmiş miyim?
Kesinlikle.
Ama ya istemediğim bir hayatım olursa
Kim istemediği bir hayatın ucundan tutar ki?
Karşıma gelen herkesin sizle aynı soruları
Sorduğunu söylemem gerek.
Hatta o kadar aynı diyaloglar yaşanıyor ki
Bizim yerimize androidlerin işe alınması an meselesi
Hatta bir android olmadığımdan emin olduğum
Tek an bu isyan noktası.
Umarım beni android olup olmadığından emin olamayan
Bir android olarak programlamamışlardır.
Neyse siz birazdan sormadan ben anlatmaya başlıyayım.
Kalabalıklar nasıl oluştu? Bunu merak ediyordunuz değil mi?
Elbet hayatından memnun olmayan birileri olmalı
Elbet birileri benim gibi kalabalıkla işleri yürütememiş olmalı
Peki onlara ne oldu? Memnun olmadıkları bu hayatı
Tutmaya nasıl devam ettiler?
O insanlara ne oldu?
Tüm bunları tek tek soracaktınız
Ama tek bir soru hepsini karşılıyor.
Kalabalıklar nasıl oluştu?
Evet sayın henüz doğmamış kişi
Gözlerinizden anlıyorum ki fark ettiğiniz üzere
Hiçlik diyarı ile yetinemeyip yaradılış endüstrilerine başvuran siz
Ve o insanların hepsi birleşip bu kalabalıkları oluşturdunuz
Hiçlik diyarında hiçbir şey var olmadığı için sıkılmıştınız
Ve biraz var olmak istediniz.
Eminim orayada gidince de biraz yok olmak istersiniz.
Ama maalesef hiçlik diyarı kindardır bildiğiniz üzere
Sınırlarını bir kere terk edenler bir daha asla
Geri dönemezler.
Sınırı terk edip geri dönemeyeceğini anlayan insanlar
Bir araya gelip bu kalabalıkları oluşturdu.
Hepsinin tek bir ortak noktası vardı demektense
Hepsi tek bir ortak noktadan ibaretti diyebiliriz.
Bu sayede bir araya geldiler.
Kalabalıklarda kaosun bile düzenli olmasının sebebi
Tüm balıkların koloniyi aynı içgüdü ile oluşturmasıyla
Aynı sebepten.
Tuttuğunuz hayattan memnun olmayı bırakırsanız
Etrafınızda hala hayatından memnun olan birilerini görüp
Ben de aynen onlar gibiyim bu senkronun bu ahengin
Bu mükemmelliğin bir parçasıyım
O hayatına tutanabilecek bir detay yakaladıysa
Benim de yakalamam an meselesi
Çünkü aynı zamanda ilerliyoruz.
İşte kalabalıklar bu sayede oluştu.
Zamanda yol almaya devam etmenizi sağlamak için.
Bildiğiniz gibi hiçlik diyarında zaman yoktur.
Bu yüzden zamanın cazibesine kapılmış
Ve hiçliğini terk etmişler bu diyara geri alınmaz.
Hiçlik kindardır veya değildir
Bana kalırsa her şeyin bir sıfatı olmalı
Bazılarına göreyse hiçliğe zamanı bulaştırmasınlar diye
Geri alımlar yasaklanmıştır.
Neyse çok fazla uzattım
Mülakat suremizin dışına çıkarsak
Memuriyetim yanabilir.
Bu mülakatın neden yapıldığını biliyorsunuz.
Yaradılış endüstrileri varlık diyarında
Kalabalıkların tek düzenin bozulmasını istemiyor
Yakın zamanda bir karalanma çağı yaşandı
Ve işler son yaklaştığındaki gibi hızlanmaya başladı.
Zamanda yol almak isteyenler
Zamanın son bulmasına dayanamazlar
Öyle degil mi?
Tüm bunların önüne geçmek için
Kalabalıkla kuracağınız diyaloğu öngörmemiz gerek.
Bu yüzden size tekrar soruyorum.
Kalabalıklar içinde kendinizi nerede görüyorsunuz?
Tüm doğrular uzun ömürlü yalanlardır.
Kalabalıklar içinde yaşasam asla gelmeyen son
Sürekli tekrar eden yalanları doğru sanmama sebep olurdu.
Bu yüzden hiçbir yanlışla problemim kalmazdı.
Hiçlik diyarını kabullenmediğim gibi varlık diyarını da
Kabullenemezdim.
Bu yüzden kendimi kalabalıkların hiçbir yerinde görüyorum.
Çünkü benim yanlışlarla bir problemim var.
Sizi anlıyorum sayın henüz doğmamış.
Umarım iyileşirsiniz.
Sizden sonraki kişiyi içeri gönderirseniz sevinirim.
Hoşçakalın.
(Bu hiç doğmamışın isim dosyası hangi cehenneme gitti acaba?)

10 Beğeni

Çoook beğendim. Eline sağlık. Aklıma şey takıldı hasta olduğu için yine de isim verecek mi ona yoksa sadece bu mülakatı geçenlere mi veriliyor? Ona göre başvuracağım da. :smiley:

1 Beğeni

Burada olduğuna göre çoktan başvurmuş ve kabul edilmiş sayılırsın :Dd

1 Beğeni

giphy (1)

Çok doğru. ( Ayrıca konu çok ilginç aktarış biçimine ve mülakat fikrine bayıldım.)

1 Beğeni

Aslında dünyaya gelmek bir mülâkat olsa onu da beceremem, yine biz sizi ararız spell kartı ile savuşturulurum fikriyle yola çıkmıştım. Baktım böyle bir hâl aldı ben de anlamadım xd.

1 Beğeni

Umarım iyileşirsiniz. :smiley:

1 Beğeni

“Bedenlerimizi, isimlerimizi ve hatta kaderimizi kendimiz seçmiyoruz
Ama sıfatlarımızı kendimizin seçmesini mi bekliyorsunuz?”

Çok orijinal ve güzel olmuş Howl. Eline sağlık. :slight_smile:

Devam etmeyi düşünüyor musun ?

1 Beğeni

Önce hayata devam edebilme koşullarını sağlamam lazım sonra buna da bakarım xd

1 Beğeni