Anime İzleyen İnsanın Geçirdiği 8 Değişim

Ne ile beslenirsek oyuz aslında. Bunu hem gıda hem de görsel/işitsel anlamda düşünebiliriz. Filmlerin ve dizilerin insanın üzerinde etkisi olduğu gibi anime serilerinin de izleyicisi üzerince ciddi etkileri var elbette. Bu değişimi kabullensek de kabullenmesek de anime, izleyicisini birçok yönde değiştiriyor. İşte en belirgin olan 8 tanesi;

1 – Daha Yaratıcı Oluruz

Anime serilerinin muazzam bir hayal gücü ürünü olduğunda hemfikir olduğumuzu düşünüyorum. Hal böyle olunca bir süre sonra bu dünyadan izleyici de nasibini alıyor. Daha önce aklımızın ucuna bile gelmeyen dünyaların hayalini kurabilen biri haline gelebiliyoruz. Yaratıcılık gerektiren bir işiniz varsa (grafikerlik, reklamcılık, yazarlık vs.) gelişen yaratıcı yönünüzden fayda sağlayabilirsiniz bile. Diğer yandan aslında olan ama ortaya çıkamayan bazı yetenekleriniz için de fırsat olabilir bu. Birçok anime fanı hayranı olduğu karakterleri çizmeyi, fan videoları hazırlamayı sever, eh bunlar da yaratıcılık ve yetenek gerektiren şeyler…

2 – Daha Kolay Yeni Arkadaşlar Ediniriz

2
Anime izlemek aslında farklı zevkleri olan insanlar için bir buluşma alanı oluşturur ve yeni insanlar tanıma olanağı sağlar; mesela izlediğiniz bir animenin finalini değerlendirebileceğiniz, ya da animeyle alakalı bir şaka yapabileceğiniz, kahramanınızı konuşabileceğiniz insanlar gibi… Normalde belkide hiç konuşmayacağınız insanlarla anime izliyor diye konuşabilir, muhtemelen şu anki arkadaş çevremizle paylaşamadığınız anime hikayelerimizi paylaşabilirsiniz. Bu arkadaşlıklar genellikle sosyal medya tabanlı olsa da yine de olumlu etkileri olabilir.

3 – Yeni Şeyler Denemeye Daha Açık Oluruz

3-1
Anime izlemeye karar vermek zaten başlı başına yeni bir şey. Ama anime izlemeye başladıktan sonra farklı türler (sürekli seinen izleyen birisinin ecchi izlemeye karar vermesi gibi) denemeye daha açık oluruz. Zira farklı türler denerken insan garip bir şekilde “izlemeden yorum yapmama”yı fark edebiliyor. Eh, bu da insanı geliştiren bir şey.

4 – Kim Olduğumuzu Kabullenmemiz Daha Kolay Olur

4
Tamam şu anda anime izlemek eskisine göre daha popüler ve daha anlaşılır ama hala anime izleyenlerin yargılandığı bir konu var; anime serilerini hala çizgi film olduğunu düşündüklerinden olsa gerek “büyü artık” deyip diğer kültürlerle ilgilenmemizi garip olarak değerlendirebiliyorlar. Normal görünmek adına anime izlememek ya da izlediğini söylememek kolay bir yöntem olurdu tabi. Ama bunun yerine (asil bir shounen kahramanı gibi) anime izlediğini ve bundan zevk aldığını söylemek kısmen daha zor bir yöntem. Bunu başarmak ise anime serilerinin izleyicisini olumlu yönde değiştirdiğinin başka bir kanıtı.

5 – Diğer Kültürleri Tanırız


Anime serilerinin sadece Japonya kültürü hakkında bilgi içerdiğini sanıyorsanız kesinlikle yanılıyorsunuz. Aslında anime serileri vasıtalarıyla ilgilendiğimiz konular hakkında dünyanın çeşitli ülkelerinden insanların yorumlarını okuyunca diğer kültürlere de yaklaşma fırsatı buluyoruz. Serilerdeki farklı ülkelerin karakterlerine değinmiyorum bile. Onlar başlı başına araştırma konusu olabiliyor.

6 – Nasıl Hayatta Kalacağımızı Öğreniriz

6
Ertesi gün okul ya da iş olmasına rağmen insan gecenin bir saatine kadar anime izlerse, ertesi gün ayık kalmak için yöntemler geliştiriyor elbette. Kaldı ki birkaç denemeden sonra insan limitlerini de belirliyor. Mesela ben en geç sabaha karşı üçe kadar anime izleyebiliyorum, daha sonrası ertesi gün için ölümcül olabiliyor :slight_smile:

7 – Daha Yararlı Oluruz

71
Bu maddeyi yaratıcılıkla bağdaştırabilirsiniz, zira daha yararlı olmak için yaratıcılığa başvuruyoruz genellikle. Şöyle ki; eski anime serilerinin kaliteli versiyonlarını bulmak gerçekten zor olabiliyor, eh onları bulmak da marifet gerektirebiliyor. Klasik bir anime izleyicisi hangi siteden nasıl yararlanacağını çok iyi bilir. Bunu gelişmiş kişisel yetenekler olarak görebilirsiniz.

8 – Yeni Bakış Açıları Kazanırız

8
Anime izlerken herhangi bir kahramanla empati kurmak çok normal. Özellikle anime karakterlerinin duygu ifadelerini normal bir tv serisindekinden daha belirgin görebildiğimizi – hissedebildiğimizi düşünürsek, bir kahraman ile empati kurmamak imkansız gibi bir şey oluyor. Fakat bu aslında farklı bakış açısı kazanmak için mükemmel bir yol. Anime serilerinde normal hayatta göremeyeceğiniz birçok konunun tartışıldığını gördüğünüzde ise bu bakış açısının genişlediğini hissedeceksiniz. Kaçınılmaz son :slight_smile:

Ekleme yapmak isteyenleri yoruma beklerim.
Kaynak

3 Beğeni

Kesin Onedio içeriğidir bu diyordum ama haksız çıktım.

Açıkçası benim açımdan genel olarak dizi izleme isteğimi azalttı. Animenin akıcılığı ve konu çeşitliliğinden sonra dizilerin standart konuları ve yavaş tempoları bir yerden sonra çekilememeye başlıyor.

3 Beğeni

Çoğuna katılmıyorum :grin:.

1 Beğeni

Birdizihaber’de Hafize Mutlu’nun yazıları benim favorim olur hep.

Miyazaki hayranı birinin neler düşündüğünü, nasıl değişim geçirdiğini de duymak isterim :grin:

1 Beğeni

Genellemeler çoğu zaman hatalıdır.

Çok fazla çeşit anime var. Bunların bazıları hayal gücüne katkı sağlayabilir. Bazıları, bazı insanların kendilerini tanımlamasına katkıda bulunabilir. Ama özellikle günümüzdeki animelerin çoğu bunların hiçbirini karşılayamaz.

Daha kolay arkadaş kazanma ya da hayatta kalmayı öğrenme kısmına ise kesinlikle katılmıyorum. Bir işi en iyi öğrenmenin yolu, o şeyi yapmaktır. Arkadaş edinmek için sosyalleşmek, saatlerce anime izlemekten daha işlevsel bir yöntem. Animelerden hayatta kalmayı öğrenmek ise Alacakaranlık okuyup vampir olmayı öğrenmekten daha anlamlı değil.

Güzel animeler var ve izlenmesini öneririm. Kendilerini tanımlamak için animeleri kullananlara saygım sonsuz. Bir şeylere dahil olmak için de izleyenler olabilir.

Yine de anime izlemek zaman geçirmenin keyifli bir yolu sadece. Muhtemelen en faydalı yolu da değil. Zaten faydalı olduğu için değil, sevdiğimiz için izliyoruz.

5 Beğeni

Baya ciddi bir cevap geldi, bu kadarını beklemiyordum :grin: Evet amacımız eğlence, faydalı olmak değil. Yine de dolaylı yoldan da olsa bu 8 madde geçerli bence. Biraz abartılı gelse de. Özellikle arkadaş edinme olayı biraz abartı olabilir. Zaten açıklama kısmında da sosyal medya tabanlı arkadaşlık demiş. Tam da şu anda burada olduğu gibi :slight_smile: Yaşasın anime arkadaşlığı :laughing:

3 Beğeni

Katılıyorum, haklısınız :slight_smile:.

2 Beğeni

8 senedir izleyici okuyucu olarak Anime Manga sektörünün içindeyim, hiçbirinden nasiplenememişim bunu anladım. :smiley:

1 Beğeni

Tüh hiçbiri bende yok acaba fazla izlemediğim için mi :smiley: Eline sağlık güzel liste olmuş

2 Beğeni

8 adet gönderi şu konuya taşındı: Anime, Manga’ya Karşı: Fikirleriniz

Propagandalara kanmayın arkadaşlar! Yukarıda sayılanlar işin reklam yüzü. Caponyanın oyunları bunlar. Burada sayılanların hiçbiri olmaz! Anime izleyince başınıza asıl neler geleceğini ben size anlatayım.

1- Anime dilinizi zehirler!

Japonca kelimeler beyninize işler. Anime karakterlerinin sevimli, abartılı konuşmalarını taklit etmeye çalışırken bulursunuz kendinizi. Sabahları günaydın yerine ohayo, teşekkürler yerine arigato, ama yerine demo, özür dilerim yerine gomen-nasai demek için dayanılmaz bir dürtü hissedersiniz içinde. Sevdiklerinize kun ve chan ekleriyle hitap etmeye başlarsınız. So dane ve so datta ikilisine hiç girmiyorum bile.

2- Vücuda zararlıdır!

Şaşkınlık, öfke ya da sevinç anlarında verdiğiniz tepkiler değişim gösterir. Şaşırdığınızda alnınızdan aşağı kocaman bir ter damlası akar, yüzünüz ve vücudunuz çarpılır. Bir şeyi çok beğenince burnunuzdan kan fışkırır.

3- Müzik zevkiniz bozulur

Durup dururken Japonca şarkılar dinlemeye başlarsınız. Hiçbir şey anlamasanız da eşlik etmeye çalışırsınız. 3-4 yaşınızdaki gibi abidik gubidik sesler çıkarır, kendinizi aptal yerine düşürürsünüz. Dahası, haftalarca aklınızdan çıkmaz o şarkılar! O değil de Madoka’nın açılış şarkısı ne gü… Öhöm! Ne diyordum? Kâbustur!

@Expelliarmus Al sana kışkırtma :smirk:

15 Beğeni

:clap:t2: :clap:t2: :clap:t2: :clap:t2: :clap:t2:
Söyleyecek bir şey bulamayınca “ano” demek eksik kalmış. Elinize sağlık Ihsan-sensei. Arigatou.
Ey Caponya, ayağını denk al. Foyan ortaya çıktı :droll:

2 Beğeni

5 Beğeni

Bunu okuyunca aklıma şu geldi direkt :rofl: :rofl:

10 Beğeni

Vay canına ne diyeceğimi bilemedim. İki not karalamaya benzemiyor bu. Üstelik o notu ve kışkırtmayı yapmak için baya uğraşmıştım. @mit ise tamamen doğaçlama yapıyor. Fazla hafife almışım, bundan sonra @mit-sama demeliyim belki de. :laughing:

Vay Madoka ha. Ben onun kapanış müziğini daha çok seviyorum. Size Gen Urobuchi imzası taşıyan animeler gerek belki de :slight_smile:

@mit Alacağın olsun, kendi başıma baş edemeyeceğimi biliyordum, @magicalbronze çağırdım ama yardım gelmedi :roll_eyes:

2 Beğeni

c27c42ktxc7sjhodprqvb3swsjsmrvyr_00

Not: İşte ispatı. İşte yüzünüz böyle değişiyor. Tövbe estağfurullah, böyle bir şeyler oluyor. :smile: :smile:

4 Beğeni

hahahsjah kendimi gördüm .d

2 Beğeni

Bu sadede Anime ile olusmus bir durum degil aslinda ama ozellike farkli insanlarin, milletlerin oldugu serileri izlerken, kendimin ne kadar soguk ve kapali bir insan oldugumu fark etmistim. Ayni sekilde Bleach’in ilk arcini izlerken de ailem ile yeterli zaman gecirmedigimi, bu gunlerin cok onemli oldugunu cunku demaninda asla bunlari geri alamayacagimizi fark edip, hem kendime kizmistim lakin hem de bir rahatlama gelmisti. Bak daha ornekler geldi aklima, Berserk okurken o bogucu evren, beni depresif yapacagina, hayatta bir gun gene de gidecegimizi hatirlattigi ve o hayati tek bir nokta varmis gibi yasamamiz gerektigini vurguladigi icin, derin etkiler birakmisti. Naruto ve Gundam serilerinde, onemli olanin insanlarin kotu olup olmadigi degil, yonelimler dogrultusunda yollarin degistigi ve yeri geldiginde cakistigini fark etmisitim. Gercekten kotu olan insanlarin ise bu durumlardan yararlanip kendilerini hakli gostermeye calisanlarin oldugunu (bunu onceden de biliyordum aslinda ama bu kadar dusunmemistim) fark etmistim. One piece serisinde ise icimde yillardir olan ama zamanla torpulmus macera hikayelerine olan acligim sonucu okumamdan sonra ozellikle Luffy karakterinin (Luffy’nin nefret ettigim tonla ozelligi var aslinda) salak naifligi, ne yalan soyliyeyim yardimci olmustu ve daha rahat bir insan haline gelmistim. Ayni sekilde One Piece’in maceralar ve seruvenler uzerine kurulmus evreni, kendi maceralarimi olusturup olusuramayacagim konusunda (tekne alip Dunya’yi gezmek vs) beni dusundurmustu. Daha cok ornek ve daha az bilinen serilerden de bana rahatlatici gelen mesajlar olmustur ama aklima geneler bunlar.

1 Beğeni