Estetikli ve Botoks lu oyuncular arasına Anna Kendrick gibi genç isimleri de ekle. ama anlıyorum çünkü Hollywood bence Genç in de Yaşlısına Buna Yitiyor Bence. Hollywood da Estetiksiz ve Botoks oyuncu yok bence.
Ewan McGregor kız da henüz bir yıldız halen gelemese de geçen sene Nicole Kidman birlikte oynadığı Babygirl film ve Tilda Swinton lı The Room Next Door da sanırım Tida Swinton kızın oynadı. şu anlık popüler bir değil ama ileri de ses getirecek bir proje ile popüler olma ihtimali var.
bu arada bunu clara isimin de oyuncu olan ablası var. bağımlılık, depresyon, aile içi şiddet, tecavüz gibi geçmişte yaşadığı travmalar varmış onu da babasıyla birlikte bir kaç yıl önce bir film de başrol oynamış. onda önce christopher robin film de bir sahne de oynamış. babası da hatırladığım kadarıyla eski bir bağımlı obi wan rolün alması bırakmasın sağlamış. ha bu arada kızın imdb de gelecek 5 projesi daha var.
Bazı oyuncular da politik duruşlarıyla parlıyorlar. Filistin’e desteğiyle Scream kadrosundan çıkarılan Melissa Barrera’dan sonra, ülkemizde de Aybüke Pusat toplu boykota verdiği destekle TRT kadrosundan çıkarılmış. Ben dahil çoğu insanın ne diziden ne kendisinden haberi vardı. Bu sayede sansürcüler ismini parlatmış oldular, güzel oldu. Gayet Türk tipi, kendine güvenli ve güler yüzlü bir kadın olarak gözüküyor. Yolunun açık olmasını dilerim.
bizim evde yaklaşık ben doğduğum da beri televizyon izlendiği için oyuncuyu da diziyi de biliyorum. ajanlık temalı MİT konu alan bir dizi. her 2-3 sezon da bir başrol oyuncusu değişiyor. aybüke 2 sezon önce o dizin kadrosuna dahil olduydu başrol olarak.
True Grit’teki Hailee Steinfeld’den, Stranger Things starleti Millie’den falan bir cacık olmayacağı belliyken, arada görüyorum, gözler Once Upon a Time in Hollywood ile parlayan Julia Butters’ta.
Henüz 15 olduğu için herhalde “starlet” diyebiliyoruz (kaça kadardı bu nane unuttum), umarım seleflerinden daha iyi işler çıkarır. Son olarak Spielberg’in Fabelmans’ında rol aldı.
Bu kız da bu ara çok parlatılıyor. White Lotus dizisi. Tavşan dişler bizde modaydı bir dönem. Orada alışılmamış belli ki. Kendi bile profilde tümden dalgasını geçiyor. https://www.instagram.com/aimeelouwood/
Ortega, Coachella Vadisi’nde altı kardeşin dördüncüsü olarak büyüdü ve genç yaşta oyunculuğa başladı, Jane the Virgin ve daha sonra Disney’in Stuck in the Middle filmlerinde rol aldı. Acil servis hemşiresi olan annesi, Ortega’nın Porto Riko’dan Bronx’a taşınan ve sonunda Batı’ya yerleşen anne tarafından büyükbabasının yakınında, Güney Kaliforniya çölünde yaşıyordu. Ortega hayatının ilerleyen dönemlerinde eşcinsel olduğunu açıkladı ve Daddy Warbucks adlı bir kulüpte drag yaparak performans sergiledi ve yarışma ödüllerini ailesini geçindirmek için kullandı. Ortega, AIDS ile ilgili komplikasyonlardan öldükten sonra doğdu, ancak annesi ona benzediğini söylüyor; gözlerini ondan almış. Performans tutkusu da ondan kaynaklanıyor olabilir. Ortega, “Benim de onunla aynı içgüdülerim var,” diyor.
kız eşcinsel olduğun açıklamış ama belliydi oynadığı roller de kadınlar daha tutkulu öpmesin de bunu dışında oynadığı roller ve shazam filmlerin de billy karakter oynayan çocuğun eski sevgili olduğun düşünürsek bisksel. ve röportajı geri kalan da kız mı erkek mı belli olmayan bir eski sevgili de bahsediyor.
ek: yazı dahil olduğum ingilizce forumun da paylaştım da orada büyük babasın da bahsediyormuş. kendisi gay olduğun açıklamamış açıklasa zaten her yer de gündem olur.
Doğal haliyle röportaj vermiş. Yüzünde ay krateri gibi izler belli. Umursamaya gerek var mı? Özlediğim görüntüler. Bıktım botoksundan, korkusundan, paniğinden. Hele ki yıllarca yüzüne aşina olduğumuz isimlerin yaşadığı, yaşatıldığı. Bırakın doğalında aksın yaşınız, Bardot/Gardner gibi alkole gömülüp Palpatine’e dönüşmeyecekseniz (bizzat gören Scognamillo’nun yalancısıyım).
Bu kadın dünya güzeli mi? Hayır. Doğal. Gülünce Hollywood bebeleri gibi soğuk durmuyor. Akdeniz sıcaklığı var (Cardinalem). Bu yüzden seviyor ve gördüğüm andan beri basamakları yükselişini destekliyorum. Şımarık bir duruşu da yok şu an için. Umarım böyle kalır. Haydi bakalım.
https://www.instagram.com/p/DHlA__UI5Rn/
Şuraya da ilişik bağlantı bırakayım. Sinema Dünyası - kolombre tarafından #595
@justbookworld @ivy kadın gözüyle siz ne düşünüyorsunuz? Botoks değil, işbu aktris özelinde: Yükselen yeni bir yüz olur mu, yoksa eşim gibi “sadece saçları” mı diyeceksiniz, merak ettim:) Gülerken gözleri ışıldayan insanları seviyorum ben, Scarlett Johansson falan soğuk geliyor.
Hemcinslerimden de @periyodiknesriyat ve @Ezheret’e sorayım, kuşağıma yakın oldukları için. Haricen de görüş serbest.
Not: Fikir edinmek için başlığın tamamına göz atabilirsiniz.
Günümüzde ki güzellik algısından etkilenen biriyim. Kadın bence de doğal fakat bir kaç sene sonra bu oyuncuları tekrar gördüğümde “ne kadar yaşlanmış” demek istemiyorum.
Sosyal medya gözümüze gözümüze sokmasa, aslında bunu demeden, gül gibi yaşayıp gidiyorduk. Yalan görsellerle before/after yapanlar bile var, yorumlarda ifşalıyorlar. Çok kötü bir şey. Yeşilçam emektarları için de karşıma çıkıyor. İzin yok, bir şey yok. Suç aslında.
Sosyal medya çok etkiliyor beni. Aşırıya karşıyım (tabi bu da göreceli bir kavram) yada şöyle söylemek gerekirse birden ani büyük değişimlere karşıyım. Filtreler, makyaj ile yapılan büyük değişimler çok korkutucu ve şaşırtıcı. Mesela Hülya Avşar’ın oynadığı bir dizide kadının kırışıklıkları belli olmasın diye, o kadar çok aydınlatmışlardı ki filtre ile burnu yok olmuştu.
Muhteşem Yüzyıl’da Nebahat Çehre’nin yüzünde neden ışık huzmesi olduğunu anlamam bir kaç bölüm sürmüştü, kırışıkları belli olmasın diyeymiş.
Dizi/film sektöründe yaşlanma karşıtı estetik elzem ama bir yüzün karakteristik özelliklerinin trendlere göre değiştirilmesi benim de hoşuma gitmiyor. Jennifer Lawrence çok karakteristik ve güzel bulduğum bir oyuncuydu, güncel fotoğraflarına bakınca çok şaşırıyorum, aynı kişi ama değil. Son haliyle yer aldığı bir proje izlemedim ama ifadelerinde/mimiklerinde değişiklik oldu mu merak ediyorum doğrusu.
Yazamadım ya… sebebini burada paylaşayım.
Değindiğine gelirsek, evet, bir karede, bir sahnede çok güzel görünen bir yüzü kendi profilinde bambaşka haliyle görmek "büyü"yü bozuyor, sette olmak gibi. Kendi adıma, yüzünü beynime kazıdığım yüzlerce aktör, aktris, bugün bırak filmleri, posterlerde, fragmanlarda, filtre bile değil, direkt hatları gitmiş, parlamış, eskisine benzemeyen bir surette karşıma çıktığında, neye inandığım ve hayran olduğum konusunda kendimi sorguluyorum. Davud Heykeli’ne başka bir açıdan baktığında tüm azametinin yok olması gibi. Veya Scream tablosuna. Ne bileyim. Hayatımda sete gitmedim, gitmek istemedim, uzaktan tattığımız büyü bozulmasın diye. Böyle böyle böyle bunu da elimizden alıyorlar. Sıradanlaştırmayı geçtim, kötüleştirmek, başkalaştırmak suretiyle.
Synnøve Karlsen ve Patsy Ferran
Miss Austen dizisinde bir araya gelmiş iki oyuncuyu mercek altına almak istedim.
Önce Ferran. Son olarak Black Mirror’ın Paul Giamatti’li bölümü Eulogy’de ve Mickey 17’de seyrettiğimiz İspanya kökenli İngiliz oyuncu, 2014’te 25 yaşında başladığı oyunculuk serüvenine Darkest Hour, Mothering Sunday, Living, Firebrand, Hot Milk gibi geniş kadrolu filmleri ve Jamestown, Life After Life gibi ana kadroda yer aldığı dizi rollerini ekledi. Tennessee Williams, Çehov, Shakespeare, Noel Coward, Edward Albee oyunları yanı sıra, Dickens ve Stevenson uyarlamalarında karşı cins rolleri de canlandırdı. 2022-2024’te Arzu Tramvayı’nda Blanche, 2023’te Shaw’ın Pygmalion’unda Eliza Doolittle ile ana karakterlere hayat verdi.
Norveç kökenli, İskoçya doğumlu İngiliz aktris Karlsen ise, kariyerine direkt sinemada, Ferran gibi, 2017’de başladı. İki ufak rolden sonra 2021’de Last Night in Soho’da göründü. TV’de ise Clique, Medici, The Midwich Cuckoos, Bodies ve 2025 tarihli Miss Austen’de uzun soluklu roller canlandırdı.
Austen dedik. Ferran dizide Jane Austen’e hayat verirken, Karlsen ise kardeşi Cassandra’nın gençliğini canlandırıyor. Yetişkin Cassandra’yı oynayan 49 yaşındaki Keeley Hawes’in uzun kariyeri bir yana, Matthew MacFadyen’in eşi olduğunu ve yanısıra To Olivia filminde canlandırdığı efsane oyuncu Patricia Neal’ın da gerçek hayatta yazar Roald Dahl’ın 30 yıl boyunca hayat arkadaşı olduğunu da bu vesileyle öğrenmiş oldum.
Miss Austen’in künyesini aşağıya bırakıyorum, umarım streaming servislerinden biri alır da izleme şansına kavuşuruz.
Hailee Steinfeld yine iyi oyuncu iyi Filmler ve Diziler de oynuyor. Stranger Things de ki Kızı Hem Berbat oyuncu Hem de Berbat Filmler de oynuyor.
Sosyal medyadaki “duruşu” nedeniyle cacık olmaz demiştim, birbirinin aynısı metamorfozları artık midem kaldırmıyor.