Zincir Kitapçılara ve İnternete Karşı ‘Sabit Fiyat’

Çeşitlilik ve özgürlük için “yasak koymak”, iyi kötü çirkin herkesi tırpanla biçer gibi eşit hale getirmeye çalışmak da ancak bir Fransızın aklına gelirdi (mümkün olan en pejoratif anlamda söylüyorum bunu). Fransızın özgürlük tanımı bu olsa gerek.

Kaldı ki bu uygulamanın Türkiye’ye çeşitliliğin ç’sini getirmeyeceği aşikar. Kitapçı dükkanlarının istenen her kitabı tedarik edeceğine inanıyor musunuz? Sipariş verdiğiniz kitabı aylarca getirmeyince ne yapabileceksiniz? En kötü kargo şirketiyle internetten sipariş verseydim şimdiye gelirdi diyeceksiniz belki de.

Gelelim ikinci kısma: İnatla ve defaatle 19. yüzyılı terk etmek istemeyen yayın dünyamızın aklına çözüm olarak sadece ve sadece yasak koymak, tırpanla biçmek ve “sabit fiyat” geliyor. Yaklaşık 20 yıldır internetten kitap satışı yapılan Türkiye’de, yayıncıların 2018 sonunda, “Hımmm Amazon tehlikeli,” sığlığında düşünmeleri şahsen benim kelime dağarcığımı zorluyor. Daha çok insana daha fazla kitabı çevreci ve sürdürülebilir koşullarda getirmeyi öngören e-kitap teknolojisinden bahsetmek yerine, “Düşlerin Anaforunda Dalgalandım da Duruldum” daha çok satabilsin diye (on yılda üç tane satmıştı, yeni hedefimiz on yılda on tane satmak) daha çok insanın talep gösterdiği o lanet! o mendebur! o mel’un kitapları tırpanlamamız lazım! Zaten onların tu kaka olduğunu söylemiş miydim?

  • Efendim e-kitaba ilgi yok Türkiye’de. / E-kitaba ilgi yok da küçük yayıncıya ilgi var mı? E-kitap okura daha ucuz, rahat, “özgür” (Fransız özgürlüğü değil ha, yanlış anlamayın) bir şekilde kitap okutmayı amaçlıyor. Kimseye hiçbir yasak koymuyor. Değil Türkiye’de, dünyanın her yerinde her isteyen de aynı fiyata internetten saniyeler içinde kitabını edinebiliyor.

  • Efendim e-kitap olursa küçük yayınevinin korunması garanti değil. / Sabit fiyatla da garanti değil. On yılda üç adet satmış kitap sabit fiyatla yüz adet satmayacak. Kaldı ki o kitabın satmama nedeni fiyatı veya diğer kitapların ucuz olması da değil.

  • Efendim tutturmuşsunuz bir e-kitap. / 21. yüzyılda yaşadığımız için olabilir mi? Yasaklarla değil teşviklerle bir şeylerin başarılabileceği kanıtlandığı için olabilir mi? Daha çevreci, ucuz ve kullanıcı dostu olduğu için olabilir mi?

Tabii yayıncılar birliğinin e-kitabın yaygınlaşması için uğraşması, teknolojik yatırım yapması ve her şeyden öte 21. yüzyıl vizyonuna sahip olması gerekir. Bunun yerine dostlar alışverişte görsün misali Fransa’dan birkaç arkadaşımızı çağırırız, onları yedirir içiririz, (eşek değiller ya onlar da bizi çağırır seneye) biraz muhabbet ederiz, iş yapıyor gibi görünürüz, sonra kimsenin olur demeyeceği bir şey öneririz, kimse kabul etmez, biz de denedik deriz.

22 Beğeni