6.45 Yayınları Bilim Kurgunun Altın Çağı Serisi (2021 Yeni Seri)

ÇIKAN KİTAPLAR

  1. Plüton’dan Kaçış (William Oberfield)
  2. Carson’ın Silahı (James R. Adams)
  3. Kızıl Gezegen’in Altında (Eric Fennel)
  4. Tersine Gezegen (Henry Guth)

1 2 3 4

8 Beğeni

20 . yüzyıl başlarında ortaya çıkan ucuz bilimkurgu dergileri çoğunluğu Amerikalı olan ve Amazing Stories dergisinin kurucusu Hugo Gernsback ten etkilenen yeni bir yazar kuşağının doğmasına yardım etti.1930’ların sonlarında John W. Campbell’in Astounding Science Fiction dergisinin editörlüğüne gelmesiyle birlikte New York City’de Futurians adıyla anılan, içlerinde Isaac Asimov, Damon Knight, Donald A. Wollheim, Frederik Pohl, James Blish, Judith Merril gibi isimlerin de bulunduğu büyük bir yazar kitlesi oluştu.Bu dönemin diğer tanınmış yazarları Robert A. Heinlein, Arthur C. Clarke, A. E. van Vogt ve Stanislaw Lem dir. Campbell’in Astounding 'in başında bulunduğu dönem bilimkurgu’nun altın çağı olarak kabul edilir. Bu dönemin karakteristik özelliği bilimsel başarılar ve gelişmeyi öven katı bilimkurgu hikâyeleridir. Bu dönem savaş sonrası teknolojik ilerlemelere kadar sürmüştür, sonrasında Pohl’ün yönetimindeki Galaxy gibi dergiler ve yeni bir yazarlar kuşağı Campbell tarzının dışında eserler vermeye başladılar.

Telifi düşen kısa öyküleri basacaklar galiba. Bu öykülerin basılması bence olumlu ama 40 sayfa kitabı 23 tlye satmak yerine birkaç tane öyküyü tek kitapta birleştirip bassalardı keşke.

3 Beğeni

Beni en başta düşündüren kısım çeviri kısmı. 6.45 olunca yayınevi güvenemiyorum malesef. Bekleyip alıp okuyanlardan bilgi alıp değerlendireceğim.

9 Beğeni

Çok mu önyargılıyım bilmiyorum olabilir ama yaptıkları iddialı sloganlarla kolay yoldan para kazanmaya çalışmak gibi geliyor. Yazarların adlarını Google’da aratınca dahi önemli bir bilgi çıkmıyor. “Bilim Kurgunun Altın Çağı Serisi” bana fazlasıyla İthaki BKK serisinin hype’ına(coşkusuna) tutunup para kazanma arayışı gibi geldi.

Dediğim gibi belki çok önyargılıyım ama bana bu yayınevi ve yönetimi “iyi niyetli” gibi gelmedi hiçbir zaman. Zihinleri “kötü işleri” nasıl satabiliriz şeklinde çalışıyor gibi geliyor, bende uyandırdıkları izlenim bu en azından.

50 sayfalık kitaplar için istedikleri fiyat şaşırtmadı bu arada. En azından 3-4 öyküyü birleştirip 150-200 sayfalık kitaplar yapsalardı şans verilebilirdi.

6 Beğeni

Başlığı görünce benim de aklımdan direkt “Çeviriler nasıl olacak acaba?” diye geçti.

1 Beğeni

O dönemin bilim kurgu dergisi yazarları goodreadste kolay bulunmuyor.

http://www.isfdb.org/cgi-bin/ea.cgi?16642

http://www.isfdb.org/cgi-bin/ea.cgi?16623

Çeviri diyorum… 4. Kişi olarak…

3 Beğeni

Seri kitaplardan para kazanma kurnazlığı derim. İthaki bunu çok güzel yapıyor ve kaymağını fazlasıyla yiyor. (Uçuk fiyatlar dışında çok iyi atılım elbette, iyi ki yaptılar.)

1 Beğeni

6:45’in adı bile irkilmeme sebep oluyor. Çeviri yapmadıklarını, direkt Google Translate’e yazıp çıkanı bastıklarını düşünüyorum. Hatta redaksiyon falan da bilmiyorlar muhtemelen. Hal böyle olunca isterlerse en sevdiğim yazarın külliyatını bassınlar yine de almam.

1 Beğeni

Yerim bu seriyi ama fiyatlar düzeltilince.

1 Beğeni

6.45’in çeviri konusundaki namı, 50 sayfadan az kitaplara istenen şaka gibi fiyatlar ve yazarları bulmak için derin araştırmalar yapma faktörleri birleşince serinin yakınından bile geçmemek en iyisi gibi gözüküyor. Ama vintage sci-fi kapaklarına zaafım var, kapaklar çok hoşuma gitti.

2 Beğeni

48 sayfa; okuduktan sonra kıvırıp müsait bir yere koyarız artık.

10 Beğeni

Başlığa bilgi almak için girdim. Herkes geçmişte şahit olduğu ya da başkasından duyduğu (çoğunlukla budur) kulaktan dolma bilgilerle “yorum” yapmış. Hepsi birbirinden özgün. Bu kitapların çevirisine, çevirmenine dair tek satır bilgi yok. Okuyan insanlar bir de bunlar.

1 Beğeni

Bilgi demek ki sizde de yok ki almaya gelmişsiniz. Okuyan insanlardan ne farkınız kaldı? Kulaktan dolma da olsa bilgi verdik, sizin ne faydanız oldu?

Bu arada kitaplar henüz çıkmadığı için çevirisini yorumlayabilme imkanımız yok.

12 Beğeni

Kitapların çıkış tarihi yarın, çevirmenin başka bir çevirisi dahi yok.
Pardon da nasıl bir bilgi istiyorsunuz? Tek bir google aramasıyla buradaki herkes kadar bilgi alabilirsiniz. :slight_smile:

12 Beğeni

Makine çevirisi, üstüne iyi bir editörlükle şu an piyasada bulunan bayağı bir kitaptan daha iyi bir çeviri elde edilebilir bence. Çeviri sorununu çözdülerse ve böle 50 - 100 sayfalık mini kitapları basmaya devam ederlerse ilginç bir seri olabilir. Kitapların isimleri ilgimi çekti benim.

Şunu atayım çevirmenle ilgili.

1 Beğeni

Edebi çevirilerde çevirmenler genelde makine çevirisi tercih etmiyor. En azından hocalarımdan duyduğum veya konferanslarda anlatılanlar kadarıyla böyle biliyorum.
Dediğiniz durum ancak teknik, bilimsel metinlerde geçerli. Öğrenci olarak ben de birkaç makine çevirisi programı kullandım, edebi eser dışındaki metinlerde çok işime yaradı ancak onu bile titiz bir şekilde teker teker kontrol etmeden göndermek pek çok çeviri yanlışına yol açabilir. Yani sadece çevirisi üzerinden düzeltmek yetmiyor.
Edebi çeviride ise yazarın üslubu, kelime oyunları gibi şeyler makine çevirisiyle aktarılamıyor. Bu tarz çeviriler için de makine çevirisi kullandım ama sadece cümle cümle düzende çeviri yapabilmek için. Yoksa makinenin çevirisi genelde pek iç açıcı olmuyor. Edebi çeviride bir insan beyninin oluşturacağı çeviriyle makinenin dümdüz çevirisi arasında epey fark oluyor yani.

3 Beğeni

İyi bir deneyim için size Ender serisini öneririm. Okuyun bayılacaksınız. Her zaman kendi deneyimlerimin daha kalıcı bir iz bıraktığını gözlemlemişimdir. Size de bu sebeple bu seriyi tavsiye ediyorum.

Diğer yandan yayınevi kurucularının söylemlerini de okumanızı kesinlikle tavsiye ederim. Böyle kendi ağızlarından çıkan kelimelerle güzel bir ön izlenim kazanabilirsiniz.

Ek olarak Neuromancer kitabını da öneririm.

Hepsi de “İbret nedir?” sorusunu yanıtlar.

Konuyu gördüğümde bizim malum şaka konusu gibi bir şey sandım.

7 Beğeni

Eee yani? Ne söylediniz ki şimdi? Kimin sözleri bunlar? Kişisel deneyiminizi mi paylaştınız? Yoksa oradan buradan duyduklarınızdan mı ibaret? Ya da bir başka deyişle sizin deneyiminizin ne önemi var ki?

Konuya gelirsek anlaşılan yayınevi daha önceden kötü çeviriler yapmış. Okura tü kaka demiş. Sonra? Bu kitapların çevirisi, baskısı, kalitesi hakkında herhangi bir bilgi paylaşan yok. (Ali Bey hariç, kendisine teşekkür ediyorum fikir verdiği için) Eleştirim de bu yöndeydi. Sürü gibi aynı satırlar tekrarlanıyor. Anlamsız.

Siz istiyorsunuz ki bir kere gözünüzden düşen bir daha kafasını kaldıramasın. Onu ezmenin iktidarı ile kendimi tatmin edeyim, kurduğum güvenli alanda makara kukara takılayım. Ben izin vermedikçe benim bir defa üstünü çizdiğim asla bir şeylere teşebbüs etmesin. Çok beklersiniz :smiley:

Ben küremden baktım çevirilere tavsiye etmiyorum. :slight_smile:

Not: Çeviri ve baskı kalitesi için geleceğin “Hangi Kitabı Okuyorsunuz?” konusuna bakabilirsiniz. Cevaplar orada var, ben cevapları okudum ve tavsiye etmiyorum.