Yazarlara, Çizerlere ve Yönetim'e: Bir Fikrim Var

Öykü Seçkisi harika bir oluşum, bunu samimi söylüyorum. Diğer ücra öykü köşelerinden kat be kat daha iyi, ayrıca sitenin trafiğinin nispeten yüksekliğinden ötürü yazarlarımız birçok okura ulaşabiliyor. Buna minnettarım, gerçekten.

Ben de yazdım, bir iki tane de olsa. Temalar da ufuk açıcı ve kafa çalıştırıcı. Fakat şöyle düşündüm:

En azından “üçleme” yazmak isteyen yazarlarımız ne olacak? Her tema bir öyküyle sınırlı. Bundan daha fazlasını isteyen yazarlar için can sıkıcı bir durum, yanlış anlaşılmak istemem ama öyle görüyorum. Kendimden yola çıktım. İlk gönderdiğim öykü gözüme pek de güzel görünmese de diğer ayın temasıyla beraber onu genişletmek, karakterlerimi yeni maceralara çıkarmak istedim. Tema ayak uydurmak zorunda olduğumdan bunu başaramadım. Belki amatörlüğümle alakalıdır, bilemiyorum.

Birleşsek, dayanışsak ve böyle bir platform kursak, mümkün mü? Site içinde ya da Seçki gibi bir eklenti olarak. 5 bin kelimeyle (kendim için demiyorum, o konuda kendimi yetiştirmem lazım) yetinemeyen yazarlarımıza ve daha fazlasını okumak isteyen okurlarımıza ithafen. Farklı farklı fantastik öyküler mesela, fantastik türde yazan yazarlarımız var. Tam anlamıyla uzun öyküyle uğraşmış oluruz hiç değilse.

Kelime sınırlamasını öykü başına mı yoksa toplam üç öykü için mi koyalım, bilemedim.

Çizerlerimiz içinse şunu diyorum: Belki okurlar da bu üçlemelere birer ikişer paneller oluşturmak isterler. Akıllarına bir fikir düşer. Tek bir çizerin tek bir tema çizimi yerine farklı farklı çizimler olur. Onlar da bizim gibi gönüllülük esasına dayalı çalışıyorlar, hiçbir fikrim yok. Muhtemelen öyle. Cümbür cemaat gideriz :slight_smile:.

Ne desem emin olamıyorum. Şöyle bir beyin fırtınası yapmamız mümkün mü? Herkesin fikirlerine açıktır bu başlık. Mümkün olamayacağını da söyleyebilirsiniz elbette.

(Not: Üçlemeleri de ay ay bölmeyi tasarlamıştım fikir olarak.)

1 Beğeni

Uzun yazılar için kurgu iskelesi bölümü kullanılabilir. Şahsım adına söyleyebilirim ki bu kısa halleriyle bile vakit ayırmakta zorlanıyorum. Çünkü ciddi bir katılımcı sayısı var.

1 Beğeni

Öykü seçkisini ben de kendi adıma oldukça güzel buluyorum. Kayıp Rıhtım seçkisinin daha dikkat çekici ve görünür olmasının nedeninin de kalite olmasından kaynaklandığını düşünüyorum. Bu da arka planda adaletli bir seçim olduğunu gösterir. Ve seçme süresi de oldukça zaman alıcı bir iş olmalı. Bunun yanı sıra okuyucuyu çeken öykülerin ortaya çıkması seçkiye gönderilen her öykünün zevkle okunduğunu anlamına gelmeyebilir. Bu da seçici kurul için işi oldukça zorlaştıran bir durum. Bu nedenle öykülerin kısa boyutlarıyla kalması belki de seçkinin niteliklerinin korunması açısından daha iyi. Seçim sürecinin yoğunlaşması ve daha fazla zaman alması bir yerden sonra külfet olabilir. Öyküleri okuyan kurul ne kadar okumayı sevse de bu durum bir iş halini alabilir.

Mesela yayın evlerine kitap gönderen çok sayıda insan var. Bu süreç içinde kitaplarını yayınlatamayan insanlardan hakaretlerle, küfürlerle geri dönüş alan yayıncılar olmuş. Zamanla da ‘‘okumaya değer’’ ‘‘okumaya değmez’’ ayrımı yapılamaz bir noktaya varmış olay. Bunun sonucunda kurunun yanında yaş da yanıyor.

Uzun kurgular için publitory diye bir platform var. Buradan paylaşabilirsiniz veya kurgu iskelesi yine iyi bir seçim.

Fikirlerim şahsidir, katılmayanlar olacaktır. Gerilim olmadığı takdirde, yanlış anlaşılan noktalar olursa açıklarım da. Ama demek istediğim kesinlikle kurgular kötü vs. değildir. Öyle anlaşılmazsa sevinirim.

1 Beğeni

Doğru, eski kullanıcı olsam da Kurgu İskelesi’ni unutmuşum.

Lütfen siliniz @Agape